* Görsel: Ercan Altuntaş
25 Nisan 2022: Davanın 12. duruşmasında müştekiler dinlendi. Erciş'te görev yaparken yaralandığını söyleyen müşteki polis Bora Semir, şikâyetçi oldu. Yaralanmasıyla ilgili Erciş'te bir dava açıldığını ancak faillerin tespit edilemediğini kaydeden Semir, Demirtaş'ın neden daha önce şikâyetçi olmadığı sorusuna "O zaman böyle bir şey yoktu, şimdi dava konusu burası olduğu için şikâyetçiyim" yanıtını verdi. Demirtaş, "Sizi yaralayanları azmettirdiğimize dair bir bilginiz var mı" diye sordu, müşteki "Hayır" cevabını verdi. Bora Semir'in ifadesiyle ilgili konuşan Avukat Ali Bozan, "Bora Semir, 'Ben huzurda bulunan sanıkların beni yaralayan kişileri azmettirdiğini düşünmüyorum' dedi. Mahkeme, bunun üzerine 'Madem ilişki yoksa neden şikâyetçisin?' demeliydi ama demedi çünkü mahkeme şikâyetçi olunmasını yargılanmanın devamı için bir done olarak kullanıyor ve gerisiyle ilgilenmiyor" dedi.
Müşteki Hamit Yıldırım ise "Neden burada olduğumu bile bilmiyorum" dedi. Emniyet'teki ifadesi için ise "Bu ifadelerin yüzde 80'i bana ait değil" ifadesini kullandı.
26 Nisan 2022: Tutuklu yargılanan Zeynep Ölbeci, Kürtçe savunma yaptı. Anadil üzerine konuşurken Ölbeci'nin konuşması mahkeme heyeti tarafından iki kez kesildi. Heyet başkanı, yapılan müdahalenin "savunmanın sınırlandırılması" olduğunu söyleyen Avukat Güneş Yağcı'nın da mikrofonunu kapattı. Ölbeci, Kürt dili ve kültürüne yönelik saldırıların devam ettiğini dile getirdi.
28-29 Nisan 2022: Duruşma Zeynep Ölbeci'nin savunmasıyla devam etti. Kürtçe savunma yapan Ölbeci, Kürt dili, asimilasyon politikaları, kayyımlar, kadınların kazanımlarına dönük saldırılar gibi konular üzerine konuştu. Ölbeci, "DAİŞ İslamiyet'in bütün felsefesini ayaklar altına aldı. Biz de DAİŞ'i protesto ettiğimiz içir burada yargılanıyoruz" dedi.
9 Mayıs 2022: Ramazan Bayramı nedeniyle verilen aranın ardından 12. duruşmaya devam edildi. Zeynep Ölbeci savunmasına devam eterken, mahkeme başkanı Kürtçe tercüme sırasında il, ilçe, köy gibi yerleşim yerlerinin Türkçe isimleriyle tercüme edilmesini istedi.
10 Mayıs 2022: Duruşmada söz alan Alp Altınörs, tutuklamalara dayanak yapılan tanık ifadelerindeki çelişkilere dikkat çekti. Altınörs, "Tanık Kerem Gökalp, kendisini '6-8 Ekim sürecinin gözlemcisi benim' diyerek tanıtırken, olaylarla ilgili hiçbir bilgisinin olmadığını söylemesi büyük bir çelişkidir. Gökalp gizli tanık Mahir ve ABC123'ün beyanlarını yalanladı. HDP'nin attığı tweet ile ilgili de hiçbir beyanda bulunmadı. ABC123, Yasin Börü'nün ölümünün talimat sonucu gerçekleştiğini belirtmişti. Bu ifadeye dair Gökalp, böyle bir talimat olmadığını söylemişti. Ya Kerem Gökalp'in beyanlarına itibar edilmeyecek ya da ABC123'ün beyanlarına. Gökalp, MYK toplantılarına dair de bilgisinin olmadığını söyledi. Buna rağmen somut bilgisi olmadığı halde nasıl suçlama yöneltebilir?" dedi.
Ardından Nazmi Gür savunma yaptı. Heyet başkanı, Gür'e "Gaziantep'teki yürüyüş sonucu korkan Gönül Ekinci'nin çocuğunu düşürmesi hakkında bir bilginiz var mı? Çocuğu düşürtenleri tanıyor musunuz?" diye sordu. Gür, "Böyle bir iddianamede bu tür sorulara maruz kalmamız bizi utandırıyor. O süreçte Ankara'dayken ben nasıl bilebilirim Gaziantep'teki çocuğu kimin düşürttüğünü. Bu suçlamaların dosyaya konulmasının tek sebebi vardır. HDP'yi kriminalize etmek ve toplum önüne bu suçlamaları koyarak bizi küçük düşürmek" diye yanıtladı.
12 Mayıs 2022: Selahattin Demirtaş, tanık Kerem Gökalp'in ifadesi üzerine konuştu. Gökalp, DBP eski Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek'in Kobanî'de olduğunu iddia etmişti. Demirtaş, Yüksek'in belirtilen tarihlerde Mardin ve Urfa'da olduğunu gösteren fotoğrafları mahkemeye sundu. Demirtaş, "Bir kumpası bile beceremeyen insanlar yıllardır bizi tutuklu yargılıyor. Bizim hakkımızda tutukluluğa devam kararlarının verildiği günlerde hükümlü Hizbullah tetikçileri tahliye edildi. Bu insanlar hakkında 91 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verilmiş. Yargı bizim dışımızda herkese karşı çok bonkör. Mesela Soma Davasında yargılananların hiçbiri tutuklu değil. Antalya'da bir kadını kaçırıp annesine tecavüz eden sanık serbest bırakıldı. Eski sevgilisinin aracını yakıp 'Ölümü temiz olmayacak' diyen sanığa ilk duruşmada tahliye verildi. İpek Er'in intiharına sebep olan Uzman Çavuş Musa Orhan tutuklanmadı. Bunlar olurken AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, 'Demirtaş ile ilgili dosyaları incelediğimizde çok net azmettirme söz konusu' diyerek mahkemeye ayar veriyordu. Ancak bu tecavüzcüler ve katillerle ilgili tek bir kelime edemiyorlar. Yargı ise bu insanların hepsinin önünü açmış" dedi.
Ayla Akat Ata ise tutuklama gerekçelerinden biri olan "hendek kazılması, güvenlik güçlerinin şehit edilmesi ve eylemlerdeki davranış ve rolleri" ifadelerinin iddianamede bile olmadığını belirterek, "El insaf! Ahmet Altun bu bölümü dosyadan çıkarmış. O bile bunlarla HDP arasında bir bağ kuramamış ancak siz bunları bize tutuklama gerekçesi olarak sunuyorsunuz" diye konuştu.
Sebahat Tuncel, heyete "Bahtiyar Çolak'ı bize unutturamazsınız. Siz bu iddianameyi beraber kabul ettiniz. Onunla aynı sofrada buluştunuz. Ya o onurlu cübbeyi bir kenara bırakın ya da bu davadan çekilin" diye seslendi. Tuncel, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na verilen cezaya da tepki göstererek, "Buradan kendisine dayanışma duygularımı yolluyorum" diye konuştu.
13 Mayıs 2022: Davanın 12. duruşması 8. oturumla sona erdi. Duruşmada konuşan Avukat Şevin Kaya, tanık Sami Baran hakkında bir önceki duruşmada kurulan ara kararı okuyarak, mahkemenin, siyasetçilerin tanığı etkilediği yönündeki kararını eleştirdi. Kaya, tanık Sami Baran'ın vermediği ifadeleri imzalamak zorunda bırakıldığını kaydederek, "Tüm bunlara rağmen hâlâ siyasetçilerin tanığa etki ettiğine dair iddialardaysanız bunu somutlaştırın, yoksa da bu gerekçeyi dosyadan çıkarın" dedi.
Mahkeme heyeti, tutuklu siyasetçilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Tanık Sami Baran ve Muhammed Zengin'in ifadelerinin dava dosyasından çıkartılması talebi reddedildi. Avukat Veysi Eski'nin, Aysel Tuğluk ile ilgili nöroloji uzmanı olmadan verilen ATK raporuna yaptığı itiraz da reddedildi.
30 Mayıs 2022: Kobanî davasının 13. duruşmasını HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan'ın yanı sıra EMEP, EHP, TKP, KESK ve bazı STK'ların başkan ve temsilcileri de takip etti. Duruşma öncesi açıklama yapan Buldan, "Kürt düşmanlığı ile kurulan bu kumpas davasının iddianamesi Saray'da hazırlandı" dedi.
Duruşmada konuşan Gültan Kışanak, duruşma periyodunun ve bu şekilde yargılama ısrarının bir işkence olduğunu ifade etti.
Avukatlar ve yargılanan siyasetçiler, savunmaların bir gün ile sınırlandırılması kararına itiraz etti. Mesai saati bitiminde avukatlar, itirazlarının tamamlanmadığını ve yarın devam edeceklerini belirtti. Mahkeme heyeti ise gece yarısına kadar da sürse itirazları bu gece tamamlayacağını söyleyip duruşmaya ara verdi. Kararı tanımayan avukatlar ve yargılanan siyasetçiler, salonu terk etti.
31 Mayıs 2022: 13. duruşmanın ikinci gününde mahkeme başkanının kararıyla duruşma salonuna izleyiciler alınmadı. Heyet başkanı, savunmanın bir gün ile sınırlandırılması kararına yapılan itirazları reddettiklerini açıkladı. İtirazlarını henüz tamamlamadıklarını belirten avukatlar, söz almak istedi. Ancak mikrofonları kapatıldı. Heyet başkanı, avukatlara yönelik "kes sesini", "yerine otur" gibi ifadeler kullandı. Bu sırada duruşma salonunda bulunan polislerin telefon ile görüntü aldığını fark eden avukatlar, kamera kayıtlarının incelenmesini talep etti. Heyet başkanı ise polise "kayıt aldın mı?" diye sormakla yetindi.
Avukatların itirazlarına rağmen SEGBİS ile bağlanan tanık Menderes Öner dinlendi. Öner, siyasetçileri sadece basından ve konumlarından dolayı bildiğini ifade etti. Emniyet'te verdiği ifadenin sorulması üzerine ise "Ben o tarihlerde bölgede bile değildim. Bu şekilde bir ifade verdiğimi hatırlamıyorum" dedi.
Kürtçe konuşan Aynur Aşan, salondaki bir Emniyet memurunun kamera çekimi yaptığını belirterek, söz konusu memurla ilgili suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
Gültan Kışanak ise "Yaklaşık iki saattir burada söz istemek için elimizi kaldırdık ama görmezden geliyorsunuz. Neden? Teknik bir arıza vardı ve biz sesinizi iyi duyamıyorduk. Buna dair söz almak istedik ama söz vermediniz. Yine sabahki ara karara dair söz almak istedik, yine verilmedi. Dün gece bizim olmadığımız bir saatte gelip karar aldınız. Bilmediğimiz bir karara karşı konuşmak zorundayız. Kararı neden bize tebliğ etmiyorsunuz? Ben kendimi duruşmada görmek istiyorum" dedi. Kışanak'ın mikrofonu sözü bitmeden kapatıldı.
Duruşmada dinlenen 5 tanığın tamamı HDP lehine ifade verdi.
2 Haziran 2022: Duruşmada SEGBİS ile bağlanan gizli tanık Tanık225 dinlendi. Gizli tanık, Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi. Mahkeme başkanının "Bu kişiler Kobanî olaylarının neresindeydi?" sorusuna "Kobanî olaylarında bölgede değildim. Oradakiler ne yapıyordu bilmiyorum" yanıtın verdi. Mahkeme başkanı, gizli tanığın teşhis etmesi için SEGBİS kamerasının Pervin Oduncu ve Aynur Aşan'a yönetilmesini istedi. Duruma itiraz eden Oduncu, "Genel bir görüntü gösterirsiniz içerisinden beni bulmasını istersiniz. Siz hedef gösteriyorsunuz" dedi.
Selahattin Demirtaş, mahkeme başkanının tanığı yönlendirdiğini belirterek, "Bunlar kayıtlara geçti. İleride bu dava değerlendirildiğinde bunları da ortaya dökeceğiz. Devran çok hızlı dönecek. Halk sandıkta kararını verecek, seçimden sonra bizi serbest bırakacaklar beklentisi içerisinde değiliz. Seçimden sonra da kalabiliriz. Biz seçimden sonra adil yargılanacağız diyoruz. Suçluysak yine cezamızı alırız. Bugün ülkenin düşmanı diye baktığınız siyasetçiler faaliyet yürüttüğü dönemde Hakan Fidan ve Öcalan'la en çok ilgilenen insanlardan biriydi. Fidan'ın Öcalan hakkında 'Muazzam fikirleri var. Gonzalo'dan sonra Öcalan'ın fikirleri beni en çok etkilemiştir' sözlerini ben kulaklarımla duydum" dedi.
Sebahat Tuncel, mahkeme başkanının sürekli kendisini uyarması üzerine, "Benimle özel bir husumetiniz mi var? Özellikle kadın siyasetçilere söz vermiyorsunuz" dedi.
3 Haziran 2022: Duruşmada ML1Z0G7R1T (Malazgirt) adlı yeni bir gizli tanık SEGBİS aracılığıyla dinlendi. Tutuklu siyasetçilerin isimlerini okuyan mahkeme başkanı, "Bu isimler ve 6-8 Ekim olayları hakkında ne biliyorsunuz?" diye sordu. Kobanî protestoları sürecinde olayların içerisinde olmadığını ifade eden Malazgirt, konuyla ilgili bir bilgisi olmadığını söyledi. Heyet başkanı, Emine Ayna'nın örgütle bağlantısı olup olmadığını 3 kez sordu. Avukatların bazı soruları tanığa yöneltilmezken, uzun süren tartışmalar yaşandı. Avukat Özgür Erol, Yargıtay'ın, "itirafçı olan ve vereceği ifadeler sonucu hukuki yarar sağlayan tanıkların ifadeleri tek başına delil sayılamaz, beyanları başkaca delillerle desteklenmelidir" kararını hatırlattı. Avukat Çiğdem Kozan ise "Teslim olan bazı örgüt mensupları cezaevlerine gittiğinde kandırılıyor ve kendilerinden klişe beyanlar alınıyor. Bu beyanları doğrulama şansımız da yok. 'Örgütsel toplantı' diyor. Hayır, il ya da ilçe teşkilatımızın toplantısıdır. Bunu nasıl çürütebilirsiniz ki. 'Kandil'e gitmiştir' diyor. Hayır, gitmedi! Nasıl esas alacaksınız?" diye konuştu.
6 Haziran 2022: Duruşmayı Diyarbakır, Bingöl, Hakkari, Muş, Şırnak ve Urfa baro başkanları da takip etti. Duruşmada dinlenen ve Bursa Cezaevi'nden SEBGİS ile bağlanan tanık İsmail Yalçın, Kobanî protestolarına katıldığını belirtti. Mahkeme heyetinin "Kimden talimat aldınız?" sorusuna ise "Kimseden talimat almadık. Kendi irademizle eylemlere katıldık. HDP'den bahsedildiği gibi bir talimat gelmedi" yanıtını verdi. Hâkim, Yalçın'ın 14 yaşında savcılığa verdiği ifadeyi hatırlattı. Yalçın, o ifadeleri kabul etmediğini belirtti ve "Çocuktum, bu ifadeleri ciddiye almayınız" dedi.
Söz alan Sebahat Tuncel, "Ne yapacaksınız, 40 milyon Kürt'ü vatandaşlıktan mı çıkaracaksınız? Öyle yapmayacaksanız bir çözüm üretmek zorundasınız. Biz de bu çözüm için uğraştık" dedi.
7 Haziran 2022: Duruşmada dinlenen müşteki polis Murat Özenli, olaylarda yaralandığını ve yargılanan siyasetçilerden şikâyetçi olduğunu söyledi. Ayla Akat Ata, Özenli'ye, "Buradaki sanıkları olay yerinde gördünüz mü?" diye sordu. Kimseyi görmediğini söyleyen Özenli, "Yine de polis memuru olarak medyadan takip ediyoruz. İnsanları sokağa kimin döktüğünü biliyorum. Bu nedenle siyasetçilerden şikâyetçiyim" dedi. Gültan Kışanak'ın "Hakkımızda verdiğiniz ifadeler politik bir tutum mudur?" sorusuna "Medyada gördüğüm kadarıyla neyin ne olduğunu biliyorum" yanıtını verdi. Kışanak'ın "Daha önceki ifadenizde bizden şikâyetçi değildiniz, şimdi neden şikâyetçisiniz?" sorusu üzerine Özenli duraksarken, savcı soruya itiraz etti, mahkeme heyeti de soruyu reddetti. Kışanak'ın, "Bizim siyasi olarak sizden farklı bir görüşe sahip olmamız, şikâyetinizi etkiledi mi?" sorusuna da savcı itiraz etti. Avukat Mahsuni Karaman, Selahattin Demirtaş'ın sokağa çağrı açıklamasını hatırlayıp hatırlamadığını sordu. Özenli, hatırlamadı. Karaman'ın "yaratılan siyasi algı nedeniyle Demirtaş'ın sokağa çağırdığını düşünüyor olabilir misiniz?" sorusuna ise savcı itiraz etti.
Heyet başkanı, Sebahat Tuncel ve Gültan Kışanak'ın birleştirilen dosyalarında yer alan tanıkların ifadelerini okudu. Ancak bu tanıkların mahkemede dinlenmesine gerek olmadığına karar verdi. Karara tepki gösteren Avukat Kenan Maçoğlu, "Bu ifadeler 2011-2012 yılları arasında alındı. Üstelik iddianamede bile yok. Siz algı yaratmaya çalışıyorsunuz. O ifadeleri alan savcıların tamamı FETÖ'cü" dedi.
Selahattin Demirtaş da "Türkiye'de 10 bin tanık varsa getirin hepsini o zaman" diye tepki gösterdi.
İtirazları reddeden mahkeme başkanı, söz isteyen Avukat Kenan Maçoğlu'na söz vermedi ve ifadeleri okumaya devam etti. İtirazları dikkate alınmayan tutuklu siyasetçiler ve avukatları, heyeti protesto ederek duruşma salonundan ayrıldı. Buna rağmen heyet, boş salonda ifadeleri okumaya devam etti.
9 Haziran 2022: Duruşmada savcı mütalaasını sunarak, tutuklu siyasetçilerin tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi. Savcı, Anayasa Mahkemesi'nin Sebahat Tuncel'in başvurusu üzerine verdiği "tutukluluk süresi makul" kararını, mütalaasına gerekçe olarak sundu. Mahkeme heyeti, savunmaların bir günle sınırlandırılması kararı aldı.
10 Haziran 2022: Davanın 13. duruşma peridoyu sona erdi. Duruşmada konuşan Figen Yüksekdağ, şunları söyledi: "Biz mi yargılıyoruz siz mi yargılıyorsunuz belli değil? FETÖ döküntüsü bilgilerle, kumpaslarla dava yürütülmeye çalışılıyor. Sizin diliniz Erdoğan'ın diliyle paralel gidiyor. Devlet Bahçeli'nin diliyle paralel gidiyor. Bahçeli balkon siyasetçisidir. Üç gün yatamaz bu cezaevlerinde. Sadece insanları cezaevleriyle tehdit etmeyi bilir. İlkesel olarak örnek aldığı siyasetçiler bile uzun süreler cezaevlerine girdi. Ancak Bahçeli her devrin adamıdır. Bu da acınacak bir durum. Bizim baştan itibaren siyasi faaliyetlerimiz yargılanıyor. AYM, doğrudan siyasi iktidarın talimatıyla kararlar veriyor."
TIKLAYIN - Duruşmalara giden yol | 6/8 Ekim 2014 - 25 Nisan 2021
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (1-5. Blok Duruşmalar)
TIKLAYIN - Gerçeği ters yüz eden hukuk
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (6-9. Blok Duruşmalar)
TIKLAYIN - Avukat Özdoğan: Kararlar adliyede yazılmıyor
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (10-11. Blok Duruşmalar)
TIKLAYIN - Prof. Dr. Köker: Hukuk yerine 'devletin bekası' söylemi ikame ediliyor
TIKLAYIN - Kobanî davası kronoloji (12-13. Blok Duruşmalar)
(DO/SD)