Fotoğraf: Kemal Kılıçdaroğlu, "Kayseri Kadın Buluşması"nda/chp.org.tr
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu akşam saatlerinde sosyal medya hesabından, son dakikada Cumhur İttifakı protokolüne dahil edilen Yeniden Refah Partisi'nin ittifaka katılma şartı olarak ileri sürdüğü koşulları hatırlattı.
Resim her geçen gün netleşiyor. Biz barışmanın, açık yaraları kapatmanın, makulün, dünya ile rekabetin ittifakını kurduk. Karşımızdaki ittifak gasp edilecek kadın hakları üzerinden genişlemeyi seçti. Söyleyeceğim tek şey; kadınları, bilhassa genç kadınları hiç tanıyamadıklarıdır.
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) March 24, 2023
Yeniden Refah Partisi ne istiyordu?
Kılıçdaroğlu gün boyu Malatya'da depremzedelerle ve kentin iş dünyasıyla yaptığı görüşmeler sırasında Yeniden Refah Partisi'nin Cumhur İttifakı'na katılmasına ilişkin olarak "Siyaset elbette devam ediyor. Bugünü değil, geçmişi değil, geleceği konuşmak istiyoruz. [...] Ankara'da insanlar Cumhur İttifakı'nın içinde yer alabilirler, kendi tercihleridir. Biz Millet İttifakı olarak her tercihe saygı duyarız." demişti.
Ancak akşam saatlerinde paylaştığı tvit Kılıçdaroğlu'nun Yeniden Refah Partisi'nin AKP'ye Cumhur İttifakı'na katılmak için öne sürdüğü koşulları yeniden değerlendirdiğini düşündürdü.
Yeniden Refah Partisi'nin AKP ile Cumhur İttifakı'na katılma koşullarını müzakere ederken ortaya koyduğu metnin 15. maddesi "İstanbul Sözleşmesinin iptalinin TBMM'de de oylanması ve uzantısı -Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair- 6284 sayılı yasanın aile bütünlüğünü bozucu hükümlerinin ayıklanması"nı, 16. maddesi "6251 sayılı -Kadınlara Yönelik Şiddet Ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi Ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair- kanunun gözden geçirilmesi ve sapkınlıkların önlenmesi"ni, 17. maddesi, "toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin düzenlemelerden vazgeçilmesi"ni, 25. maddesi "süresiz nafaka konusundaki mağduriyetlerin giderilmesi"ni, 27. maddesi, "zinanın suç sayılması"nı şart koşuyordu.
Kadınların varlık ve haklarının, kadın erkek ilişkilerinin ve toplumsal cinsiyet kimliğinin, insan hakları, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri yerine egemen din ve mezhep esaslarına uydurulmasını dayatan bu talepler, AKP'li Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık ve AKP TBMM Grup Başkan Vekili Özlem Zengin'in de sert tepkilerine yol açmış, her iki kadın siyasetçi özellikle "6284 sayılı yasa kırmızı çizgimizdir" diyerek tavır almışlardı.
TIKLAYIN-Özlem Zengin: "6284 sayılı kanun kırmızı çizgimizdir"
TIKLAYIN-Bakan Yanık için istifa çağrısı