ABde uzun süre ihracat uzmanı olarak çalışan, ABİGEM projesinde de ihracat geliştirme uzmanı olarak görev alan David Fenning, Avrupadan 75 KOBİnin 300 Türk KOBİsi ve 20 Irak firması ile görüştüğünü, bu firmalar arasında ortaklık kurulabileceğini açıkladı.
Fenning, Türkiye KOBİleri hakkındaki izlenimlerini ve yeni ihracat projelerini Gözlem Gazetesine anlattı:
ABİGEM nedir, ne zaman kuruldu, neyi amaçlıyor?
ABİGEM, 2.5 yıl önce 17.5 milyon euroluk kaynakla İzmit, Kocaeli ve İzmirde kuruldu. Türkiye KOBİlerinin dünyaya açılmaları için çalışırken Türkyie KOBİlerine danışmanlık hizmetleri de sunuyor.
Planladığınız ilk proje nedir?
Türkiye KOBİleri Iraklı firmalar ve Avrupa KOBİleri Gaziantepde bir araya gelecekler. İnşaat, gıda, tekstil, tüketim malları sektörlerinde de faaliyet gösteren ve Iraka iharcat yapmak isteyen firmalar, Avrupa KOBİleriyle işbirliği yapma imkanı bulacaklar.
İlk tanışma ise, Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB) VE ABİGEM, 11-12 Aralık 2003te Gaziantep İş Forumu: Irak ile İş Ortaklıkları konulu bir Bilgilendirme Semineri ile gerçekleştirilecek.
Bu kapsamda, İş Ortaklığı Toplantıları adı altında firmalar arası ikili görüşmeler yapılacak. İş ortaklığı yapmak isteyen Türk firmaları, öncelikle 30 Ekime kadar internet üzerinden önbilgilendirme formlarını doldurup kendilerini tanıtacaklar.
Bu formlar ilk aşamada Avrupalı firmalara gönderilecek. Daha sonra, Avrupalı firmalardan gelen görüşme taleplerine göre, ikili görüşmeler ayarlanacak. Bu ikili görüşmelerde de Irakın yapılanmasında etkin bir rol oynanacağına inanıyorum.
Irakta Avrupa ve Türk KOBİleri işbirliği
Irakta yaşanan işgal Türkiye KOBİlerinin bölgedeki etkinliğinin artırır mı?
Uluslar arası olaylar, sizin çekiciliğinizi de artırıyor. ABİGEMin hedef ihraç bölgelerinden birisi de, Kuzey Irak pazarı. Gaziantep ABİGEM, şu anda çok büyük bir program yürütüyor. Avrupada Kuzey Irak ile çalışan firmaları Türkiyeli firmalarla ortaklığa teşvik edecek bir program bu.
Avrupadan 75 KOBİ, 300 Türkiye KOBİsi, 20 Irak firması ile görüşmek için bir araya geliyor. Bunun yanı sıra, İspanyada da bir pazarlama organizasyonu yürüteceğiz.
Türkiyeli ihracatçılara yardım için, neler yapılabilir?
İhracatta devlet kurumlarının önemi büyük. Özellikle KOBİlerin tanıtımında Devlet ve KOBİler arasında bu köprüyü kurmak çok önemli. Avrupa bu eksikliği fark ederek, devlet ve KOBİler arasında köprü görevi görebilecek bir kuruluş olmasına karar verdi. ABye üye 15 ülkede benzer modeller uygulanıyor.
Türkiyedeki işverenler, prosedürlerden ve bürokrasiden şikayet ediyorlar. Oysa, devletin görevi, KOBİler için uygun ve kolay imkanlar geliştirmektir. Bunların yanı sıra da KOBİlerin kendilerini anlayabilecekleri bir kuruma ihtiyaçları var. Bu da, ABİGEM İş Merkezleri oldu.
ABİGEMin de Türkiyedeki görevi, KOBİlerin ihtiyacı olan hizmetleri geliştirmek ve kolaylaştırmak; özellikle de ihracatlarını artırmak.
İngiltere, Almanya artık ithalat yapmıyor
Bunu nasıl yapıyorsunuz? İngilizce bile bilmeyen işverenler var?
İngilizce bilmeyenlerle karşılaşırsak, biz de onlara İngilizce öğretiriz. Asıl sorun dil bilmemek değil, ürünün uluslar arası standartlara uygunluğu daha önemli.
Türkiyedeki firmaların öncelikle yapması gereken, bence, pazar seçmek. Türkiyede büyük pazarlara doğru bir eğilim var. Oysa, ülkelerin coğrafyasının genişliği, cazip ihracat noktaları oldukları anlamına gelmez. İngiltere ve Almanya artık ithalat yapmıyor.
Pazar seçimi, ürünün hangi markete uygun olduğuyla ilgilidir. Bazen, hedef kitlesi aynı olan firmaları bir araya getiriyoruz. Türkiyede sektör klasifikasyonu eğilimi var; Avrupa ülkelerinde ise, şirketleri aynı gruba almanın mantığı aynı sektörde faaliyet göstermeleri değil, aynı müşteri kitlesine hitap etmeleridir.
Türkiyedeki firmaların ihracatını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye'de bir KOBİ, 1 milyon dolar ihracat yapıyor. Ben eminim ki, bu 1 milyon dolar ihracat 20 farklı ülkeye yapılıyor. Bu doğru bir pazarlama değil. Bu reaktif, spekülatif ihracat. Güvenilir bir çözüm değil.
Bangladeş'ten biri gelip, kilo başına 1 milyon daha ucuz yaptığı için sizin pazarınızı kaybetmenize neden olabilir. Pazarda güvenilir durum sadece marka ile yaratılabilir. Made in Turkey bir milli marka ve çok iyi bir fikir. Fakat yeterli değil.
Türk firmaları hep Amerika ve Almanya'ya ihracat yapmak istiyor. Bir-iki sorudan sonra sadece kendi ürününe benzer birkaç üreticinin bu ülkelere ihracat yaptığını duyduğu için bu pazarları seçtiklerini görüyorsunuz.
Oysa ürünleri bu pazarlar için uygun da değil. En başından başlarsak, bazı firmalar ihracat bile yapmamalı. İhracat risklidir ve yerel müşterilerinize zarar verebilir. Şans eseri büyük bir ihracat talebi aldıklarında, yerel müşterilerini kaybedebilirler.
Hangi ülkeleri Türkiyeli KOBİ'lerine öneriyorsunuz?
Özellikle Balkan ülkeleri ve komşularınız olabilir. Romanya, Karadeniz ülkeleri, Suriye, hatta Irak gibi pazarlara ihracat yapmak daha kolay olabilir. Çünkü, ürünleriniz bu pazarlarda satılmaya daha uygun.
Türkiye KOBİlerinin potansiyelini yeterli buluyor musunuz?
Kesinlikle. Fakat yapılacak çok şey var. Sadece ticari açıdan değil; insanları, altyapıyı, ilişkileri arkamızda bırakmak istiyoruz. Tüm bunlar, iyi bir geleceğin başlangıcı. Türkiye KOBİlerine pratik, yenilikçi ve başkalarıyla rekabet etmelerine gerek kalmayacak bir altyapı bırakmak istiyoruz. (BB)