KMO Başkanı Uğurlu: Bölge acilen boşaltılmalı

Fotoğraf: AA

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Ali Uğurlu, bu sabah saatlerinde Sakarya'nın Hendek ilçesinde bir havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamaya ilişkin bianet'e konuştu.

Patlamanın ardından açığa çıkan kimyasal gazlar nedeniyle bölgenin boşaltılması gerektiğine dikkat çeken Uğurlu, "Fabrikada 110 bin maddenin depolandığı belirtiliyor. Ham maddeleri tek tek bilmiyoruz ama genellikle yanıcı, parlatıcı, ateşleyeci karabarut tarzı kimyasallar kullanılıyor. Bunların da açığa çıkardığı kimyasal gazlar var ve insan sağlığı açısından oldukça zararlı. Bu nedenle bölgenin acilen geçici süreliğine boşaltılması gerekiyor" dedi. 

Tehlikeli kimyasallarla çalışan işletmelerin denetlenmediğini belirten Uğurlu, şöyle devam etti: Türkiye'de bu şekilde patlamalar sıklıkla yaşanıyor Bu patlamaların nedenine bakmak gerekiyor. 31 Temmuz 2012'de Büyük Endüstriyel Kazaların Önlenmesi ve Etkilerinin Azaltılması Hakkında Yönetmelik hazırlandı. Bu çok önemli bir yönetmelik.  Ancak bu yönetmelik yürürlüğe konulmadı ve sürekli ertelendi, uygulanmadı.

TIKLAYIN-Erdoğan: 189 çalışandan 74'ü yaralandı, 2'si öldü

"Denetimler Bakanlığa kaldı"

Bu yönetmelik uygulanmayınca bütün iş Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın denetimine kaldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kimyasallar Dairesi'nin 8-10 kişilik bir kadrosu var. Bunları denetleyecek bir gücü yapısı yok.

Böyle olunca işletmeler kendi kaderine terk ediliyor. Bakanlığın bir sitesi var ve orada kendilerine ilişkin bilgileri kendileri dolduruyorlar. "Tehlikeli", "az tehlikeli", "tehlikesiz/kapsamdışı" diye kendilerini tanımlıyorlar. 

"Yönetmelik uygulanmadığı için denetim yok"

Eğer "tehlikeli" veya "az tehlikeli" olarak tanımlarlarsa buna göre almaları gereken birtakım önlemler var. Ama işletmeler kendi kendilerini hiçbir denetime tabi olmadan "tehlikesiz/kapsamdışı" olarak tanımlıyorlar. Böyle olunca Bakanlık denetiminden de kurtuluyorlar. Bakanlık kontrol etmiyor, gerçekten tehlikeliler mi ya da tehlikesizler mi diye bakmıyor. Sadece beyan usulü bir sistem var. 

"Tehlikeli kimyasalla çalışan 20 bin işletme var"

Türkiye'de tehlikeli kimyasallarla çalışan, kazalara, yangınlara, patlamalara açık bizim bildiğimiz 20 bin işletme var. Ancak bunların sadece 6 bini sistemde kendilerini "tehlikeli" olarak tanımlamış. 

Eğer "tehlikeli" olduklarını belirtirlerse, mesela 2 tonluk bir ürün için depolama şartı konulacak. Ama beyan etmedikleri için kapsam dışı kalıyorlar. Denetim uzak ve yükümlülükleri yerine getirmiyorlar.

"OSTİM, Davutpaşa denetimsizlikten oldu"

Ankara OSTİM'de, Davutpaşa'da, Antep'de birçok yurttaşımız yaşamını yitirdi. Yönetmelik uygulanmadığı sürece bu tip kazaların olması kaçınılmaz. Bu yönetmelikte ilginç maddeler de var. Mesela askeri tesisler, limanlar, madenler kapsam dışı.

Sadece uygulanmaması sorun değil, çelişkili maddeleri de var. Ama buna rağmen çok önemli bir yönetmelik, eğer uygulanırsa bu kazalar hemen hemen yaşanmaz diyebiliriz, minumuma iner.  (RT)