Ülkelere göre değişen ifade özgürlüklerinden ve örneklerinden bahseden Ulaş Karan, görüş sahibi olma özgürlüğü, bilgi ve düşünce edinme özgürlüğü, düşünceyi yayma özgürlüğü gibi ifade özgürlüğünün alt özgürlüklerini anlattı. Ulaş Karan, bu özgürlüklerin günümüzdeki durumları üzerine değerlendirmeler yaptı.
"İfade özgürlüğü herkesin sahip olduğu haktır"
"İfade özgürlüğü herkesin sahip olduğu haktır, tanımı budur. Bunun üzerine söylenecek bir şey yoktur aslında ama ülkemizde durum böyle değil, çünkü baktığımızda zaten Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne giden davalar arasında diğer devletlerden farklı olarak daha fazla ihlale yol açmış bir ülkedir" dedi.
Bilgi edinme hakkı, bizim hakkımızda olmayan ama devlet tarafından tutulan bilgiye erişim hakkı, bizim hakkımızda olmayan ama devlet tarafından tutulan ve kamu yararı taşıyan bilgiye erişim hakkı gibi ifade özgürlüklerinin içerik bakımından kapsamını anlatan, örneklerle de destekleyen Ulaş Karan, "Bu özgürlüklerin kullanımı beraberinde ödev ve sorumluluklar getirir. Bunlar da özel yaşama saygı, cevap ve düzeltme hakkı ve unutulma hakkıdır" dedi.
Bugün, Gelecek, Yarın
"Türkiye Okumaları" sunumu yapan Bekir Ağırdır, Bugün, Gelecek, Yarın çerçevesi içerisinde, Türkiye ve Türk toplumu üzerine yapılan araştırmaları ve çıkan verileri gösterdi, değerlendirmelerde bulundu.
"Türkiye'ye ve toplumuna baktığımızda, birçok şey siyasileşti. Artık Türkiye üzerine olan gerçeklikler hakkında konuşamıyoruz. İnsanlar yapılan araştırmaları ve sonucunda çıkan verileri bilmiyor. Dolayısıyla sadece konuşuyorlar."
"Türkiye nüfusu önümüzdeki on yıl içinde 86 milyonu geçecek. Mesela Çanakkale nüfusu 200 bin şu an. Önümüzdeki yıllarda bir milyon olabilir. İnsanlar artık metropol hayatına geçiyor. Değerler kentleşmeye başlıyor ve bu değer dünyası da kendini verilerde gösteriyor"
"Türk toplumunu açıklayan birinci eksen sosyoekonomik gelişmedir. Hayat tarzı dediğimiz şey artık modernlik-muhafazakarlık üzerinden belirlenmiyor. Hayat tarzı karmaşıktır, onu belirleyen şey cüzdan da değildir, eğitim de değildir.
"Toplumun dönüşmesi lazım. Demokrasiye inanç bakımından özgürlük ortamı bakımından ve daha birçok şey. Bunun önündeki engel de öncelikli olarak kadın meselesidir. Bu mesele çözülmediği sürece toplumu dönüştüremeyiz"
"Türk toplumu geleneklerini kaybetmekten korkuyor. Korku temelli bir siyaset ve günlük hayat söz konusu. Türk insanında değişim neden gerçekleşmiyor çünkü kararsız ve ikircikli, özgüveni düşük bir yapıda. Baktığımızda tarihsel olarak, bir hak talebi de yok ki bu topraklarda bir şey başarabilsin. Türk toplumu bir yandan gaza basıyor, bir yandan frene basmak için hep hazırda. Kendimize dair umudumuz var. Ama Türkiye'ye dair umutsuzuz. Paralel evrende iki hayat yaşıyoruz."
Bekir Ağırdır, son olarak toplumun ruh hali ve sahip olunan kişisel değerler, bugünkü Türkiye'yi tarif eden değerler ve Türkiye için arzulanan değerlerden de bahsetti. (SO)
Atölye BİA hakkında |
IPS İletişim Vakfı/bianet'in AtölyeBia adıyla düzenlediği habercilik seminerleri medyanın farklı birimlerinden gazetecilere, işsiz bırakılmış gazetecilere, iletişim fakülteleri gazetecilik, radyo ve televizyon bölümlerinin öğrencilerine ve gazetecilik yapmak isteyen herkese açık. Atölye programları "Gazeteciliğe Giriş, Haber Fotoğrafçılığı, Hak Odaklı Habercilik, Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik, Barış Gazeteciliği, Yargı Haberciliği, Araştırmacı Gazetecilik, Habercilikte Yeni Medya, Gazeteciler için Görselleştirme Araçları, Dijital Güvenlik, Haber Fotoğrafçılığı, Çevre Haberciliği, Çocuk Odaklı Habercilik " gibi konuları kapsayacak. Haziran ayında başlayan program kapsamında Gazeteciler için Yeni Medya Atölyesi, Gazeteciler için Haber Atölyesi, Haber Fotoğrafçılığı Atölyesi, Kürtçe Habercilik ve Çeviri Yapmak Atölyesi, Çevre ve Kent Haberciliği Atölyeleri gerçekleştirildi. Yargı Haberciliği atölyesi 8 Ekim'e kadar devam edecek. Bu proje İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) desteğiyle gerçekleştiriliyor. |
* Atölye BİA haberleri için tıklayın.