Karaburun Gündelik Yaşam Bilim ve Kültür Derneği tarafından bu yıl sekizincisi yapılan ve bugün sona erecek Karaburun Bilim Kongresi’nde dün ¨Ortadoğu’da Direniş ve Dayanışma¨ oturumu yapıldı.
Vedat Ersin Elgür’ün yönettiği oturumda; Yazar Haluk Gerger, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nden (SYKP) Bereket Kar, Türkiye Komünist Partisi’nden (TKP) Zuhal Okuyan konuşmacı olarak yer aldı.
Kar: Esad’a karşı mücadele eden gruplar
“Emperyalizmin BOP’u, Arap Baharı ve Suriye Çıkmazı” başlıklı sunumunda Bereket Kar, Suriye’de Esad’a karşı mücadelede eden üç farklı grup olduğunu söyledi; “Birbirinden bağımsız bine yakın küçük bir grup, Özgür Suriye Ordusu ve El-Nusra.” Kar’ın sunumundan satır başları şu şekilde:
* El Nusra’nın altmış binin üzerinde militanı var ve Suriye’ye geçişleri Türkiye üzerinden oluyor. Bu gruplar bir yandan Esad’a karşı mücadele ederken diğer yandan Rojava halkının özgürlük mücadelesine karşı savaşıyor.
*AKP hükümetiyse Suriye’ye savaş açmak isterken, barış sürecini yok etmeye, ekonomik krizi örtmeye, Tahrir ile Gezi’nin arasındaki köprüleri ortadan kaldırmaya çalışıyor.
* Suriye içerisinde kırkı aşkın örgütün oluşturduğu Demokratik Cephe dış müdahaleye ve radikal İslam’a karşı. Çoğulcu ve demokratik bir yönetimi savunuyorlar, ama bu koşullarda bu mücadeleyi Esad karşısı bir noktaya çekmenin doğru olmayacağını düşünüyorlar.
*Ayrıca PYD’de bunun içinde. Silahlı mücadele vermiyorlar, sorunu siyasal yollarla çözmeye çalışıyorlar.
* Mısır’daki darbe, emperyalizmin Ortadoğu’daki siyasal İslam zincirini ortadan kırdı. Ancak ordu Tahrir Meydanı’ndaki mücadeleyi, devrimi çaldı. Sisi’nin darbesinin arka planında ABD’yle yaptığı anlaşmanın iki maddesi vardır; birincisi Mısırlı 5000 askerin Ürdün üzerinden Suriye’ye indirilmesi, ikincisi bir bölgenin işgal edilmesi, Süveyş Kanalı’nın özelleştirilmesi ve Katar’a kiralanmasıdır.
*Bizler her anlamda Ortadoğu’da çıkacak olan emperyalist savaşa karşı çıkmalıyız.
Okuyan: Türkiye, Katar ilişkisi
Zuhal Okuyan ise “Efsaneler ve Yanlış Bildiklerimiz” başlıklı sunumunda Zuhal Okuyan “Türkiye medyasında Mısır, Libya ve Suriye ile ilgili haberler yapılmasına rağmen Bahreyn’deki isyanın görülmediğini” söyledi:“Çünkü Bahreyn’deki isyan hem Sünni kökenli değildi hem de solun etkisini hissettirdiği bir isyandı.”
Okuyan, Türkiye ile Katar ilişkisine dikkat çekti
* Katar Emiri, heyetlerle birlikte son yıllarda sıkça Türkiye’ye gelip gitmeye başladı. Katar ile Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler de arttı. Bunun sebebiyse Katar’ın, Türkiye’nin ve ABD emperyalizminin Ortadoğu’daki çıkarlarının ortaklaşması. Emperyalizmin çıkarları Suriye’ye savaş açılmasında ortaklaşmışsa, amasız, şartsız bu savaşa karşı çıkmak gerekir.
Gerger: Arap coğrafyasındaki isyanlar ilerici
“Arap İsyanlarının Gölgesinde Türkiye ve Ortadoğu” başlıklı sunumunda Haluk Gerger, ¨Bir Ortadoğu ülkesi olduğumuz halde, bölgedeki olaylara bu kadar tepkisiz kalmamız, üzerine düşünülmesi gereken bir durumdur” dedi: “Bunda Türkiye’nin kurucu kadrolarının bütün kötülüklerin sebebi olarak Arap coğrafyasını göstermesinde ve ‘Arkadan vurdular’ söyleminin payı büyüktür.”
“Arap coğrafyasındaki isyanların devrime içkin ve ilerici” olduğunu söyleyen Gerger şu noktalara dikkat çekti:
* Bunun karşısında ise restorasyon vardır. Bölgede emperyalizmin aradığı radikal İslam’dır, o bulunamayınca ılımlı İslam aranmaktadır.
* Türkiye stratejik olarak Sisi’nin, taktik olarak ise Mursi’nin yanındadır.
* Emperyalizm için esas sorun bir halkın kendi talepleriyle sokakta olmasıdır.
* Türkiye’nin Suriye’de bir savaş arzusunun arka planında Irak’a asker göndermemesi sonucunda orada ortaya çıkan bir Güney Kürdistan oluşumudur. Şimdi Suriye’de aynı şeyin yaşanmasını bir Batı Kürdistan oluşumunun ortaya çıkmasını istememektedirler. (AS/BK)