Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde oturan 10 yaşındaki Gülgonca Çelik, 15 Mart 2008'de "Akrabalarıma gidiyorum" diyerek evden çıktı ve bir daha kendisinden haber alınamadı. Kayseri'de, bayram sabahı şeker toplamak için evden çıkan dokuz yaşındaki Ahmet Tuna Tekin ile altı yaşındaki kız kardeşi Dilruba Tekin 247 gündür bulunamadı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Kayıp Çocukları Araştırma Komisyonu üyesi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, Türkiye'de resmi kayıtlara göre bin 500, resmi olmayan kayıtlara göre ise 4 bin çocuğun kayıp olduğunu açıkladı.
Oğlu Abdülhamit Özbilici 1992'de kaybolan ve bir daha bulunamayan İsmet Özbilici tarafından kurulan Yakınlarını Kaybetmiş Aileler Derneği (YAKAD) Başkanı Zefer Özbilici, Dünya Kayıp Çocuklar Günü'nde bianet'e konuştu.
Kayıplar için merkez talep ediyorlar
Derneğin kuruluşundan beri, kayıp çocuklar sorununa dikkat çekmeye çalıştıklarını anlatan Özbilici şunları söyledi:
"Kayıp yakınları olarak devletten pek çok talebimiz var; kayıplarımızın akıbetini bilmek istiyoruz. Eskiden ailelerin başvuracağı birimler yoktu, en azından Emniyet'te bu konuya bakan birimler kurulu. Ama bu sorunun çözümünün, sadece Emniyet'ten beklenmesi doğru değil. Biz içinde başta Sosyal Hizmetler ve Adli Tıp kurumları ile Adalet ve Milli Eğitim gibi bakanlıklardan uzman ve yetkililerin bulunduğu bir merkez kurulmasını istiyoruz. Çünkü bu içinde, organ kaçakçılığı gibi organize suç örgütlerinin ya da pedofilinin olduğu büyük ve hassas bir sorun."
"Toplum bilinçsiz; destek yok"
Toplumda farkındalık yaratmanın önemine değinen Özbilici, "Toplum olarak bu konuya çok uzağız" diyerek şöyle devam etti:
"Ailelerin ve çocukların bu konuda bilgilendirilmesi amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı'nın konuyu okullarda ders olarak işletmesini istiyoruz. Basın ve televizyonlar, duyarlılık yaratmak için, haber ve program desteği verebilir. Video kliplerde kayıpların fotoğrafları gösterilebilir, sanatsal çalışmalarla konuya dikkat çekilebilir. Aslında toplumun her kesiminden yardıma ihtiyacımız var."
"DNA karşılaştırması yapılmıyor"
"DNA veri bankası kurulmasını istiyoruz. Ailelerin DNA örneklerinin, bulunan ceset örnekleri ve Sosyal Hizmetler kurumlarına teslim edilen çocukların DNA örnekleriyle tek bir merkezden karşılaştırılması gerekir" diyen Özbilici, "Bizim görevimiz kayıpları bulmak değil, yakınlarımızı kaybettik yeni kayıplar olmasın diye çalışıyoruz" dedi.
Kurulduğundan beri 950 çocuğun bulunmasına aracılık eden YAKAD'a ait bir minibüs, İstanbul, Ankara ve İzmir'de dolaşarak kayıp çocuklarla ilgili halk eğitimleri veriyor.
Bu yılın Nisan ayında başlatılan "Beni Görürsen Anneme Haber Ver" kampanyası kapsamında ise İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ait üç halk otobüsü, kayıp çocuk fotoğraflarıyla giydirildi. Otobüsün üzerinde başvuru numaraları bulunuyor.
Dernek hakkında bilgi için YAKAD'in internet sitesini ziyaret edebilir ya da (0212) 635 28 64 numaralı telefon hattını arayabilirsiniz. (SP)