"Erkek egemen ideoloji hiyerarşiye dayanır, militaristtir. Bu ideoloji sadece erkek eliyle değil kadınlar aracılığıyla da hayata geçer. Kadınlar ve erkekler olarak bir dünya inşa ettik; şimdi içinde yaşamaya çalışıyoruz."
Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Melek Göregenli, Şırnak'ta ve Hakkari'de askerlerin öldürülmesinin ardından askerlerin eşlerinin, annelerinin ve Türkiye'nin çeşitli yerlerindeki kadınların benimsedikleri dili bianet'e değerlendirdi.
"Kadınların doğuştan getirdikleri özelliklerle yönlendirildiklerini, doğal olarak barıştan yana olduklarını düşünmüyorum. Eğer biyolojik olarak erkekler militarist, kadınlar anti-militaristse yapılacak şey erkekleri dünyadan kaldırmak olur. Oysa militarizm askeri olanın gündelikleşmesidir. Gündeliğe ait her şeyi etkilediği gibi kadınları ve erkekleri de aynı biçimde etkiler."
"Militarizm erkeklere özgü değil"
Kadınların militarist ve milliyetçi tepkiler göstermesine şaşırmadığını kaydeden Göregenli, "Acı ve korku hakimse ve politik çaresizlik var, siyasal davranma seçenekleri sınırlandırılmış ya da yok edilmişse insanlar katılaşır, söylemler keskinleşir" dedi.
"Kadınlar toplumsal cinsiyet öyle gerektirdiği için çocuklarıyla daha yakın olduğundan belki bu süreçte daha çok acı çekiyorlar. Bu yüzden daha keskinleşip, daha da militer ve milliyetçi tepki verebilirler. Bundan kurtulmanın yolu da kadın veya erkek dünyanın her yerinde bir zihniyet değişikliğinden geçer."
Silahların tek çözüm olarak sunulduğu bir ortamda siyasal iradenin daha da kaybolduğunu vurgulayan Göregenli, siyasal iradenin kaybında neye sığınılacağının Cumhuriyet'in kuruluşundan hatta öncesinden beri dikte edildiğini söyledi.
"Militarizm her şeye sinmiş..."
"Ya silaha ya da silahı olanların gücüne sığınıyoruz. Militarizm ve milliyetçilik pekiştikçe siyasal irade daha da yok oluyor. Bu bir kısır döngü. Herkesin silaha güvendiği bir yerde barış yanlıların sesi iyice kısılıyor."
Bu kısır döngünün oluşmasında medyanın ve iktidarın değişik söylemlerinin büyük katkısı olduğunun altını çizen Göregenli'ye göre, bu bağlamda kadınların özel bir durumu bulunmuyor.
"En aklı başında TV kanalları bile 'Günün en anlamlı eylemi' diye lisedeki kızların askere yazılmak için başvurularını veriyor. Bu açıkça savaş kışkırtıcılığı. Bunun mayası kaç darbe geçirmiş hesabını sormamış bir toplum olarak Türkiye'de zaten var."
"Baran erkek egemenliğe katkıda bulunan pek çok kadından biri"
Hudson Enstitüsünden Zeyno Baran'ın Amerika Birleşik Devletleri'ni (ABD) "iki karılı adam"a benzetmesini örnek gösteren Göregenli, Baran'ın diğer pek çok kadın ve erkek gibi erkek egemen ideolojinin hayata geçmesine katkıda bulunduğunu ifade etti.
"Örneğin 'Çocuk yetiştirmede tüm yük kadına yükleniyor' diyoruz, sokaklarda avaz avaz 'Kan isteriz' diye bağıranları da kadınlar yetiştiriyor. Bu dünyayı kadınlar ve erkekler birlikte inşa etti." (GG)