Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Türkiye yargıcı Prof. Dr. Işıl Karakaş, Yargıtay yorumuyla siyasi davalar için azami 10 yıl olarak belirlenen tutukluluğun "Avrupa normlarına zıt" olacağı konusunda uyardı.
Karakaş, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 102. maddesinin öngördüğü 10 yıllık tutukluluk için, AİHM'in yıllardır Türkiye'den bir düzenleme yapmasını beklediğini ancak istenenin bu olmadığını vurguladı: "Bırakın 10 yılı, üç yıllık süre bile AİHM içtihatlarına aykırı. 102. maddeye ilişkin başvurularda Türkiye mahkum olur."
Akşam gazetesine röportaj veren Karakaş, AİHM önünde Türkiye ile ilgili 18 bin dava bulunduğunu, 20 bine yaklaşan başvurulardan "Türkiye'de yargının çok ciddi problemleri olduğu" sonucunun ortaya çıktığını ifade etti.
"Tutukluluk istisnai ve olağanüstü bir tedbirdir. Delillerin karartılması, yeniden suç işleme olasılığı gibi koşullar ortada yoksa yargılamanın tutuksuz sürdürülmesi gerekir. Mahkeme kararıyla suç sabit olmadığı sürece herkes suçsuz kabul edilmelidir. Bunu Ergenekon davası için söylemiyorum, olması gereken genel bir kuraldan söz ediyorum. Yargıçlara önemli görevler düşüyor.
"Tutuklama gereksiz yere uzatılmamalı. Yargılama sonuçlandırılamıyor ve süreç yıllardır devam ediyorsa, suçluluğu kanıtlanmamış insanları cezaevinde tutamazsınız. Bu ağır bir insan hakkı ihlali oluşturur. Sözünü ettiğim bu tablo Türkiye'nin kronik sorunu haline gelmiş ve tutukluluk uygulaması istisna olmaktan çıkmış durumda." (EÖ)