Emekli askeri hakim ve avukat Ümit Kardaş, askerlerin örgütlü suçlarda sivil mahkemelerce yargılanmasını iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin kararının "eskiye geri dönüş" olduğunu söyledi; bu kararla "militarizmin pekiştiğini" vurguladı.
Kardaş'a göre, bu karar Hurşit Tolon, Şener Eruygur, Levent Ersöz, Arif Doğan gibi emekli askerlerin sanık olduğu Ergenekon davası gibi vakaları etkilemeyecek. Ancak görevde olan, muvazzaf askerlerle ilgili soruşturma, yargılama süreçleri yeniden askeri yargının yetki alanına dönmüş durumda.
"Örneğin Dursun Çiçek'le ilgili soruşturma, Ankara'da Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndaki 'kozmik oda'nın aranmasını da içeren soruşturma gibi vakalar etkilenecek."
bianet'in görüştüğü Kardaş'ın kararın olası sonuçları ve etkilerine dair bazı saptama ve değerlendirmeleri şöyle.
Eski düzene dönüldü: Hükümet değişikliği, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) yapmıştı. Ama askeri yargının yetki alanını belirleyen Anayasa'nın 145. maddesi ve bu tanımı 9. maddesinde kullanan Askeri Ceza Usul Kanunu olduğu gibi duruyordu. Böylece eski düzene geri dönülmüş oldu.
Özellikle muvazzafları etkileyecek: Anayasal düzene karşı işlenen suçlar, zaten tanım olarak askeri suç değildir. Sivil, siyasi suçlardır. Ama muvazzaflarla ilgili soruşturmalarda, 'suçun askeri mahalde işlenmesi' kriteri nedeniyle, dosyalar askeri yargıya giriyordu. Değişiklikle, kişi muvazzaf da olsa, suç askeri mahalde de olsa dosya sivil yargıya gitmesi sağlanmıştı. Şimdi yeniden askeri yargıya gidecek.
Militarizmi pekiştirdi: Silahlı Kuvvetler'in, siyaset, yargı ve iç güvenlik alanlarında zaten bilinen bir gücü, iktidarı var. Ceza Hukuku ve İdare Hukuku'nda kendine yarattığı çok geniş alanlar var. Jandarma ülke coğrafyasının yüzde 90'ında etkin, istihbarat toplayabiliyor. EMASYA protokolü, toplumsal olaylara doğrudan müdahale olanağı veriyor. Şimdi bu alanlar, militarizm yeniden pekişmiş oldu.
Ergenekon davası: Ergenekon davasındaki sanık eski askerler, zaten bu yasa değişikliğinden önce yargılanıyordu. İptal kararı, davayı bu yönden etkilemeyecek. Ama, muvazzaf askerlerin ve iddia edilen suçun askeri mahalde işlenmiş olması durumları varsa, bu yeniden askeri yargının yetkisine giriyor.
Yeni anayasadan başka çare yok: Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümeti bir tür kurnazlıkla ve çaresizlikle bu değişikliği yapmıştı. Ama askeri yargıyla ilgili anayasa maddesi yerinde duruyor. Temelden değişiklik yapmazsanız durum değişmeyecek. Bu da yeni bir anayasa demek.
Seçimde yeni anayasa vaadi olabilir: Hükümete düşen yeni anayasa çalışmalarını başlatmak, seçimde hak ve özgürlüklere dayanan yeni bir anayasa, yeni bir yargı vaadiyle toplumun önüne çıkmak. (TK)