Buca Belediyesi'nin ev sahipliğinde İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin katkılarıyla 29 Şubat - 5 Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleşecek 3. Kadın Yönetmenler Festivali'nin programı belli oldu.
Tarık Akan Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek olan festival, bu yıl "Her kadın başka hayaller kurar" temasıyla karşımıza çıkıyor.
Önceki yıllarda “Kadın Yönetmenler Haftası” ismiyle gerçekleştirilen etkinlikler, bu yıl genişletilerek “Kadın Yönetmenler Film Festivali” adını aldı.
Festivalin düzenleyicilerinden olan ve bu yıl basın sorumluluğu görevini yürütmekle birlikte seçici kurulda da yer alan Banu Bozdemir ile festival direktörü Gülten Taranç, festival öncesi bianet’e konuştu.
Yazar, yönetmen ve sinema eleştirmeni de olan Banu Bozdemir, “Etkinliklerimiz, önceki yıllarda ‘Festival’ olarak değil ‘Hafta’ olarak geçiyordu. Bu sene Gülten Taranç’ın büyük çabası ve Buca Belediyesi ile İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle filmlerimizin yanına atölye, söyleşi ve panel gibi destekleyici unsurları ekleyerek komple bir festival oluşturmak istedik. Geride bıraktığımız 2 festival çok güzel olmuştu bunun da aynı güzellikte olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Türkiye’de kadın yönetmen sayısının az oluşuna da değinen Bozdemir, şunları söyledi:
“2019’da kadın yönetmenler tarafından çekilen bağımsız film sayısı yalnızca iki. Bu, Türkiye’deki film yapan kadın yönetmen sayısı az olduğunu gösteriyor. Ancak bu sorun, sektörden kaynaklanıyor. Film üretiminin azalmasıyla seyirci ve sinema dengesi bozuldu. Hal böyle olunca da sektörde bir tıkanıklık oluşuyor ve kadın yönetmenler bu tıkanıklıklardan daha fazla etkileniyor. Çünkü sektörde koşullar, erkeklere göre şekillendiriliyor.”
“8 Mart öncesi böyle bir şey yapmak bizim için önemli”
Festival Direktörü olan müzisyen ve yönetmen Gülten Taranç da yeniliklerin olduğunu ve bu seneki festivalin önceki yıllardan farklı olacağını söyledi:
“Gerçekten de her şeyiyle tam bir festival olacak. Hem dışarıdan katılım çok güzel, şehir dışından birçok yönetmen gelecek hem de 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü’nden önce böyle bir şey yapmak bizim için çok önemli.
“Bu sene, diğer yıllardan farklı olarak festivale alınmayan, elenen filmler de bir kurul karşısına çıkacak. Oluşturduğumuz bir kurul, filmleri elenen başvuru sahiplerine filmlerin neden elendiğini açıklayacak. Bu yıl, belgesel filmlerin daha öne çıktığını görüyoruz. Onun dışında genel olarak belgesel, kısa film ve animasyon filmler göstereceğiz.”
“Kırılgan kadınların güçlü filmlerini seçtik”
Kadın yönetmen sayısının azlığı ve bunun sebepleri hakkında da konuşan Taranç, şunları söyledi:
“2019 yılında kadın yönetmenler tarafından sadece 2 bağımsız film çekilmiş. Uzun metraj kategorisinde bizde bir tek Eylem Kaftan’ın ‘Kovan’ filmi var. Bu çok az bir sayı. Bunun tamamen zihniyet ve geleneksel sinema kalıplarıyla alakası var çünkü biz kadın yönetmenler, bir filmin en başından itibaren daha radikal üretimler yapıyoruz. Yani o klasik anlamdaki yapıyı kırıyoruz ve öyle olunca da seyirci ve yapımcılara radikal geliyor. Bence temel mevzu da burada başlıyor.
“Bir kadını güçlü gösterdiğiniz filmler insanlara inandırıcı gelmeyebiliyor ama hayatta güçlü kadınlar var ve biz filmleri seçerken kırılgan kadınların güçlü filmlerini seçtik. Bu bizim için çok önemli bir şey. Artık başka bir sinema yapılmalı ve Türk sineması artık başka bir yere gitmeli.
“Biz, içerisinde kadın yönetmen sayısının da yüksek olduğu bir Türkiye sineması için farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz ancak durumun pek de iç açıcı olmadığını söylemek gerek. Baktığımız zaman tematik olarak geçen sene festivalimizin vurgusu da ‘10 yönetmenden 1’i kadın’ idi ancak bu sene 10’da 1’e bile giremiyoruz. Bunun nedeni fonlardaki kadın jürilerin azlığı da olabilir. Bu da çok sıkıntılı bir durum. Yaratıcı grupta daha çok yer almalıyız.”
“Her kadının başka bir hayali var”
Festivalin bu yılki temasını belirleyen “Her Kadın Başka Hayaller Kurar” sloganının çıkış noktası hakkında da konuşan Taranç, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kadınlar olarak hayal kurmayı unuttuğumuzu düşünüyorum. Sadece benim düşündüğüm bir şey de değil bu. “Hayal kurmayı unuttuk” sözü, kendi yaş grubumdaki insanların da bana çok söylediği bir şeydi. Biz de oradan hareketle böyle bir slogan belirledik ve bu festivalle insanları hayal kurmaya davet ediyoruz. Kadınlar olarak hayal kurmayı tekrar hatırlamalıyız. Baktığımız zaman her kadın da farklı hayaller kuruyor, her kadının başka bir hayali var. Reklam filmimizde de özellikle bunu vurguladık”.
Festival hakkında
Biket İlhan Başarı ve Emek Ödülü
Bu sene ilk defa verilecek olan ödül; İzmirli yönetmen Biket İlhan adına sürpriz bir isme verilecek. Festivalde ayrıca Akademi Kategorisi Emek Ödülü ve Sinema Yazarlığı Kategorisi Emek Ödülü verilecek. Ödül alan isimler 3 Mart günü düzenlenen ödül töreninde açıklanacak.
Atölyeler
Festivalde Prof. Berrak Taranç tarafından ‘Başka Hayalim Film Müziği’, Nurdan Tümbek Tekeoğlu tarafından ‘Filmler için yeni bir kaynak kitlesel fonlama’, Ayşegül Doğan tarafından ‘Kısa Film’, Yönetmen Aysim Türkmen tarafından ‘Kentten Karakter Yaratmak’, Yönetmen Jale İncekol tarafından 1 Sahne 5 Yorum, Psikiyatrist Dr. Hira Selma Kalkan öncülüğünde ‘Sanat Terapisi’ ve yönetmen Çiğdem Sezgin tarafından ‘Senaryo Geliştirme Atölyesi’ düzenleniyor.
Festival hakkında detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.
Banu Bozdemir hakkında |
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Sinema yazarlığına Klaket sinema dergisinde başladı. Dört yıl Milliyet Sanat dergisi ve Milliyet gazetesinde sinema yazarı, kültür sanat muhabiri ve şef yardımcısı olarak çalıştı. İki yıl Skytürk Televizyonunda sinema, sanat ve ‘Sevgilim İstanbul’ programlarında yapımcı, yönetmen ve sunucu olarak görev aldı. Antrakt Sinema Gazetesi’nde iki sene editör olarak çalıştı. Tarihi Rejans Rus Lokantasına hazırlanan ‘Rejans Tarihi’ ve ‘Rejans Yemekleri’ kitabının editörlüğünü yaptı. Rejans Rus lokantası başta olmak üzere birçok şirketin basın danışmanlığı görevini üstlendi. Film+ sinema dergisine Türk sineması röportajları yaptı. Küçük Sinemacılar, Benim Trafik Kitabım, Çevremi Seviyorum adı altında on iki tane ‘çevreci’, dört tane fantastik çevre temalı yirminin üzerinde çocuk kitabı bulunuyor. Sosyal medyada yolunu kaybeden bir genç kızın maceralarını anlattığı ‘Leylalı Haller’ yazarın ilk romanı. Kaşif Karınca ise beyaz yakalılara çocuk kafasıyla yazdığı ufak bir yaşam manifestosu özelliği taşıyor. TRT’ye çektiği ‘Bakış’ adlı bir kısa filmi bulunuyor. Halen aylık sinema dergisi cinedergi.com’un editörü, beyazperde.com ve öteki sinema yazarı. Kişisel yazılarını paylaştığı banubozdemir.com sitesi de bulunan yazar filmlerde ve festivallerde jüri üyesi olarak görev alıyor, filmlere basın danışmanlığı yapıyor, sinema ve kısa film atölyelerinde ders veriyor. Çocuklarla sinema ve çevre atölyeleri düzenliyor. |
Gülten Taranç hakkında |
1990 yılında İzmir’de doğdu. 2008 yılında Rotary Exchange Programı ile Meksika’ya değişim öğrencisi olarak gitti. Universidad de Quintana Roo’da İspanyolca ve Latin Dansları eğitimi aldı. 2012 yılında İtalya’da yapılan 18. MED Film Festivali, Methexis Projesi Jüri Üyesi olarak görev yaptı. Yurtiçi ve yurtdışında pek çok film festivalinde yarıştı. Belgesel fotoğraflardan oluşan yurtiçi ve yurtdışı sergilerinin yanı sıra belgesel ve kısa film yönetmenliği yapıyor. 2010 yılından bugüne kadar kadın sorunlarıyla ilgileniyor ve kadının Türkiye’de yaşadığı problemlerle ilgili filmler üretiyor. Şarkı söz ve beste yazarlığı yapıyor. 2013 yılında, Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi, Film Tasarım Bölümü, Yönetmenlik Anasanat Dalı’ndan mezun oldu. 2015 yılında Taranç & Taranç Film Prodüksiyon’u kurdu. 2017 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema-Tv bölümünde yüksek lisansını tamamladı. 2016 yılında yönetmenliğini ve yapımcılığını yaptığı bağımsız ilk uzun metraj filmi “Yağmurlarda Yıkansam” ile 53. Antalya Film Festivali Renkaheng Seçkisi İzleyici Ödülü’nü alarak adını duyurdu. Şu anda “12’ye 5 Kala” filminin ön hazırlık aşamasında. MESAM üyesidir. 3. Kadın Yönetmenler Film Festivali’nin direktörlüğünü yapıyor. |
(ASK/AS)