Kıbrıs halkları, 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü "Barış için Dünya Eylem Günü" isimli ortak etkinlikle Ledra Palace yanındaki Taksim Sahası'nda kutladı.
Etkinlik için Kıbrıslıtürkler saat 18:45'te 10. Yıl (Kuğulu) Parkı'nda toplanarak Ledra Palace'a yürüdü ve saat 19.30'da Güney Kıbrıs'tan gelen Kıbrıslırumlarla Taksim Sahası'nda buluştu.
Sloganlar durmadı...
Baraka Kültür Merkezi, Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) ve Kıbrıslı Gençlik Platformu (KGP) gençlik örgütleri "İşgale son", "Kıbrıs'ta Barış Engellenemez", "Faşizme karşı omuz omuza", "Bağımsız Kıbrıs", "Bütün halklar kardeştir", "Out, out, out British bases out" (Britanya üsleri dışarı) sloganları atarak Taksim sahasına yürüdü.
Sloganlara BM müdahalesi
Birleşmiş Milletler temsilcileri, "siyasi mesaj içerdiği" ve "provokasyon yarattığı" gerekçesiyle YKP'nin "İsyanımız İşgale" pankartının kaldırılmasını ve "Out Out Out! British Bases Out!" sloganının atılmamasını istedi. Gençlik örgütleri bu talebe tepki gösterdi ve yerine getirmedi.
Elçil: "Ada bölünemeyecek kadar küçük"
İki toplumlu "Birleşik Kıbrıs İnisiyatifi" adına Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elçil, adanın bölünemeyecek kadar küçük ancak iki toplumun barış içinde yaşayabileceği kadar büyük olduğunu söyledi.
Elçil konuşmasını Türkçe ve Yunanca söylediği "Yaşasın halkaların kardeşliği, yaşasın birleşik federal Kıbrıs, Yaşasın Barış" sözleriyle tamamladı.
Kiritsis: "Yeni dünya düzeni var olan eşitsizliklerin yeni adı"
Rum Solcu İşçi Sendikaları Federasyonu (PEO) Genel Sekreteri Pambis Kristsis isefaşizmin ve savaşların tahribatının sürdüğünü, Kıbrıslıların savaşlardan zarar gördüğünü, binlerce Kıbrıslının savaşlar nedeniyle kendi ülkesinde göçmen olarak acılar çektiğini söyledi.
Ortak deklarasyon okundu
Etkinlikte Barış Derneği'nden Doğan Arşehit ile Hristos Eftimuyu da Ortak Barış Deklarasyonu'nu okudu.
Deklarasyonda, adada ve dünyada barışın egemen kılınması için herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiği; örgütlerin temel önceliğinin de barış ve adanın yeniden birleşmesi için mücadele olması gerektiği vurgulandı:
"Tek egemenliğe, tek vatandaşlığa ve tek uluslar arası kimliğe sahip tek devlet çerçevesinde ilgili BM parametreleri doğrultusunda iki bölgeli, iki toplumlu, iki toplumun siyasi eşitliğine dayalı federal çözüm arayışına kararlı bir biçimde bağlı olmaya devam ediyoruz."
Deklarasyonda, çözümün iki toplum arasında varılan üst düzey antlaşmalar çerçevesinde olması, bunun Avrupa ilke ve değerlerine, vatandaşların insan haklarına saygıya dayanması gerektiği kaydedildi. (HY)
* Bu haberi Hasan Yıkıcı, Havadis ve Yenidüzen gazetelerinden derledi.