Metin İriz ve İstanbul Barosu avukatlarından Fikret İlkiz kimlik kontrolü uygulamasının hukuka aykırı olduğunu söyledi.
Fikret İlkiz, kimlik kontrolü konusunda, şu öneriyi yapıyor:
"Şartlara uygun olan aramalarda bir tek hakkımız var; o da Kimlik Yasası'na göre, arama yapan veya kimlik soran kişiden kimliğini istemek . Meclis harekete geçerek bu ilkelliğe bir son verilmeli."
Metin İriz'in uyarıları: "Genel arama hukuka aykırı"
Kırsal alanda jandarmanın, şehirlerde polisin yaptığı ve "huzur operasyonu" gibi adlarla yapılan arama ve kimlik kontrolleri konusunda avukat Metin İriz şu bilgileri verdi:
* Hasan Özdemir 'in İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne vekaleten atanmasıyla "huzur operasyonları" yoğunlaştı. Huzur operasyonu denilen genel arama hukuka aykırı. Ancak şu şekilde yapılabilir;
* Bir bölgede valiliğin verdiği emirle arama yapılabilir. Ama o da somut bir sebebe bağlanacak.
* Polise yetki veren kanunun 9. maddesi, 'her somut olayda kaymakam veya validen her seferinde yeniden alacağı izinle arama yapılabilir' diyor.
* Toplumda, polisin herkesi gözaltına alabileceği düşüncesi yaygın. Oysa, polisin birini gözaltına alabilmesi için 'suçüstü durumu olması, kimliğin ibraz edilememesi ya da yakalanmanın gecikmesinde sakınca halinin bulunması' gerekiyor.
* 1998 yılında yapılan bir "huzur operasyonu"nda "şüpheli şahıs" olduğum gerekçesiyle gözaltına alınmıştım. Açtığım tazminat davasını da kazandım. Bir marifetmiş gibi bir operasyonla, 10 bin kişinin kimlik kontrolü yapıldı. Ne var ki, o sırada kimlik kontrolü yapılan kişilere hakları kullandırılmıyor.
* Sonuç olarak huzur operasyonları (İstanbul'da) bu şekilde yapılamaz. Böyle yapıldığında gözaltına alınan kişilerin kendisini gözaltına alan polisleri şikayet etme ve tazminat davası açma hakkı vardır.
* Karakol, savcılık ve mahkemelerde kişilere avukattan yararlanma hakkı olduğu hatırlatılmıyor. Bu nedenle ifade tutanaklarında 'avukat talep etmedi' diye geçiyor.
* Elimizdeki bilgilere göre, karakola düşen kişilerin yüzde üçü , mahkemeye çıkarılan kişilerin ise yüzde biri avukat talep ediyor.
* Huzur operasyonlarında 10 bin kişi kimlik kontrolünden geçirildi. Ona karşın, 10 kişi dahi CMUK'tan avukat istememiş. Bu oran çok düşük.
* Mecburi müdafilik mekanizması gelmeden, bürokraside var olan bu refleksin kırılma şansı yok. Avukat isteme hakkı, hatırlatılmadığı gibi, kişilerin anlamasına da olanak verilmeden geçiliyor.
Her yerde genel arama ve kimlik kontrolü
İstanbul Barosu avukatlarından Fikret İlkiz , avukat Metin İriz'in belirttiklerine paralel olarak, kimlik kontrolüne yönelik genel aramaların Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu'na göre yapıldığını hatırlatarak şu bilgileri verdi:
* Şartlara uygun olan aramalarda bir tek hakkımız var; o da Kimlik Yasası'na göre, arama yapan veya kimlik soran kişiden kimliğini istemek . Meclis harekete geçerek bu ilkelliğe bir son verilmeli.
* Genel arama ve kimlik kontrollerinin çağdaş hukuk ve insan hakları açısından savunulacak bir yanı yok .
* Hukuka aykırı bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmesi gerekiyor . Son olarak Akkise'deki olay da bunu doğruluyor.
* Hukuka aykırı bu yasa ile insanların tümü aklımıza gelebilecek her yerde aranabiliyor. Bir lokantada yemek yerken , eğlenirken, oteldeyken, iş yerindeyken... Yani her yerde aranabiliyoruz ; kimliğimiz kontrol ediliyor.
(AD/YÖ/NU)