12 Eylül döneminde gözaltına alındıktan sonra işkenceyle öldürülen İlhan Erdost'un ölümüne neden olan askerlerin fotoğrafları, Ankara'da dün (6 Eylül) açılan Utanç Müzesi'nde ilk kez gün yüzüne çıktı.
Ayrıca İlhan Erdost'un işkence sırasında üstünde bulunan kanlı kıyafetleri, ayakkabısının teki ve kırık saati de sergilenen malzemeler arasında yer aldı.
"Gençlerin 12 Eylül gerçeğini bilmesini istiyoruz"
"Yasak yayın bulundurduğu ve yayımladığı" gerekçesiyle 1980'de kardeşi Muzaffer Erdost'la birlikte gözaltına alınan ve Mamak Cezaevi'ne götürülen İlhan Erdost, 7 Kasım'da gördüğü ağır işkence sonucunda hayatını kaybetmişti.
Erdost'un ölümünden sorumlu olan dört er ve bir astsubayın fotoğrafını yıllarca bir zarfın içinde saklayan ve zarfın üstüne "Biz yaşadığımız sürece bu zarf açılmasın" yazan Gül Erdost, eşine ait eşyaların ve işkencecilerin fotoğrafını Utanç Müzesi'ne verme sürecini bianet'e anlattı.
Gençlerin 12 Eylül gerçeğini anlayabilmeleri için, yıllarca sakladıkları işkencecilerin fotoğrafı ve İlhan Erdost'un işkence sırasında üstünde bulunan kıyafetlerini sergilenmek üzere Ankara'da dün (6 Eylül) açılan Utanç Müzesi'ne verdiklerini söyleyen Gül Erdost, kan güdücü olmadıkları için daha önce eşinin hiçbir eşyasını kamuoyu ile paylaşmadıklarını ifade etti.
Ancak ilerleyen yıllarda bu eşyaları saklamaktansa 12 Eylül gerçekleri hakkında fikir sahibi olmayan gençlerin bu gerçekleri görmesinin çok daha aydınlatıcı olacağını düşündüklerini söyleyen Erdost, bunun üstüne eşyaları sergileme kararı aldıklarını söyledi.
"Eşyaları ben de o günden beri görmüyordum"
İlhan Erdost'un evden alındığı sırada sadece bilgisine başvurulmak için götürüldüğünü düşündüklerini, kısa süre sonra eve geri döneceğini zannettiklerini söyleyen Erdost, ancak eşinin maruz kaldığı ağır işkence sonucu hayatını kaybettiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
* İlhan, üstü çok ince çıktı evden. Ben de bu nedenle bir çanta hazırladım ve bu çanta içine kaban, kazak ve birkaç giysi koydum.
* Bu eşyaları o günden beri görmüyordum. Çanta İlhan öldükten sonra kendisiyle birlikte işkence gören kardeşi Muzaffer Erdost'a verilmişti. Şimdi bu eşyalar da Utanç Müzesi'nde sergileniyor.
"Utanması gerekenler değil, biz utanıyoruz"
Dün müzenin açılışında son derece duygulu anlar yaşadığını ifade eden Gül Erdost, 12 Eylül'ün sorumluları yargılanmadığı, onlar ve toplumun büyük bölümü bu yaşananlardan utanmadığı sürece daha çok utanç müzesi açılacağını söyledi.
Yaşananlardan utanması gerekenlerin değil kendilerinin utandığını sözlerine ekleyen Erdost, hiçbir zaman kan güdücü olmadıklarını, nefret ve kin içinde olmadıklarını ve hep aydınlatıcı olmak istediklerini ifade etti.
İşkencecilerin bugün hala hayatta olduğunu, ancak yargılandıkları süre boyunca mahkeme dışında yüzleşmediklerini söyleyen Erdost, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu askerler birer maşaydı. O dönem işkence bir devlet politikasıydı ve erlerle astsubaydan öte sorumlular vardı. Zaten askerler de verdikleri ifadelerde kendilerine işkence yapmaları yönünde emrin üstlerinden geldiğini söylemişlerdi. Ancak ne yazık ki, onlar yargılanamıyorlar." (EKN)