Gazeteci Günay Aslan, Kandil’de KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan’la süreci konuştu.
Karayılan, sorunun siyasi zemine çekilmesindeki kararlılığını belirtirken, sürecin ilerlemesi için TMK’nın değişmesi, KCK tutuklularının serbest kalması, seçim barajının düşürülmesi gibi adımların atılması gerektiğini söylüyor.
Silah bırakmanın sürecin son adımı olduğunu ifade eden Karayılan, gerilla güçlerinin tasfiye edilmeyeceğini, Kürtlerin orduları olmadan Ortadoğu’da özgür olamayacaklarını düşünüyor. Gerillanın Kürdistan’ı korumak dışında silah kullanmayacağını ve Kürdistan’ın dışına çıkmayacağını vurguluyor. Karayılan önümüzdeki aylarda Suriye Kürdistanı’nda otonom ya da federal bir Kürt hükümeti gündeme gelebileceğini de ifade ediyor.
Günay Aslan, Karayılan’dan sorunlara rağmen çözüm sürecinin gelişeceği izlenimini aldığını belirtiyor.
Özgür Gündem gazetesinde yayınlanan yazı dizisinin ikinci bölümünden satırbaşları şöyle:
* PKK savaşın sona ermesi, sorunun siyasi zemine çekilmesi konusunda kararlı görünüyor. Karşı taraftan her şeyi altüst edecek sabote edici bir girişim gelmez ise Türk devletiyle yaşanan savaş 25 Nisan 2013 itibariyle ‘bitti’ diyebiliriz. PKK, AKP’nin çözüm yolunda yaşayacağı zorlukların da farkında görünüyor. Karayılan içeride ve dışarıda süreç karşıtı güçlerin çabalarından haberdar olduklarını söylüyor. Sanılanın aksine Amerika’nın sürece destek değil, köstek olduğunu düşünüyor.
* PKK, yeni bir anayasa yapamasa da AKP’den “yol temizliği” yapmasını bekliyor. Bunun sözünü almışa da benziyor. Fakat "yol temizliği" de gecikiyor. Bu da gerilim yaratıyor. Örneğin Terörle Mücadele Kanunu’nun değişmesi gerekiyor ama değişmiyor. KCK Davası tutsaklarının salıverilmesi gerekiyor ama esaret durumları devam ediyor. Aynı şekilde seçim barajının düşürülmesi bekleniyor. Sürecin ilerlemesi için bunun gibi bir dizi adımın atılması ve dolayısıyla da siyasetin önünün açılması gerekiyor.
* Karayılan PKK’nin çözüm modelinin “kendini yönetme hakkı” olduğunu söylüyor. Ancak yine de onun deyimiyle, “çok kapsamlı, çok bileşenli ve kördüğüm halini almış bu sorunda kesin bir şey söylemek zor” oluyor. PKK’nin bu nedenle bazı stratejik opsiyonlarını açık tuttuğu anlaşılıyor.
* Karayılan silah bırakma meselesinin çözüm sürecinin son aşaması olduğunu söylüyor. T.C. ile savaş sona erse de bölgede gerillaya olan ihtiyacın devam edeceğini belirtiyor. Silahlı güçlerin tasfiyesi bir yana güçlendirilmesinden yana görünüyor. Kürtlerin orduları olmadan Ortadoğu’da özgür olamayacaklarını düşünüyor. Uzun vadede gerilla ve peşmergenin birleşmesi fikrini yabana atmıyor. “Bu aşamada olmuyorsa, buna takılıp kalmamak, olabilir olanı yapmak” gerekir diyor.
* Karayılan, İran ve Suriye ile savaşacakları ya da savaştırılacakları söylemlerine ise sert çıkıyor. PKK’nin İran’la savaş değil, yumuşama peşinde olduğunu, bu konuda diplomatik girişimlerin sürdüğünü söylüyor. Aynı şeyin Esad rejimi için de geçerli olduğunu belirtiyor. “Kürdistan’a saldırmazlarsa sorun olmaz” diyor. Sık sık gerillanın Kürdistan’ı korumak dışında silah kullanmayacağını ve Kürdistan’ın dışına çıkmayacağını vurguluyor. “Gerillanın görevi Kürdistan’ı korumaktır, başkalarına saldırmak değil” diyor. Karayılan’ın söylediklerinden PKK’nin bölgedeki siyasal ve mezhepsel çatışmalardan uzak durmaya devam edeceği de anlaşılıyor.
* PKK Rojava meselesine özel önem veriyor. Enerjisinin önemli bir kısmını şimdi bu parça için harcıyor. Orada dengelerin Kürtlerin aleyhine değişmemesi için askeri, siyasi, ekonomik ve diplomatik girişimlerini sürdürüyor. Rojava Kürtlerine her açıdan yardım ediyor ancak onları iç işlerine de doğrudan karışmak istemiyor. Kandil’e gelen bilgilere göre Suriye Kürdistanı’nda önümüzdeki aylarda önemli gelişmeler yaşanabilir. Bu parçada otonom ya da federal bir Kürt hükümeti gündeme gelebilir.
* PKK ulusal birliğin güçlendirilmesi konusunda da kararlı görünüyor. Ulusal Konferans’ın toplanması da onun öncelikleri arasında bulunuyor. İmralı’da başlatılan çözüm sürecinin gelişmesi halinde kuzey, güney ve batı Kürdistan parçalarını içine alacak bir çözümü olası buluyor. Bölgesel ve küresel birçok gücün Kürtlerle ilişki ve ittifak peşinde olduğunu biliyor ve Kürtlerin birliğine bu yüzden daha da önem veriyor. Farklı dinamiklere açılım ihtiyacı hisseden PKK, Kürtler arası birliği bir değer haline getirmeye ve kalıcılaştırmaya çalışıyor.
* Karayılan’dan sorunlarına rağmen çözüm sürecinin gelişeceği izlenimini alarak ayrılıyorum. PKK’nin içine girdiği ‘niteliksel dönüşümü’ de buna bağlıyorum. Sürecin ciddi sancıları ve sıkıntıları olsa da PKK’nin bu yolda yürüyeceğini düşünüyorum... Elbette sürece teorik olarak PKK Lideri Öcalan öncülük ediyor. Ancak PKK, Öcalan’ın pratik olarak da sürece öncülük edebilmesi için önünün açılması gerektiğini söylüyor. Demokratikleşme amaçlı ‘yol temizliğiyle’ birlikte, İmralı’da yeni düzenlemeyi de bunun için istiyor. (ÇT)