* Fotoğraf: HDP
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ile Kadın Koordinasyonu üyeleri, Rosa Kadın Derneği, Mersin Mimoza Kadın Derneği, Van Star Kadın Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Kobanî Kumpas Davası avukatları, bugün görülecek duruşma öncesi Sincan Cezaevi Kampüsü önünde açıklama yaptı.
Kobanî davasının 10. duruşmasının 7. oturumu bugün Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonundaki Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor.
Davada, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ile Selahattin Demirtaş, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel , HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü ve HDP MYK üyelerinin de aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 108 kişi yargılanıyor.
“Barışı ilmek ilmek ören kadınlar”
Açıklamada ilk olarak konuşan Rosa Kadın Derneği Başkanı Adalet Kaya, şunları söyledi:
“Biz kadın dernekleri olarak yargılanan kadınlara güç vermek için geldik. Yargılanan kadın arkadaşlarımız daha önce birlikte çalıştığımız yoldaşlarımızdır. Hangi alanda olursa olsun kadın mücadelesine emek vermiş, kadına karşı şiddetle mücadele etmiş, barışın toplumsallaşmasına emek vermiş arkadaşlarımız.
“Barışı ilmek ilmek ören kadınlar, bugün burada sistem tarafından yargılanıyor gibi duruyorlar ama onlar sistemin şiddet üreten mekanizmalarını yargılıyorlar.”
“13 kadın arkadaşımız tutuklu”
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran da şöyle konuştu:
“Kadın mücadelesinin yargılandığı, yargının iktidarın sopası haline getirildiği bir dosya olan Kobanî Kumpas Davası dosyasını takip etmeye geldik. Bu dosyada 13 kadın arkadaşımız tutuklu. Bu kadın arkadaşlarımız tüm yaşamlarını kadın mücadelesine adamış arkadaşlarımız.
“IŞİD’in Kobanî’ye saldırısını protesto ettikleri için yargılanıyorlar. Ama biz biliyoruz ki bu mahkeme salonları ne kadınların ne Kürtlerin ne ezilenlerin mücadelesini yargılamaya muktedir olmadı.
“İlk günden bugüne Sebahat Tuncel, Ayla Akat Ata, Figen Yüksekdağ, Aysel Tuğluk ve ismini sayamadığımız diğer kadın arkadaşlarımız yargılanan değil, yargılayan olduklarını, dört duvar arasında olsalar bile mücadeleden vazgeçmediklerini ifade ettiler.
“Biz de bugün burada arkadaşlarımızın yanında olarak onların mahkeme salonlarında söylediklerini her yerde söylemeye ve mücadelemizi büyütmeye devam edeceğimizi belirtiyoruz.
“Mücadele etmeye devam edecekler”
“Kadın örgütlerine bir kez daha çağrıda bulunuyoruz: Gelin Kobanî Kumpas Davasını hep beraber boşa çıkartalım.
“İktidara da sesleniyoruz: Bu ülkenin en kadim sorunlarını mahkeme salonlarında çözmekten vazgeçin. Başaramadınız. Çünkü ne kadınlar ne de Kürtler yürüttüğünüz bu politikalardan geri adım atmadı.
“Bu ülkede kadınların ve halkların özgür bir biçimde yaşaması için mücadele ettiler ve bu mücadeleye devam edecekler.” (AS)
