İki gün önce Harry Gregson-Williams'tan sürpriz bir telefon alan Kardeş Türküler, kendilerine yapılan yeni teklif üzerine hummalı bir çalışmaya girişti. Grubun filme yaptığı 9 dakikalık müziği çok beğendiğini ve yeni isteklerde bulunmak üzere Türkiye'ye geleceğini söyleyen Williams'ın, önümüzdeki hafta İstanbul'da olması bekleniyor.
Londra'dan döner dönmez görüştüğümüz grup üyesi Rıza Okçu, "Bizim müziklerimizin böyle büyük bütçeli filmlerde kullanılması gurur verici." diyor.
Filmin müziklerini besteleyen Harry Gregson-Williams tarafından Cennet Krallığı'nın bir bölümüne müzik yapmak üzere Londra'ya davet edildiklerinde heyecanlandıklarını söyleyen Okçu, "Ama havaya girmedik. Önce filmi izlemek istediğimizi, çalışıp çalışmayacağımıza bundan sonra karar vereceğimizi ilettik. Çünkü filmin çok tartışma yaratacağını biliyoruz. Eğer Müslümanları küçük düşüren, onları barbar olarak gösteren bir film ise bunun müziğini yapamazdık. Film, beklediğimizden daha olumlu çıktı. Müslümanlara karşı sempati uyandıracak birçok sahne var. Mesela Selahattin Eyyubi'nin Kudüs'e giriş sahnesi çok önemli. Hiç kimsenin canına ve malına zarar vermeden Kudüs'ü teslim alıyor. Ve bundan sonra Kudüs için huzurlu bir dönem başlıyor." şeklinde konuştu.
Savaş sahnelerinin ve dramın hakim olduğu film için Kardeş Türküler, dramatik melodiler hazırlamış. Vokal ve enstrüman olarak grubun karakteristik özelliğini öne çıkaran yeni besteler yapan Kardeş Türküler, bazı sahneleri doğaçlama olarak gerçekleştirmiş. Selahattin Eyyubi'nin Kudüs'e giriş sahnesinde Kürtçe yeni bir şarkı okuyan topluluk, filmin iki yerinde de Arapça ve Ermenice ilahi söylüyor. Yaptıkları işin abartılmamasını isteyen topluluk üyeleri, "Vay be, demiyoruz. Neticede bir filme müzik yaptık. Türkiye'de dünyadaki birçok sanatçıdan üstün yetenekli müzisyenler var; ama dışarıda tanınmıyorlar. Biz müziğimizi yapıyoruz, kimseye de beğendirme çabamız yok." diyor.
Gladyatör filminin yönetmeni Ridley Scott tarafından çekilen 140 milyon dolarlık filmde, Orlando Bloom, Eva Gren, Liam Neeson ve Jeremy Irons gibi ünlü oyuncular rol alıyor. 12. yüzyılda şövalyeliğe yükselen bir demircinin Haçlı Savaşları sırasında Kudüs'ü kurtarmak için giriştiği mücadelesinin anlatıldığı film, Selahattin Eyyubi dönemini de kapsıyor.
Hıristiyan, Yahudi ve Müslüman halkların Küdüs'ü kendi egemenliklerine almak için yaptığı savaşları beyazperdeye yansıtan filmin, özellikle Hıristiyan dünyasında nasıl karşılanacağı şimdiden merak konusu. Müslüman dünyasını daha "uygar ve gelişmiş", Haçlı dünyasını da "vahşi ve barbar" olarak yorumlayan filmin, Batı'da büyük bir gürültü koparması bekleniyor.
Hıristiyanları 'savaş' yanlısı ve 'işgalci' gibi gösteren ve Selahattin Eyyubi'nin Kudüs'e barışı getirdiğini savunan filmde, 'Kudüs, üç dinin ortak kenti olsun' mesajı öne çıkarılarak bugüne de göndermeler yapılıyor. Yine filmde Selahattin Eyyubi'nin Kürt kimliğinin öne çıkarılmasının da Türkiye'de rahatsızlığa yol açabileceği iddia ediliyor.
Selahattin Eyyubi'den yola çıkılarak 12. yüzyılda Ortadoğu'ya barış getiren ismin bir Kürt olduğuna vurgu yapılması, Amerika'nın Irak'taki politikasına da destek olarak yorumlanıyor. Yahudi, Hıristiyan ve Müslümanların kardeşçe yaşadığı bir kenti anımsatması için filme 'Cennet Krallığı' adı verilmiş.
Filmin senaryosunu yazan William Monahan'ın ünlü yazar Amin Malouf'un "Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri (1096-1291)" adlı kitabından ilham aldığı belirtiliyor. Filmin, 12 Mayıs'ta bütün dünyada vizyona girmesi bekleniyor. (YS)
