Uşak'ta TÜPRAG şirketi tarafından işletilmek istenen siyanürlü altın madenine karşı başından beri mücadele eden İnay Köylüleri, bugün (10 Temmuz) gerçekleştirdikleri eylemle herkesin temiz bir çevrede yaşama hakkı bulunduğunu bir kez daha yüksek sesle yinelediler.
Köy kahvesi önünde buluşan ve üzerlerine "ölüler altın takmaz, siyanüre geçit yok" yazılı kefenler giyen İnaylılar, maden sahasına yürüdüler. Eylemlerini açılışın yapılacağı yarında sürdüreceklerini belirten İnaylılar soruyor: "Açılışı yapacak bakanlar ve diğer yetkililer neyin açılışını yaptıklarının farkındalar mı?"
Cangı: Siyasiler ve kamu görevlileri madenden kaynaklanan tüm olumsuzluklardan sorumlu
Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Dönem Sözcüsü Arif Ali Cangı da bugün yaptığı yazılı açıklamada, madenin çevre sağlığı ve canlı yaşamı için yaratacağı risklere dikkat çekti, "Kışladağ Altın Madeni'nin açılışı yapılmamalı" dedi.
Cangı, yarın açılışı yapacak siyasi iktidarın temsilcileri ve kamu görevlilerinin, Kışladağ Altın Madeni'nden kaynaklanabilecek kirlenmenin, olası hastalıkların ve ölümlerin sorumlusu olacaklarını ifade etti.
Maden işletmesinde konunun uzmanlarınca "dünyadaki en barbar ve ilkel yöntem" olarak tanımlanan "siyanürlü yığın liçi" yöntemi uygulanacağının altını çizen Cangı, devam eden "ÇED Olumlu Kararı"nın iptali davasında alınan bilirkişi raporlarında yer alan çevresel riskleri şöyle aktardı:
"...işletme sonrasında sahada 1 km çapında dip kodu yer altı su tabakasına erişmiş, 450 metre derinliğinde, Asit Kaya Drenajı sorunu çözümlenmemiş bir göl oluşacak, işletme sırasında bölge yer altı su kaynaklarında azalma/kuruma beklenmelidir..."
İki bin kişi sağlık kurumlarına başvurdu
Önceki hafta, Eşme yöresinde yaklaşık iki bin kişi çeşitli yakınmalarla sağlık kurumlarına başvurdular. Resmi açıklamaya göre; "Eşme İlçesi'nin içme suyu şebekesine kanalizasyon karışmıştı."
Hastaların arasında, o günlerde Eşme'ye hiç gelmeyen, su şebekesi olmayan köylerden yurttaşların da olması, yakınmaların farklı olması, hastalıkların deneme üretimine başlayan madenden kaynaklanmış olabileceği kuşkusunu yarattı.
Ege'de kandaki siyanür miktarını ölçecek laboratuar yok
Bu kuşkular ve başvurular üzerine çalışma yapan İzmir-Bergama,Eşme, Sivrihisar Havran/Küçükdere Elele Hareketi üyelerinden oluşan uzman ekibin aldığı kan örneklerine Eşme Kaymakamlığı tarafından el konuldu.
Yaşanan bu olayın çok önemli bir gerçeği ortaya çıkardığını belirten Cangı,"Ege Bölgesi'nde kandaki siyanür miktarını ölçecek laboratuar yok" dedi ve sordu:
"Açılışı yapacak yetkililer, olası bir kazada madende çalışanları ve yörede yaşayanların siyanürden etkilenmelerini saptayabilecek bir laboratuarın bile olmadığı yerde işletmeyi açarak, insanların ve diğer canlıların sağlıklarının riske girmesine yol açtıklarını görmüyorlar mı?"(KÖ/TK)