BASİSEN'in Ankara-Orta Anadolu bölge başkanı Yaşar Seyman, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreter Yardımcısı Perihan Sarı ve Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası'ndan (Petrol-İş) Necla Akgökçe'yle çalışan kadınların hakları ve Türkiye'deki durumu konuştuk.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), toplu sözleşme ve grev hakkı verilmediği için katılmasa da, süre giden toplu görüşmelerde hükümetten kadın emekçiler için bir dizi talepte bulundu. Sendikacı kadınlar, kadınlarla ilgili ayrıca bir dizi talebin açıklanmasının ve savunulmasının anlamını şöyle özetledi:
- Toplu sözleşme hakkı kadın emekçiler için önemli. Kadına yönelik ayrımcılık, taciz ve pozitif hakların toplu sözleşmeyle güvence altına alınması halinde uygulamaya geçmesi mümkün.
- Kadın emekçilerin taleplerinin sözleşmelere girmesi için sendikaların bu konuda çalışması gerekli. Kadın emekçiler sendikalarda yeterince örgütlü değil. Kendi taleplerini ancak kendilerini yükseltebilir.
- Ücret eşitliği gibi varolan yasal güvenceler bile pratiğe geçirilmiyor. Doğum izni, kreş, emzirme odaları gibi düzenlemelerin yanı sıra kadına yönelik ayrımcılık, taciz ve mobbing'e karşı önlemlerin hayata geçmesi sendikal mücadeleyle olabilir.
"Çocuk ortak, kreş de..."
20 yıldır sendikacı olan Seyman, bankacılık-sigorta iş kolunda kadın emekçilerin oranının yüzde 45-50 olduğunu, geçtiğimiz yıllarda kadınların ekonomik ve sosyal haklarında önemli iyileşmeler sağlandığını belirtti."Doğum izinleri, kreş yardımı, emzirme odaları önemli. Yıllardır mücadele etmemize rağmen kreş maddesi değişmedi. Şu an 100 kadının çalıştığı iş yerinde kreş açılıyor. Oysa çocuk ortak, kadın-erkek ayrımı olmadan işçi sayısına göre bir sınır belirlenmeli. Emzirme odaları içinde bu geçerli."
"Kadınlar örgütlenmeli"
Yasaların kısıtlılığını vurgulayan Seyman, işçilerin sendikada aktif olarak örgütlenmesinin önemini vurguladı. "Kadın haklarını beni görünce hatırlıyorlar. Kadınlar sendikalarda da çalışmalı, kendi taleplerini yükseltmeli sonra da bunları sendikanın gücünü kullanarak işverenden talep etmeli."Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası'ndan (Petrol-İş) Necla Akgökçe de, kadın taleplerinin emek mücadelesinde öne çıkmamasının sebebinin sendikaların içinde kadınların temsil edilememesine bağladı.
"Kadınlar sosyal güvenliğin dışında kalıyor"
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Sekreter Yardımcısı Perihan Sarı, zincirleme bir soruna dikkat çekti: " Ülkede kadın istihdamı yetersiz, toplu sözleşme yapabilen işçi oranı çok az, içinde kadın taleplerinin yer aldığı toplu sözleşmeler daha da az..."Sarı, örneğin tekstil sektöründe kadın istihdamının yoğun olduğunu ama yine aynı sektörde kayıt dışı istihdamın da çok fazla olduğunu ekledi.(GG/EÜ)