Kandıra Cezaevi Önünde Hapis Eski HDP-BDP Vekilleriyle Dayanışma

Bir Yanımız İçerde...

Yeni bir yıla zorlu günlerden geçerek girdik. Zorlukların sürdüğü şu günlerde barış, adalet, demokrasi güçlerinin buluşması, dayanışması her zamankinden daha fazla önem taşıyor.

Bugün Kandıra hapishanesine tam da bu nedenle; insan hakları, adalet, özgürlük ve barış sağlanmasını isteyenlerin "Bir yanımız içerde diyen" seslerini duyurmak için geldik.

Haksız, adaletsiz, hukuk kurallarına aykırı yargı kararlarıyla ağır insan haklan ihlalleri yaşayan hükümlü ve tutuklu on binlerce insanımıza dayanışma duygularımızı iletmek, yalnız olmadıklarını hissettirmek için buradayız.

Buradan; hapishanelerde yüzlerce hasta tutuklu ve hükümlünün, bebekleriyle birlikte tutuklu kadınların, insan haklarına aykırı koşullarda bulundurulduğunu hatırlatmak istiyoruz.

Tutuklanma gerekçesini dahi bilmeden uzun süredir tutuklu olan, aylardır, yıllardır haklarında iddianame hazırlanmadan demir parmaklıklar ardında tutulanların sesini duyurmak istiyoruz.

Yüzlerce seçilmiş milletvekili, belediye başkanı, belediye meclis üyesi, binlerce yasal parti üyesi ve öğrencinin yaşadığı hukuksuzluğun bilinmesini istiyoruz.

"Bir Yanımız İçerde" diyen bir grup aydın, yazar, sanatçı, gazeteci, akademisyen, feminist ve insan haklan savunucusu, "Bugün Türkiye'de cezaevleri sorunu barış sorunudur, demokrasi sorunudur, özgürlük sorunudur" diyerek yola koyulduk.

Geçtiğimiz günlerde Edirne F Tipi Cezaevindeydik, bugün Kandıra Cezaevindeyiz, önümüzdeki günlerde diğer cezaevlerindeki tutukluları da ziyaret edeceğiz...

Ayrıca tecride karşı açlık grevinde olan ve yaşam sınırında tehlikeli bir noktaya gelen Leyla Güven'in ve açlık grevindeki siyasi tutuklu ve mahkumların yaşam haklarının korunması için çözüm bulunmasını talep ediyoruz.

Özgürlüğünden mahrum bırakılan Aysel Tuğ!uk, Burcu Çelik, Çağlar Demirel, Edibe Şahin, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Günseli Yıldırım, Nurhayat Altun, Sabahat Tuncel, Selma Irmak, Ferhat Encü, Sırrı Süreyya Önder dostlarımızın şahıslarında Kandıra Cezaevindeki tutuklulara selamlarımızı, sevgilerimizi gönderiyoruz. Sizler içerdeyken hepimizin, milyonların da bir yanı içerde, yalnız değilsiniz" diyoruz.

Öncelikle gösterdiğiniz duyarlılık ve dayanışma nedeniyle teşekkür ediyor, özgürlük ve demokrasi mücadelesinde başarılar diliyoruz.

Yaşadığımız sürecin bütün olumsuzluklarına rağmen, yeni yıla yeni umutlarla girdik.

John Berger'in çok güzel bir sözü var: Umut bir güvence değil, bir enerji şeklidir ve çok karanlık koşullarda enerjinin en güçlüsüdür.

Bizler de dayatılan kör karanlığa inat aydınlık bir gelecek kurma umudumuzu büyüterek direniyoruz.

DTK Eşbaşkanı ve Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in İmralı'daki tecridin sona ermesi talebiyle başlattığı ve cezaevindeki mahpusların da katıldığı açlık grevi eylemi, barışa, çözüme, demokrasiye dair umutları güçlendirme ve bir çıkış yolu bulma mücadelesidir.

Tüm demokrasi güçlerinin, aydınların, insan hakları savunucularının katkı ve çabalarıyla sonuç alacağımıza ve yaratılmak istenen umutsuzluk-çözümsüzlük atmosferinin değişeceğine inanıyoruz.

Gazeteciler, aydınlar, sanatçılar, siyasetçiler yaşanan sorunlara dair çözüm önerilerini dile getirdikleri için cezaevlerine konuldular.

Cezaevleri bir ülkenin aynasıdır. Bugün cezaevlerinden dolup taşan bu ülkenin sorunlarıdır. Ne halının altına süpürerek, ne de hapsederek sorunlardan kurtulamazsınız.

Sorunları çözme cesaretini ve vicdani sorumluluğunu göstermek durumundayız. Sorunlar da ancak ifade özgürlüğünün, basın özgürlüğünün ve demokratik siyasetin güçlü olduğu ortamlarda çözülür.

Çoğulculuk, fikir zenginliği çözüm üretir. Teklik ve homojenlik dayatması ise baskı ve şiddetin, çatışma ve savaşların kaynağıdır. Teklik dayatması ve otoriter yönetim anlayışıyla Türkiye artık önünü göremez bir hale geldi.

İç siyasetteki gerilim, kutuplaşma ve ötekileştirme dış politika ve ekonomideki çıkmazlar da ortada. Bu gidişatı değiştirmek için tutum almak toplumsal sorumluluğun bir gereğidir. Sizlere gösterdiğiniz duyarlılık nedeniyle bir kez daha teşekkür ediyoruz.

Umut paylaşarak, mücadele de umuda tutunarak büyür. Umutlarımız; barıştan, özgürlükten ve demokrasiden yana direncimizi sizlerle paylaşıyor, tüm demokrasi güçlerine selamlarımızı ve sevgilerimizi gönderiyoruz.

Mahpus vekiller hakkında

Aysel Tuğluk: BDP 23. dönem Diyarbakır ve 24. dönem  HDP Van milletvekili avukat. 

Sırrı Süreyya Önder: HDP 24. Dönem İstanbul, 25. Ve 26. Dönem Ankara milletvekili, sinemacı.

Burcu Çelik Özkan: HDP 25. ve 26. Dönem Muş, avukat.

Çağlar Demirel: HDP 25. ve 26. Dönem Diyarbakır milletvekili, Dicle Üniversitesi Hemşirelik Bölümü mezunu.

Edibe Şahin: HDP 25. dönem Tunceli milletvekili (7/06/ 2015- 01/11/2015), Tunceli Belediye Başkanı (2009-2014),  Ağrı Kız öğretmen Okulu mezunu.

Figen Yüksekdağ: HDP 25. ve 26. dönem Van milletvekili (7/06/ 2015- 24/06/ 2018)  HDP eş başkanı (2014-2017), gazeteci.

Gültan Kışanak: BDP 23. dönem Diyarbakır, HDP 24. Dönem Siirt milletvekili, 31 Mart 2014’te Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı seçildi, 25 Ekim 2016’da görevinden alındı. Barış ve Demokrasi Partisi Eş Genel Başkanıydı (2009-2014), Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu, gazeteci.

Gülser Yıldırım: HDP 26. dönem Mardin milletvekili.

Nurhayat Altun: Tunceli Eş Belediye başkanı, 25 Ekim 2016’da görevinden alındı.

Sebahat Tuncel: HDP 23 ve 24. dönem milletvekili, harita teknikeri.

Selma Irmak:  24. dönem BDP Şırnak milletvekili, 25. ve 26. dönem HDP Hakkari milletvekili.

Ferhat Encü: HDP 26. Dönem Şırnak Milletvekili.

23. dönem  (22/07/2007-31/12/ 2009), 24. dönem (28/06/ 2011-23/06/2015), 25. dönem (07/06/ 2015-01/11/2015) ve 26. dönem (01/11/2015- 24/06/ 2018) aralıklarında seyrediyor.