CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde, partisinin il ve ilçe başkanlarının katılımıyla Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı'na katıldı.
Türkiye'de demokrasinin oylanacağını, burada sadece CHP'nin değil, bütün siyasi partilerin, partili-partisiz bütün vatandaşların, çiftçilerin, esnafın, gazetecilerin, yazarların, aydınların, avukatların sorumluluğu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, düşünceler, görüşler, inançlar, kimlikler, yaşam tarzları farklı olsa da Türkiye'de huzur içinde, kardeşçe yaşamak istediklerini söyledi.
"Sigortasız devlet olmaz"
Bir ülkede siyasi partiler arasında görüş ayrılıkları, çatışma çıkması durumunda bunları bir araya getirecek olanın cumhurbaşkanı olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliğinin bu sigortayı tümüyle devre dışı bıraktığını söyledi.
"İllerde çift başlılık çıkacak"
Kılıçdaroğlu, Anayasa değişikliğiyle, cumhurbaşkanının aynı zamanda bir partinin de genel başkanı olacağını hatırlattı:
“Peki cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olduğunda, cumhurbaşkanını kim temsil edecek? Vali mi temsil edecek, üyesi olduğu partinin il başkanı mı temsil edecek? Diyorlar ya 'Çift başlılık olmaz', buyurun size çift başlılık daha işin başında. Daha illerde başladı, bırakın merkezi, daha illerde çift başlılık çıkacak.”
“Bu düzen dikiş tutmaz”
Değişiklikle, tarafsızlığını kaybedecek olan cumhurbaşkanının, bir partinin genel başkanı olarak Anayasa Mahkemesinin 15 üyesinin 12'sini atayacağını ifade eden Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Bir siyasi partinin genel başkanı hakim tayin ettikten sonra bu düzen olmaz, bu düzen dikiş tutmaz yanlış olur. Hakimin tarafsızlığına gölge düşmüş olur. Bunu da sağduyu ile bütün vatandaşlarımıza anlatmak zorundasınız. Bir partinin genel başkanı Anayasa Mahkemesine, HSYK'ya hakim atayamaz, yanlıştır, böyle bir örnek yoktur."
"Tek kişi hükümran olamaz"
Kılıçdaroğlu, mahkemedeki 15 hakimin 12'sini tayin eden kişinin yargılanması durumunda, buradan adalet beklenemeyeceğini da belirtti:
"Benim tayin ettiğim hakim beni yargılayacak, böyle bir şey olur mu? Bana söyleyin dünyada hangi devlette böyle bir uygulama var. Ben bakarım, birisi aleyhime bir şey dediyse üç gün sonra görevden alırım, yeni birisini atarım. Tek kişi hükümran olamaz, doğru değildir. Demokrasilerde denge, adalet, insan sevgisi, düşünce özgürlüğü vardır.".
Böyle bir değişiklik durumunda, gecekondusu kamulaştırılan vatandaşın, hakkını aramak istemesi durumunda dahi yargının tarafsız olamayacağını örnekle anlatan Kılıçdaroğlu, "Bizim 'hayır' dememizin temelinde bu yatıyor" dedi.
"Seçimle gelmeyen biri yönetecek"
Kılıçdaoğlu getirilmek istenen sistemde Cumhurbaşkanı yardımcılarının seçilmemişlerden atanmasına da değindi:
"Türkiye Cumhuriyeti'ni seçimle gelenler yönetti. İtirazımız oldu mu? Hayır. Bu modelde, seçimle gelmeyen Türkiye'yi yönetebilecek. Bütün bu yetkilere sahip olacak. Diyelim ki cumhurbaşkanı, yurt dışına gitti. Yetkiyi kime verecek? Başkan yardımcısına. Başkan yardımcısı milli iradeyi temsil ediyor mu? Hayır. Seçimle mi geldi? Hayır. Çünkü milletvekili olmayacak. Peki seçimle gelmeyen birisinin, seçimle gelen parlamentonun yetkilerinin üstünde bir yetki kullanması, hangi demokraside vardır? Seçimle gelmemiş birisi kalkacak, koskoca Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetecek"
"Suriye anayasasının aşağı yukarı aynısı"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yeni değişiklikle gelen anayasa Suriye anayasasının aşağı yukarı aynısı. Güçlü bir demokratik parlamenter sistemden güçlü tek adam rejimine geçiyoruz. Bir tek kişiye bütün yetkileri veriyoruz. Bu, tek adam rejimine geçmektir. Devlet yapısını ve işleyişini değiştiriyorsunuz"
“Hukuk fakülteleri çıkıp konuşamıyor”
Anayasanın değiştiğini, bir tek hukuk fakültesinin çıkıp konuşamadığın ifade eden Kılıçdaroğlu, "Buradan da anlaşılıyor ki getirilen değişiklikler bizim hayrımıza değil, bu ülkenin hayrına değil. O nedenle hayırlı, güzel sonuç bekliyorsak, birlikte yaşama irademizi ortaya koyacaksak hayırlı bir iş yapmalıyız" dedi. (HK)
* Fotoğraf: Evrim Aydın - Ankara/AA