Shah, Hindistanlı bir kadın ve feminist.
Üç haftadır Türkiye'de. Bu süreç içinde Türkiye'deki feminist hareket ve aile içi şiddete ilişkin bilgiler alan Shah, Mor Çatı 'da kendi çalışmalarını ve deneyimlerini paylaştığı kadınlara "Türkiye'deki kadınlara yönelik düzenlemeleri bu kısa sürede az çok öğrendim. Hala da öğrenmeye devam ediyorum." diyor.
ABD'de ikinci dalga feministler
Shivali Shah,ABD'nin kadın hakları konusunda 1970'lerdeki ikinci feminist dalgayla birlikte hızlı bir ilerleme kaydettiğini söylüyor.
"O tarihe kadar, kadına yönelik şiddetin ailelerin özel sorunu olarak görülüyor, önem verilmiyordu. 1970'lerdeki kadın hareketi, aile içi şiddetin özel sorun değil, kamu hukuku olduğunu yerleştirmeyi hedef seçtiler"
İkinci dalga feminist hareketin, ABD'de yerel, eyalet ve ulusal bazda üç ayaklı bir mücadele verdiğini belirten Shivali Shah, "Eyaletler, kendi yasalarına uygun değilse, ulusal hükümetin aldığı kararı isterse uygulamazlar. Ulusal hükümet bu konuda yaptırım gücüne sahip değil" diyor.
Aile içi şiddet kamu hukukudur
50 eyaletin her berine bağlı yerel yönetimlerde düşünüldüğünde, kadın hareketinin, ne kadar önemli olduğuna işaret eden Shah, "Aile içi şiddet yasası çıkıncaya kadar çok zorluk yaşandı. Kadın hareketi, yasayı çıkartabilmek için, kadına yönelik şiddetin hem kamu hukukunu ilgilendirdiğini, hem de kadın kadar devletin de şiddetten zarar gördüğünü yerleştirmek zorunda kaldı" dedi.
Feministlerin, 1970'lerdeki çıkışının planlı ve programlı olduğuna da işaret eden Shivali Shah, uygulanan stratejinin kendisini ılımlı, terbiye edilmiş ya da uzlaşmacı gibi gösterebileceğine de dikkat çekiyor.
"Anlattıklarımdan bu sonucu çıkarabilirsiniz ama, ben hala radikalim. Bir şeyler kazanmak için, önceliği en az olandan vazgeçmek gerekirse, vazgeçilmelidir Mücadelenin kazanılması için bir stratejinin olması gerek. Bizler yasayı çıkartmak için işverenlere, sendikalara gittik. 'Kadına yönelik şiddet iş kaybına yol açıyor' dediğimizde sendikalardan destek aldık. ABD'de sendikalar çok güçlüdür"
Aile içi Şiddet Yasası
1990 yılından, 1994'e kadar kadın aktivistlerin mücadelesinin, kadına yönelik şiddet için bütçe ayrılmasına odaklandığını söyleyen Shah, 1994 de çıkan yasayla beş yılda 1.3 milyon dolarlık bir bütçeye sahip olduklarını söylüyor.
"Bu iyi bir rakamdır. Bu bütçeyle sığınaklar kuruldu, bağışlar toplantı, polis ve savcılar eğitildi, şiddetten zarar gören kadın ve çocuklara psikolojik hizmet verildi. Bizim için iki şey önemliydi: Birincisi aile içi şiddetin kamu hukukunu ilgilendirdiği gerçeği; ikincisiyse, yasa çıkınca gerekli bütçenin verilmesi. Yasa çıktı ve biz beş yılda bir 1.3 milyon doları aile içi şiddet için kullanıyoruz"
Lezbiyen, gay ve biseksüeller
1994'te çıkan (VAWA) kadına yönelik şiddet yasasının amacını, kadına yönelik suç oranını düşürmek olarak açıklayan Shah, Türkiye'deki uygulamanın tersine, ABD'de yasanın kapsamına girmek için evli olmak gibi bir zorunluluğun olmadığını söylüyor. Shivali Shah, bu yöndeki soruyu şöyle yanıtlıyor:
"Elli yıl önce olsa belki evli olmak aranabilirdi ama bugün yok. Hatta şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, ABD'de evli olanlar daha az koruma altında. Tecavüz suçlarında, evliysen, bedenine hükmedilmesine söz verdin, demektir. Bekarsan, tecavüz sayılıyor. Lezbiyen, gay, biseksüel olsanız da, şiddet uygulanmışsa, yasal hakkınız zaten, yasadan yararlanıyorsunuz".
Vazgeçememe durumu
Kadınların, kendisine şiddet uygulayan erkekten vazgeçmediğini; aynı erkeği, değişmiş olarak geri istediğine dikkat çeken Shivali Shah, uygulamalarda bazen sıkıntılar yaşandığını söylüyor:
"Şiddete uğrayan kadın bazen yalnızca kavganın ayrılmasını istiyor. Bazen de olay yerine giden polis kadın-erkek, her ikisinin de yaralı olduğunu görüyor. Polis yasaya göre evde maddi hasar varsa ve fiziksel şiddetin izi yaralar varsa tutuklamak zorunda. Yani taraflar şikayetinden vazgeçemiyor. Tutuklama zorunluluğu kadına güven verirken, erkeğin de şiddetinde caydırıcı olabiliyor".
Yasanın beraberinde bazı eleştirileri de getirdiğini söylüyor Shah. Devletin ailenin içine karıştığı yönündeki görüşlerle, rehabilite etmek yerine tutuklamaya karşı çıkanların varlığına dikkat çekiyor:
"Polisten alacağınız destek de hangi eyalette oturduğunuzla ilgilidir. Uygulama, eyaletten eyalete değişiyor. Liberal olan kuzey ile, muhafazakar olan güneydeki uygulamalar farklı. Liberal eyaletler aile içi şiddete daha fazla fon ayırıyor".(AD/EÜ)