"Ücretli öğretmenler ders saatine yaklaşık yedi lira alıyor, güvenceleri yok. Milli Eğitim Bakanlığı, Eğitim fakülteleri mezunu öğretmen adaylarını kölece çalışmaya mahkûm etmemeli."
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim - Sen) Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 20 Eylül'de başlayacak yeni eğitim - öğretim yılındaki öğretmen açığını kapatmak için ücretli öğretmen atama kararını eleştirdi.
Kamu Personeli Seçme Sınavı'ndaki (KPSS) kopya iddiaları üzerine 31 Ağustos'ta yapılacak öğretmen atamalarını geçtiğimiz hafta erteleyen MEB, dün (2 Eylül) kopya iddialarıyla ilgili süreç 20 Eylül'den sonraya uzarsa "ücretli öğretmenlik" sistemine geçeceğini duyurdu.
bianet'e konuşan Kılıç, ücretli öğretmenlerin her türlü güvenceden yoksun olduğunu anlatarak konuşmasına başladı:
"Ücretli öğretmenler saati yaklaşık yedi liraya ders veriyor. Kadrolu öğretmenler ortalama bin 400 - bin 500 lira maaş alırken, ücretli öğretmen haftanın her günü, tam gün çalışsa bile ancak 800 lira maaş alıyor. Sigortaları 16 gün üzerinden yatırılıyor. Güvencesi olmadığı için yönetim tarafından her an görevine son verilmesi gibi bir tehlikesi var. Öğretmen sıfatını da taşımıyorlar."
Öğretmenler güvencesiz çalışmaya mahkum ediliyor
Eğitim - Sen'in yaptığı araştırmalara göre Türkiye'de öğretmen açığının 400 bin olduğunu belirten Kılıç, "Eğitim Bakanlığı, açığın çok azını karşılayan, 30 bin öğretmenin atamasını da KPSS'teki kopya iddiaları üzerine iptal etti. Ortada şaibe varsa tabii ki atamalar iptal edilmeli ama akla gelen ilk çözüm ücretli öğretmen görevlendirmek olmamalıydı" dedi.
Bakanlığın sürece müdahale etmekte geciktiğini söyleyen Kılıç, şöyle devam etti:
"Bakanlık ilk elden sürece hemen müdahil olsaydı şimdi atılan adımlar önceden atılmış olacaktı. Ama bu yapılmadı. Eğitim Bakanı sürecin parçası olduğunu kabul etmeli, oysa hiç sorumluluğu yokmuş gibi davranıyor. Şimdi öğretmenliğe hak kazanan, diplomalı Eğitim fakültesi mezunlarını, ücretli öğretmen olarak çalıştıracaklar. Bu, öğretmen adaylarını kölece çalışmaya mahkûm etmektir. Eğitim Bakanlığı, KPSS'deki kopya iddialarından sonra yaşananları bir fırsat olarak değerlendiriyor, güvencesiz çalıştırmayı meşrulaştırıyor."
Ertelenen atamaların ne zaman ve nasıl yapılacağı, ücretli öğretmenlerin atamalar yapıldıktan sonra konumlarının ne olacağı gibi pek çok soruna ilişkin Bakanlığın, açıklama yapmadığını söyleyen Kılıç, "Hiçbir çalışma yapılmadan ortaya bırakılan uygulamalar var. Bakanlık, eğitim sendikalarının görüşünü almadan karar almakta inat ediyor. Bakan, ben yaptım oldu, dayatmasını getiriyor" dedi. (SP)