Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker, 115 kız çocuğunun hamileliğiyle ilgili polise bilgi verilmemesi ile ilgili Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim yardımcısı, sosyal hizmet uzmanı ve İstanbul Valiliği hakkında suç duyurusunda bulundu.
Bakırköy Adliyesi’ne giderek bugün suç duyurusunda bulunan Şeker, “Bu basitçe üstü kapatılabilecek bir olay değildir. Her ne kadar bazıları unutsa da Türkiye Cumhuriyeti hala çağdaş ve sosyal bir hukuk devletidir” dedi.
Şeker, şüpheliler hakkında “Kamu görevinin terki veya yapılmaması”, “Suçu bildirmeme” ve “Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçlarını düzenleyen 260, 278–281. Maddelerden yargılanmasını istedi.
Hastane yönetimi işlem yapmadı
Hürriyet’ten Dinçer Gökçe’nin haberine göre İstanbul Küçükçekmece'de Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde beş ayda 115 kız çocuğunun hamile olduğuna dair bilginin polise bildirilmediğini saptayıp savcılığa şikayette bulunan hastane görevlisi hakkında ise soruşturma başlatıldı.
Hastanede görevli sosyal hizmet uzmanı Ş.İ.N. ve psikolog I.Ö., 12 Haziran 2017’de 15 yaşın altındaki hamileliklerin rıza aranmaksızın çocuğun cinsel istismarı kapsamında olduğunu belirterek, kız çocuklarının gebelikleriyle ilgili yasal bildirim sorumluluğunun yerine getirilmediğine dair tutanak tuttu.
Hastane yönetimi konuya ilişkin bir işlem yapmayınca, sosyal hizmet uzmanı Ş.İ.N. savcılığa ihbarda bulundu.
Valilik soruşturma izni vermedi
Savcılığın talebiyle, yasal bildirimde bulunmayan sorumlu başhekim yardımcısı Dr. A. A. ve sosyal hizmet uzmanı N.D. için soruşturma izni istendi.
İstanbul Valiliği, 4 Aralık 2017 tarihli yazısıyla iki görevli hakkında soruşturma izni vermedi. Valilik, adli görevin ihmal edilmediğini, görevi kötüye kullanma suçunun oluşmadığını belirtti.
Konuyu savcılığa bildiren Ş.İ.N. hakkında ise inceleme başlatıldı ve görev yeri iki kez değiştirildi.
Avukat Erkan Akça, Valiliğin kararının iptali için İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne itiraz başvurusu yaptı.
Bakanlık: Müfettiş görevlendirildi
Haberin yayınlanmasının ardından yazılı bir açıklama yapan Sağlık Bakanlığı, konunun daha önce incelendiğini ve "soruşturmaya gerek olmadığı" görüşünü tekrarlarken "Bakanlığımız konunun hassasiyetini dikkate alarak konunun tekrar incelenerek soruşturulması talimatını vermiş, müfettiş görevlendirmiştir" dedi.
Bakan: İnceleyeceğiz
Sağlık Bakanı Ahmet Demircan da "Bu hadisede ihmali olan var mı, noksan yapılan işlem var mı bunları inceleyeceğiz" dedi.
"Bu sosyal yönü, sağlık yönü, hukuk yönü olan bir mesele. Böyle bir olayın yaşanması bütün toplumu ilgilendirir. Diğer yandan sağlık tarafı var, bedenen olgunluğa ulaşmamış insanların bu durumla karşı karşıya kalmış olmaları kabul edilebilir değil. Bizim için bize müracaat eden herkesin sağlık problemini çözmek görevimiz. Hukuki olarak da görevlerimiz var. Bu hadisede ihmali olan var mı, noksan yapılan işlem var mı bunları inceleyeceğiz. Bize gelen bilgiler tamamlanmış değil. Bilgiler tamamlandığında bunu kamuoyu ile paylaşacağız."
Kamu görevinin terki veya yapılmaması MADDE 260.– (1) Hukuka aykırı olarak ve toplu biçimde, görevlerini terk eden, görevlerine gelmeyen, görevlerini geçici de olsa kısmen veya ta¬mamen yapmayan veya yavaşlatan kamu görev¬lilerinin her biri hakkında üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. Kamu görevlisi sayısının üçten fazla olma¬ması hâlinde cezaya hükmolunmaz. Suçu bildirmeme MADDE 278.– (1) İşlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) İşlenmiş olmakla birlikte, sebebiyet verdiği neticelerin sınırlandırılması hâlen mümkün bulunan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. (3) Mağdurun onbeş yaşını bitirmemiş bir çocuk, bedensel veya ruhsal bakımdan özürlü olan ya da hamileliği nedeniyle kendisini savunamayacak durumda bulunan kimse olması hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza, yarı oranında artırılır. Kamu görevlisinin suçu bildirmemesi MADDE 279.– (1) Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Suçun, adlî kolluk görevini yapan kişi tarafından işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verile-cek ceza yarı oranında artırılır. Sağlık mesleği mensuplarının suçu bildirmemesi MADDE 280.– (1) Görevini yaptığı sırada bir suçun işlendiği yönünde bir belirti ile karşılaşmasına rağmen, durumu yetkili makamlara bildirmeyen veya bu hususta gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Sağlık mesleği mensubu deyiminden tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire ve sağlık hizmeti veren diğer kişiler anlaşılır. Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme MADDE 281.– (1) Gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendi işlediği veya işlenişine iştirak ettiği suçla ilgili olarak kişiye bu fıkra hükmüne göre ceza verilmez. (2) Bu suçun kamu görevlisi tarafından göreviyle bağlantılı olarak işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. |
(BK)