"Bütün illerde kamu alanında hizmet üretmedik; sokağa çıktık. Esas olan mücadelede kararlı durabilmekti. Eylemden vazgeçileceği gibi eğilimler güçlendirilmişti. Mücadeleden geri düşülemeyeceğini, buna herhangi bir neden olmadığını, haklı talepler için mücadelenin devam etmesi gerektiğini düşündük. Bir gün grev yaptık. Eylemin nedenleri, 4C ortadan kalkmadı ki..."
26 Mayıs'ta genel eylem kararı alan dört emek örgütü içinde tüm gün genel grev yapan tek sendika konfederasyonu Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'nun (KESK) başkanı Sami Evren bianet'in sorularını yanıtlarken böyle dedi.
22 Şubat'tan 26 Mayıs'a
Evren'in sözünü ettiği 4C, TEKEL işçilerinin 78 gün boyunca direndiği, Devlet Memurları Yasası'nın özelleştirilen kamu kurumlarındaki işçileri haklarından yoksun bırakarak geçici personel statüsünde çalıştırılmasını öngören maddesi. Bu madde, TEKEL işçilerinin örgütlendiği TEKGIDA-İŞ sendikası tarafından yargıya götürülmüş durumda. Danıştay'ın iptal istemiyle gönderdiği maddenin geleceğini, Anayasa Mahkemesi'nde kararı belirleyecek.
Dört konfederasyon, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), KESK ve Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (KAMU-SEN), 22 Şubat'ta, TEKEL işçilerinin Ankara'daki direnişinin bitiminde, genel eylem kararı almıştı.
Talepleri, "Başta 4-C olmak üzere güvencesiz, kuralsız, esnek tüm istihdam uygulamalarından vazgeçilmesi, iş güvencesinin sağlanması, 'kiralık işçilik' düzenlemesinin gündemden çıkarılması, yasaların Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Avrupa Birliği (AB) normlarına uyarlanması, örgütlenmeye engellerin kaldırılması, kamu çalışanlarına grevli, toplu iş sözleşmeli sendika hakkının güvence altına alınması"ydı.
Geçen hafta dört örgüt her konfederasyonun kendi eylemini düzenleyeceğini duyurmuş, genel bir miting düzenlenmeyeceği mesajını vermişti.
TEKGIDA-İŞ ortak eylem yapılmamasının hükümeti emekçiler karşısında güçlendireceğini savunmuş, TÜRK-İŞ Başkanı Mustafa Kumlu'yu sorumlu tutarak "Bedelini öder" demişti.
"Gönül isterdi ki, alanlarda ortaklaşsaydık"
Evren, bugün İstanbul'da binlerce emekçinin ve KESK üyesinin Beyazıt meydanına yürüdüğünü, diğer illerde de eyleme katılımın yüksek olduğunu, bunun anlamlı olduğunu söyledikten sonra ekledi:
"Bugün bütün emekçilerin buluşabildiği alanlarda eylem gerçekleştirmek isterdik. Eylemi alanda bile birleştiremedik. Bu durum düşündürücüdür."
Evren, bu durumun "sendikal bürokrasi" denerek açıklanamayacağını söyledi:
"Türkiye'de sendikalılık yüzde 5'lere kadar düştü. 'Sendikal bürokrasi' açıklamaya hafif kalır. Sendikal hareketin tepeden tırnağa sorgulanması gerekiyor.
"Emek hareketinin yeniden yapılandırılması gerek. Sermaye çok güçlü programlarla ucuz emek piyasası oluşturuyor ve bunu yönlendiriyor. Yeni mücadele yöntemlerini kurgulamamız gerek. Bu sadece sendika yöneticilerinin samimiyetiyle, iyi niyetiyle çözülemez. Var olan yapıda umut görmüyorum." (TK)