İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu “Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak İhlalleri” raporunu sunmak için şube binasında basın toplantısı yaptı.
Raporda Olağanüstü Hal’in (OHAL) ilanından bugüne hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin arttığı vurgulanırken, OHAL kapsamında yayınlanan Kanun Hükmünde Kararnamelerin (KHK) verdiği yetkiyle mahpusların mevcut yasal haklarının kısıtlandığı ifade edildi.
İHD Hapishane Komisyonu üyesi Aylin Hacaloğlu tarafından açıklanan rapor, Nisan-Aralık 2017 döneminde mahpusların veya ailelerin İHD’ye yaptıkları toplam 107 başvurunun derlemesinden oluşuyor.
Hapishanelerde ortak hak ihlalleri
* Sürgün sevkler: Yer, zaman, hukuki statü farkı, sağlık durumu veya sair hiçbir gerekçe gözetmeksizin sistematik olarak gerçekleştirilen sürgün sevkler ciddi hak ihlallerine yol açmaktadır.
* Kapasiteden fazla mahpus bulunması: Özellikle OHAL ilanı ile birlikte on binlerce kişinin tutuklanması sonrasında, Türkiye genelinde hapishanelerdeki doluluk oranı mevcut kapasitenin çok üzerine çıkmıştır. Odalarda, normalin çok üzerinde mahpusun bulunması, beraberinde, sağlık, hijyen, sosyal aktivitelerin kullanılabilmesi, gıda ve sair temel ihtiyaçların karşılanması, görüşlere çıkarılma hususunda ciddi sorunlara yol açmıştır.
* Gazete, dergi, kitap vb. basılı eserlerin engellenmesi: OHAL sonrasında, hakkında toplatma kararı olsun veya olmasın, hapishane idaresinin inisiyatifi ile birçok hapishanede dışarıdan kitap, dergi veya süreli yayınların alınması durdurulmuş, kısıtlanmış veya geciktirilerek verilmektedir.
* Görüldü damgalı yazılara, dilekçe, faks veya mektuplara el konulması veya bunların engellenmesi: Sıklıkla yapılan oda aramaları ve bu aramalarda, mahpusların kitap veya dergilerden yaptıkları alıntılardan oluşan el yazmaları, yine idare tarafından “görülmüştür” damgası vurulmuş yazılı metin veya fotokopilere el konulması genel sorunlar arasındadır.
* Sağlık hakkının ihlali: Her raporun belki de değişmeyen kısmını oluşturur sağlık hakkının ihlali. Öyle ki, görüşmelerin gerçekleştiği tüm hapishanelerde, mahpuslar, etkili bir revir hizmeti alamadıklarını, tam teşekküllü hastanelerin bulunmadığını, bulunanlara da aylar sonra sevk yapılabildiğini belirtmişlerdir.
* OHAL kaynaklı hak İhlalleri ve işkence vakaları: OHAL ilanı ile birlikte, temel sorunlar arasında, keyfi aramalar, mahpusların eşyalarına el konulması, telefon görüşmelerinde isim-soyisim söyleme zorunluluğu getirilmesi ve kullandırılmayan üç arkadaş görüşçüsü meselesi bulunmaktadır.
Yine KHK ile düzenlenen ve birçok hapishanede siyasi davalardan tutuklu veya hükümlü bulunanlar için uygulanan avukat görüşünde kamera kaydı ve görevli bulundurulması hususu da bir diğer önemli yakınma sebeplerindendir. Öyle ki, bu uygulama başlı başına avukat-müvekkil mahremiyetini ortadan kaldırmakla beraber, savunma hakkını da ihlal etmektedir.
Öte yandan bazı hapishanelerde, hastane ve mahkeme sevkleri sırasında kurum çıkışıda atlet kontrolü dayatması yapıldığı, bu kontrolü kabul etmeyen mahpusların hastane veya mahkeme sevklerinin yaptırılmadığı beyan edilmiştir.
Ayrıca ziyarete giden ailelerin “taciz” boyutuna varan arama işlemlerinden geçirildiği beyan edilmiştir.
* Ayrımcı uygulamalar: Birçok alanda ayrımcı uygulamaların bulunduğu tespit edilmiş olmakla birlikte, öne çıkan bazı durumlar bu başlık altında toplanmıştır. Siyasi mahpuslar, birçok hukuki statüden faydalandırılmamakta, yasadan kaynaklı imkanları kullanmaları haksız bir şekilde engellenmektedir.
Siliviri, Tekirdağ, Bandırma, Bakırköy örnekleri
Silivri 5 Nolu Hapishanesi’ndeki mahpus aileleri tarafından İHD’ye yapılan başvurularda mahpusların mahkemeye götürülürken ve mahkemeden getirilirken ters kelepçe uygulamasına maruz kaldıkları ve görevliler tarafından darp edildikleri ifade edildi.
Tekirdağ 1 No’lu Hapishanesi’nde hastaneye sevklerin ring aracıyla yapılması nedeniyle uygulamayı reddedenlerin sevkinin yapılmaması, Bandırma 2 Nolu T Tipi Hapishanesi: siyasi mahpuslara şartla tahliye uygulamasından faydalanma imkanı tanınmadığı, Bakırköy Kadın Hapishanesi’nde kadınların çıplak aramaya maruz kaldığı da raporda yer verilen ihlaller arasında yer aldı.
Edirne F Tipi’nde Ahmet Şık kitabı yasak
Edirne F Tipi Hapishanesi’nden yapılan başvurularda aralarında tedavisi devam eden hasta mahpusların da bulunduğu 20’ye yakın mahpusun bir gece ani baskınla ve darp edilerek Bolu F Tipi Hapishanesi ile Kayseri T Tipi Hapishanesi’ne sevk edildikleri, sevk sırasında kişisel eşyalarını almalarına dahi izin verilmediği belirtildi.
Ayrıca İHD’nin mahpuslarla yaptığı görüşmelerde mahpuslara sosyal faaliyetlerden faydalanma haklarının kullandırılmadığı, hastane sevklerinin gecikmeli olarak yaptırıldığı, idare tarafından 10 kitap sınırlandırılması uygulandığı ve hapishane kütüphanesinden Ahmet Şık ve Ahmet Altan’ın kitaplarının toplatıldığı ifade edildi.
Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak ihlallerinin yaşandığı hapishaneler raporda şöyle sıralanıyor: Tekirdağ 1 No’lu ve 2 No’lu F tipi Hapishanesi, Edirne F Tipi Hapishanesi, Maltepe 1 No’lu L Tipi Hapishanesi, Silivri Kapalı Hapishanesi, Kocaeli 2 Nolu F Tipi Hapishanesi, Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi, Bandırma 2 Nolu T Tipi Hapishanesi, Balıkesir L Tipi Hapishanesi. 107 kişi hak ihlali nedeniyle başvurdu Rapora göre, Nisan 2017’den Ocak 2018’e kadar İHD’ye 107 başvuru oldu. Başvuruların 27’si sağlığa erişimde oluşan hak ihlalleri, 22’si işkence ve darp, 45’i genel hak ihlalleri, iki kişi cinsel yönelimden dolayı hak ihlali, yedi kişi sevk talebi, iki mahpus kayıp şüphesi, bir kişi avukat görüşünde hak ihlali, bir kişi de 70 yaşın üstü olduğu için başvuruda bulundu. Devlet kurumlarına 69 dilekçe gönderildi İHD başvurular karşısında Adalet Bakanlığı’na Cumhuriyet savcılıklarına ve hapishanelerin genel müdürlüklerine toplamda 69 dilekçe gönderdi. Devlet kurumları dilekçelere yaptığı dönüşlerde “konu ile ilgili araştırma inceleme yapılıp gereğine tevessül edilmiştir” şeklinde cevaplar verdi. |
(TP)