*Çizim: Ercan Altuntaş
IŞİD'in Kobanî’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014’te yapılan eylemler gerekçe gösterilerek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 108 isim hakkında açılan Kobanî Davası
12’inci duruşmasının ikinci günü Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonunda devam etti.
Duruşmayı HDP parti yöneticileri, milletvekilleri ve çok sayıda avukat takip etti. Sincan Cezaevi'nde tutulan siyasetçiler duruşma salonunda hazır bulunurken, farklı cezaevlerinde bulunanlar duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.
“Dilin yasaklanması düşüncenin yasaklanmasıdır”
“Dilin kısıtlanması veya yasaklanması, düşüncenin yasaklanmasıdır” diyen Ölbeci, Uluslararası sözleşmelerde dilin özgürlüğünün temel insan hakkı olarak kabul edildiğini ve UNESCO verilerine göre dünyada 6 bin dil konuşulduğu bilgisini paylaştı. Ölbeci, “Çok dikkat çekicidir ki bu 6 bin dilden yalnızca 200 ulus devlet içinde konuşuluyor. Bunlardan 118’i resmi dil olarak kullanılıyor. 1950 yılından bu yana yaklaşık 230 dil unutulmuş, ortadan kalkmıştır” bilgilerini paylaştı. Türkiye’de ise 3 dilin yok olduğunu ve 18 dilden fazla dilin de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatan Ölbeci, Lozan Anlaşması ile egemenlerin Kürtleri yok saydığını ve Kürt diline yönelik saldırıların başladığını söyledi.
“Bize Türkçe dayatılıyor ve farz kılınıyor” diyen Ölbeci, “Dil, kültür inkarı Kürt kimliğinin yasaklanması anlamına geliyor. Bu zihniyet bugün de AKP ve MHP iktidarı eliyle her yönden yürütülüyor. Bu mahkemede de bu zihniyet her yönden kendini açığa vurmaktadır” dedi.
Ölbeci’nin savunmasına iki kez müdahale edildi
Mahkeme başkanı ara ara Ölbeci’nin sözlerine ve savunmasına müdahalede bulundu.
Ölbeci ise yaptığı konuşmanın savunmasının bir parçası olduğunu kaydederek, “Karşınızda yargılanıyorsam bunun bir sebebi var. O nedenle de savunmamı sizin istediğiniz gibi değil kendi istediğim gibi yaparım” diyerek konuşmasını sürdürdü. Mahkeme başkanının ikinci defa Ölbeci’nin sözünü kesmesi üzerine avukat Güneş Yağcı, yapılan müdahalenin “savunmanın sınırlandırılması” olduğunu söyledi.
Heyet avukatın da sözünü keserek mikrofonu kapattı. Mahkemenin müdahalesine tepki gösteren Ölbeci “savunmama müdahale etmeye devam ederseniz savunmayı bırakıp giderim” dedi. Kürt dili ve kültürüne yönelik saldırılara dikkat çeken Ölbeci aynı saldırıların devam ettiğini dile getirdi.
"Siyaset yaptığım için yargılanıyorum"
DBP’de siyaset yürüttüğünü ifade eden ve “tüm bu haksızlıklar nedeniyle siyasetteyim ve bugün karşınızdayım. Siyaset yaptığım için burada yargılanıyorum" diyen Ölbeci "haksızlığı kabul etmediğim için siyasetteyim. Türkiye’de kirli siyaset ön planda. Ben de bu kirli siyasete karşı bir şeyleri kurtarabilmek, halk için bir şeyleri değiştirebilmek umuduyla siyasetteyim. Belediyelerimize kayyımlar atandığında ülkede, kimse ‘Bu nasıl bir haksızlık’ demedi. Diyenler de bizimle birlikte tutuklu” şeklinde konuştu.
Duruşma 28 Nisan'da devam edecek.
Ne olmuştu?
TIKLAYIN - Kobanî davasında avukatsız yargılama yapılabilir mi?
TIKLAYIN - HDP: Bu yargılama sürecinin parçası olmayacağız
8 Kasım tarihli duruşmada heyet, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Bahtiyar Çolak’ın Hakim ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) 4 Kasım tarihli kararıyla görevden alındığını açıkladı. Çolak’ın yerine, heyet üyesi Yıldıray Kaya atandı. Aynı kararla Kaya’nın yerine de Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nden Murat Dönmez atandı.
Tutuklu sanıklar ile avukatları, yargılamanın adil yürütülmediğini belirterek bu yargılama pratiğinin parçası olmamak üzere duruşmalara katılmama kararı aldı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu, mahkemeye heyeti hakkında Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikayet dilekçesi verdi.
HSK’ya verilen dilekçe sonrası basına konuşan avukatlardan Kenan Maçoğlu, “Kobanî dosyasına bakan Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'ne HSK müdahale etti. Mahkeme başkanı görevden alındı, heyete yeni bir üye atandı. Bununla yeni bir tutum geliştirilmeye başlandı” dedi.
Dilekçede, Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi 1. Heyeti Başkanı Yıldıray Kaya, Üyeler Ergin Yılmaz ve Barış Karakurt’un hakkında, “Avukatlık faaliyetlerinin yürütme imkânlarının ortadan kaldırılması, savunma ve adil yargılanma haklarının ihlali” nedenleriyle tahkikat yapılması talep edildi.
(EMK)