Diyarbakır'da görülen Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisi (KCK/TM) ana davasında sanık avukatları, Kürtçe savunmaya yine izin verilmeyince ve yargılamanın şekline ilişkin karar açıklanmayınca davadan çekildiklerini açıklayarak duruşma salonunu terk etti. Duruşma, avukatların taleplerinin değerlendirilmesi için 26 Nisan'a ertelendi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturması kapsamında düzenlenen dört ayrı operasyonda gözaltına alınan ve aralarında Barış ve Demokrasi Partisi'nden (BDP) 12 belediye başkanının da bulunduğu 104'ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına bugün devam edildi.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bugünkü 21. duruşma için, Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde bulunan tutuklu 104 sanıktan Nizamettin Onar, Zeynel Mat, İhsan Sevitek, Abdurrahman Tanrıverdi, Adnan Bayram ve Veysi Akar duruşmaya getirildi. Adliye binası içinde yapılan 500 kişilik özel salondaki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan Tunceli Belediye eski Başkanı Songül Erol Abdil ile Beyhan Sakin katıldı.
Sabah 10.10'da başlayan duruşmayı, eski Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Hakkari Milletvekilleri Hamit Geylani, Gültan Kışanak ve bağımsız milletvekili adayları Altan Tan, Ferhat Tunç, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile yabancı gözlemciler izledi.
"Kürtçe'ye karşı direnç içindesiniz"
Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz, sanık Abdil ile ilgili suçlamaları okuduktan sonra savunmasını yapmasını istedi. Abdil, Kürtçe'nin Zazaca lehçesinde hazırladığı iki sayfalık yazılı savunmasını okumak istediğini söyledi. Mahkeme başkanı bunun üzerine mikrofonun sesini kapattırdı.
Mahkeme Başkanı Yılmaz, "Sanık Kürtçe olduğunu düşündüğümüz bir dilde konuştu. Sanık müdafileri ise Zazaca konuştuğunu söyledi" diyerek salonda olanları kayda geçirdi. Sanığın savunmasının dosyaya eklenmemesine tepki gösteren avukatlar, kararı "hukuk dışı ve yasaya aykırı" olarak değerlendirdi.
Sanık avukatlarından Yusuf Ayata, iki sayfalık yazılı savunmanın dosyaya eklenmesini ve tercüme edilmesi gerektiğini belirterek, "Belki savunmada suç ve suçluyu ortaya çıkarabilecek bilgiler vardır. Bu nasıl bir önyargı?" dedi.
Mahkeme Başkanı Yılmaz, sanığın Türkçe bilmesine rağmen, başka bir dilde savunma hazırladığını, daha önce bu konuda verdikleri kararlar doğrultusunda bu istemin reddedildiğini açıkladı. Tutuklu sanıklardan Adnan Bayram da Kürtçe konuşmaya başlayınca yine mikrofon kapatıldı.
Sanık avukatlarından Mehmet Emin Aktar, mahkeme heyetini "Kürçe'ye karşı direnç içerisinde olmakla" suçladı ve "Siz ve heyetiniz, devletin Kürtler'e karşı refleksinin temsilcileri olarak burada bulunuyorsunuz" dedi.
100 avukat mahkemeyi terk etti
Konuşmaların ardından hakimin davaya ilişkin görüş belirtmeden duruşmayı bitireceğini açıklaması üzerine avukatlar tepki gösterdi. Avukatların itirazına rağmen mahkeme başkanının tutumunda ısrar etmesi üzerin tüm savunma avukatları adına söz alan Diyarbakır Barosu Başkanı Aktar, "Israrla savunma görevimizi yapmaya çalışıyoruz. Fakat meşru şekilde yapacak bir şey kalmadı. O yüzden burayı terk ediyoruz" dedi. Bunun üzerine 100'e yakın avukat duruşma salonunu terk etti.
Mahkeme çıkışında oturma eylemi yapan avukatlar, çekilme kararının bugünkü duruşmayla ilgili olduğunu ancak davadan tümüyle çekilme kararının da gündemlerinde olduğunu açıkladı. (AS/EÖ)