2011 Dünya Sosyal Forumu'nun sonuç bildirgesinde Sosyal Hareketler Asamblesi tüm ülkelerdeki güçleri, halkların kendi kaderini tayin etmesini sağlamaya ve kapitalizme karşı mücadeleyi güçlendirmeye çağırdı.
Bildirgede asamble, 20 Mart'ta yapılacak Arap ve Afrika halklarıyla uluslararası dayanışma ve 12 Ekim'deki "Kapitalizme Karşı Hareket Günü" için katılım çağrısı yaptı. Ayrıca, G8 ve G20 toplantılarına karşı protesto planı yapmayı önerdi.
10 Şubat'ta Senegal'in başkenti Dakar'da yapılan forumun sonuç bildirgesinden satır başları şöyle:
* Sistemin ana aktörlerinin (bankalar, ulusaşırı şirketler, egemen medya, uluslararası kuruluşlar vs.) oynadığı rolü kınıyoruz. Onlar, maksimum kâr elde etme çabası içerisinde müdahaleci savaş politikalarına, askeri işgallere, sözde insani görevlere, yeni askeri üslere, doğal kaynakların yok edilmesine, bütün bir halkın sömürülmesine ve ideolojik manipülasyonlara devam ediyorlar.
Kapitalizmin yok edici kuvveti
* Kapitalizmin yok edici kuvveti, dünyanın tüm halkları açısından hayatın her alanını etkiliyor. Bizler, yani halklar, onların krizinin bedelini ödemeyeceğimizi duyuruyor ve kapitalizmde yaşadığımız müddetçe krizden kaçılamayacağını ilan ediyoruz.
* Ulusaşırı şirketlere karşı mücadele ediyoruz çünkü kapitalist sistemi destekliyorlar. Ulusaşırı şirketler savaşları teşvik ediyor, el koyma politikaları hayatı ve doğayı tehdit ediyor, toprağımızı fakirleştiriyor, genetiği değiştirilmiş tohumlar ve gıdalar üretiyor ve biyolojik çeşitliliği yok ediyorlar.
* Tüm insanların hayat tarzlarını seçmekte tamamen özgür olmalarını talep ediyoruz. Yerel üretimi koruyan, tarımsal üretimi rahatlatan, yaşamın geleneksel değerlerini koruyan politikaların hayata geçirilmesini talep ediyoruz.
İklim adaleti ve gıda bağımsızlığı
* Bizler iklim adaleti ve gıda bağımsızlığı için savaşıyoruz. Küresel iklim değişikliği kapitalist üretim, dağıtım ve tüketim sisteminin bir ürünüdür. "Yeşil kapitalizm"i kınıyor ve biyo-yakıtlar, genetiği değiştirilmiş organizmalar gibi iklim değişikliğine sahte çözümler getiren yöntemleri kabul etmiyoruz.
* Sürdürülebilir çiftçi tarımını destekliyoruz. Bu yüzden, topraklara el konulmasını durdurmak ve yerel köylü direnişlerini desteklemek için harekete geçme çağrısı yapıyoruz.
Kadına şiddete ve homofobiye karşı mücadele
* Kadına yönelik şiddete karşı savaşıyoruz. Kadın, kız ve erkek çocuğu ticaretine karşı mücadele ediyoruz Cinsel çeşitliliği ve kendi cinsiyetini belirleyebilme hakkını savunuyor, her türden homofobi ve cinsel şiddete karşı çıkıyoruz.
* Savaşlara, sömürgeciliğe, işgallere ve topraklarımızın militarizasyonuna karşı, barış için mücadele ediyoruz. (EG/EÖ)