Fotoğraf: Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Twitter sayfası
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nin, HPV aşısında ücret iadesi için aşı olan kadınlarla birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) yaptıkları başvurunun reddedilmesi üzerine SGK hakkında açtığı dava görülmeye başlandı.
Ankara Adliyesi Balgat Ek Hizmet binası 61'inci İş Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı ve avukatlarının yanı sıra Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer de katıldı.
TIKLAYIN - DSÖ: Her yıl 300 binin üzerinde kadın rahim ağzı kanserinden ölüyor
TIKLAYIN - HPV aşısı, rahim ağzı kanserini yüzde 90'a yakın önlüyor
TIKLAYIN - TTB'den Bakanlığa çağrı: HPV aşısını aşı takvimine ekleyin
3 doz için 2 bin 85 TL
MA'nın haberine göre, Duruşmada söz alan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı avukat Müjde Tozbey, rahim ağzı kanserinin önlenmesi için HPV aşısının yapılmasının önemli olduğunu vurgulayarak şöyle dedi:
"Müvekkilimiz birinci doz aşısını olmuştur. 2 aylık periyotlarla aşı yapıldığında ikinci doz aşıyı da kendi olanakları doğrultusunda yaptırmıştır. Üçüncü doz aşıyı da yaptırması gerekmektedir. Avrupa'da rahim ağzı kanserinin önlenmesi için HPV aşısı ücretsiz olarak karşılanmaktadır. Dünyada 100'den fazla ülkede bu aşı ücretsiz yapılmaktadır ancak bizim ülkemizde 3 doz için 2 bin 85 TL ödenmektedir. Ödenmiş olan aşı bedellerinin SGK tarafından iade edilmesini ve aşının sonraki süreçte ücretsiz olarak yapılmasını talep ediyoruz. Talebimizin değerlendirilebilmesi için bilirkişi raporunun alınmasını ve davamızın kabul edilmesini talep ediyoruz."
Ardından söz alan SGK avukatı Ezgi Kara ise aşının mevzuatta karşılanmadığını ifade ederek, talebinin reddedilmesini talep etti.
Bilirkişi atanacak
Avukatların beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için bilirkişi görevlendirilmesine karar vererek davayı 25 Şubat 2022 tarihine bıraktı.
"Binlerce kadının ölümüne neden oluyor"
Duruşmanın ardından adliye önünde basın açıklaması yapan kadınlar, "HPV aşısı hakkımız", "Ücretsiz aşı hakkımızı istiyoruz", "Aşı hakkı yaşam hakkı" yazılı dövizler taşıdılar.
Ankara Kadın Dayanışma Komiteleri adına açıklama yapan Betül Kulaç, HPV virüsünün yılda yüzbinlerce kadının hastalanmasına ve binlerce kadının ölmesine neden olduğunun altını çizdi. "Kadınların hayatına mal olabilen bu virüsün tanı ve tedavi süreci hem bireylere hem de kamuya milyarlarca liraya mal olmaktadır" diyen Kulaç, aşılanma ile HPV virüsünün neden olduğu hastalık ve kanserlerin önlenebileceğini vurguladı.
"Davaların takipçisi olacağız"
Tam doz HPV aşısı olabilmenin maliyetinin kişi başı 2 bin TL'nin üzerinde olduğunu kaydeden Kulaç, özetle şöyle dedi:
"Geçim sıkıntısının tüm toplumun ana gündemi haline geldiği, emekçilerin açlık ve yoksullukla boğuştuğu günümüzde emekçi bir kadının, bir öğrencinin bu aşıya erişmesi söz konusu bile değildir. Oysa bu aşı ulusal aşı takvimine alınsa, kadın erkek herkes erken yaşlardan itibaren ücretsiz olarak aşılansa, binlerce kadının ölümünün engellenmesi ve hastalanması engellenecek, kadınların bir de hastane koridorlarında yaşam mücadelesi vermesine gerek kalmayacaktır. HPV aşısının ulusal aşı programına eklenmesi talebinden vazgeçmeyecek, bugünkü gibi ilerleyen günlerde görülecek olan diğer davaların da takipçisi olacağız."
"Türkiye'de kadınlar en çok bu kansere yakalanıyor"
Açıklamada konuşan CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşçıer de haklı talepleri doğrultusunda yine adliye koridorlarında olduklarını vurgulayarak şunları söyledi:
"En temel hak olan, sağlık hakkımız için bir adalet arayışındayız. HPV virüsü, rahim ağzı kanserine neden olan ve yüzde 99 oranında sebep olan bir virüs. Ama maalesef Türkiye'de kadınlar en çok bu kansere yakalanıyor. Yapılan çalışmalar özellikle 15-19 yaşındaki genç kadınlarda yüzde 83 oranında, 20-24 yaş arasındaki kadınlarda da yüzde 66'dan fazla iyileşme oranını veriyor. Biz sosyal devletin gereği olarak tedavi etmenin önemli olduğunu biliyoruz ama asıl önemli olanın koruyucu sağlık hizmeti olduğunu her seferinde vurguluyoruz. Eğer siz koruyucu sağlık hizmetiyle bir hastalığın oluşumunu engellerseniz sonrasında tedavi etmek için kocaman ve gösterişli binalara ihtiyaç duymazsınız."
İmza kampanyası
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği, HPV aşısının ulusal bağışıklama programına dahil edilmesi ve HPV aşısının herkes için ücretsiz olması için imza kampanya yürütüyor.
HPV hakkında detaylı bilgiHPV Nedir? HPV, benzer tipteki bir grup virüse verilen isimdir. Virüsün adı Human Papillomavirus olarak literatüre geçmiştir. HPV, en sık karşılaşılan cinsel yolla bulaşan virüsler arasındadır. Bu virüsün 100’den fazla türü bulunur. Bazı türleri siğil yaparken, bazı türleri rahim ağzı kanserine yol açabilir. Rahim ağzı kanseri vakalarının yüzde 99’unda HPV bulunmuştur. Ayrıca virüsün başka bazı kanserlere yol açtığı da bilinmektedir. HPV Enfeksiyonu Tanısı Nasıl Konur? HPV enfeksiyonları genellikle belirti vermez ve bu sebeple yakalanması güçtür. Düzenli muayene ve kontroller, erken tanı ve tedavi için aşıdan sonra en etkili yoldur. HPV tanısı, standart genital muayene ve pap smear testleri yoluyla konur. Pap smear testleri, özellikle rahim ağzı kanserlerinin erken tanısında kullanılan bir yöntemdir. Pap smear testinde, bölgeden alınan örnek analize gönderilir ve sonuçlar değerlendirilir. Olağan dışı bir sonuç halinde doktor gerekirse virüsün türünü belirlemek adına farklı testler isteyebilir. Bu sebeple, en sık karşılaşılan HPV türlerine karşı aşılama, bu virüslerin toplumda bulaşma oranını ve buna bağlı olarak rahim ağzı ve diğer bazı kanserlerin görülme sıklığını azaltmada önemli bir rol oynar. HPV Nasıl Bulaşır? HPV türleri cinsel yolla bulaşabildiği gibi tensel temas yoluyla da bulaşır. Parmaklar, eller, ağız ve genital bölgede bulunan virüsler herhangi bir temas durumunda kişiden kişiye bulaşabilirler. Bu yüzden çocuklara erken yaşta HPV aşısı yapılması önemlidir. Ayrıca, aşının kişilerin virüs ile enfekte olmadan yapılması da büyük önem taşımaktadır. HPV Aşısı Nedir? HPV aşısı, kişileri HPV’nin bazı türlerine ve bunların hastalık yapıcı etkilerine karşı koruyan bir aşıdır. Genellikle, virüsün genital bölgede siğillere ve kansere yol açan tiplerine karşı koruma sağlar. HPV aşısı; •Rahim ağzı kanserlerinin %80’ine yol açan 16 ve 18 tipindeki virüslere, •Genital siğillerin %90’ına yol açan 6 ve 11 tipindeki virüslere, •31, 22, 45, 52 ve 58 tipi, çeşitli (rahim, anüs, vulva, vajina, penis ve gırtlak) kanserlere yol açan HPV türlerine karşı koruma sağlar. HPV aşısı, virüsün vücuda tanıtılması sonucu vücutta bağışıklık cevabı oluşmasını tetikler. Bu sayede, gelecek muhtemel enfeksiyonlara karşı vücudun savunma sistemini uyarılır. Özellikle 15-45 yaş arası kadın ve erkeklerin aşılanması, hastalıkların yayılmasının önüne geçilmesi için toplum sağlığı açısından önem taşır. HPV aşısı genellikle 3 doz olarak yapılır. 15 yaşından büyük bireylerde, ikinci doz ilk dozun iki ay sonrasında, üçüncü doz ise ikinci dozdan altı ay sonra yapılır. 15 yaşından küçük çocuklarda ise aşı, 6 ay arayla 2 doz olarak uygulanır. Aşının tüm dozlarının tamamlanması tam koruma sağlanması için gereklidir. Kişinin halihazırda herhangi bir HPV tipi ile enfekte olmuş olması aşı olmasına engel değildir. Virüsün birden fazla türü vardır ve bağışıklık her bir virüs tipine göre farklı ve bağımsız olarak gelişir. Bu sebeple, herhangi bir tip HPV ile enfekte olmuş kişilerin yine de virüsün diğer türlerine karşı korunabilmesi için aşı olmaları önemlidir. Ancak aşı, halihazırdaki enfeksiyonun tedavisinde bir rol oynamaz. Sadece kişiyi virüsün diğer türleriyle karşılaşılma durumunda oluşabilecek enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı korur. HPV aşışı, HPV’nin cinsel yolla bulaşması sebebiyle halkta yanlış bir algıya sahiptir; bu aşının çocuklukta yapılan aşılar arasında olması şüpheyle karşılanır. Ancak aşının erken yaşta yapılması, kişilerin yetişkinlikte yaşayacağı hastalık riskinin önüne geçer ve hastalığın toplumda yayılmasını engeller. Bu sebeple, çocukların cinsel olarak aktif bir hayata başlamasından çok önce aşılanması önemlidir. Özellikle vücudun farklı bölgelerinde gelişen siğiller ve pek çok kanser türüne karşı koruma sağlaması sebebiyle HPV aşısı yapılması gerekir. Türkiye’de iki tür aşı bulunmaktadır. Bunlardan ilki Gardasil, ikincisi Cervarix aşısıdır. Gardasil aşısı tip 6, 11, 16 ve 18 HPV’ye karşı korurken; Cervarix aşısı kanser yapıcı olarak bilinen tip 16 ve 18 HPV’ye karşı koruma sağlar. HPV Aşısı Hangi Durumlarda Yapılır? Aşı 9-45 yaş arası kişilere uygulanır. Ancak yaştan bağımsız olarak doktorların gerekli gördüğü her durumda uygulanabilir. HPV ve sebep olduğu hastalıklar toplum sağlığını ilgilendiren bir konudur. Özellikle çocukların aşılanması, ileride sağlıklı bir cinsel yaşam sürmeleri ve hastalığı yaymamaları açısından önemlidir. HPV aşısı, dünyada pek çok ülkede ergenlik öncesi çocuklara yapılan rutin aşı uygulamaları arasında yer almaktadır. HPV Aşısının Koruyuculuğu Nedir? Şu an halihazırda kullanıma sunulmuş olan HPV aşıları, türüne göre 6, 11, 16, 22, 18 31, 45, 52 ve 58 tipi virüslere karşı etkilidir. Erken yaşta aşılanmış kişiler, ilerde bu virüslerle karşılaşmaları halinde virüslerin hastalık yapıcı etkisinden korunurlar. Ancak virüsün hastalık yapıcı diğer türleri de bulunmaktadır. Bu sebeple, aşı olunsa dahi rutin muayene ve pap smear testlerine devam edilmelidir. Aşının minimum 10 yıl koruma sağladığı bilinmektedir; ancak koruyuculuğun daha uzun sürdüğüne dair çalışmalar da mevcuttur. HPV aşısı yalnızca HPV türlerinin neden olduğu enfeksiyonlara karşı koruma sağlar. Diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı korumaz. Bu sebeple aşılanmaya ek olarak, cinsel ilişki sırasında diğer korunma yöntemlerinin kullanılması önemlidir. HPV aşısının Yan Etkileri Nelerdir? HPV aşısı, çalışmaları 10 yıldan fazla sürmüş olan güvenli bir aşıdır. Diğer pek çok aşıda olduğu gibi yan etkileri kızarıklık ve aşının vurulduğu yerde hafif ağrı olarak kendini gösterir. Ek olarak nadiren bulantı ve baş ağrısı görülebilir. HPV Aşısı Kimlere Yapılmaz? Aşının herhangi bir bileşenine karşı alerjisi olan kişiler ve maya alerjisi olan kişilere uygulanması ciddi riskler taşır. Bu sebeple, aşı öncesi kişinin hastalık ve alerji hikayesinin bilinmesi gerekir. Hamileler, aşı olmak için gebelik döneminin bitmesini beklemelidir. Halihazırda yoğun bir hastalık geçiren kişiler için de aşılama için hastalığı geçirmesi beklenmelidir. *Bu bölümü,medicana.com.tr'den derledik. |
(KÖ)