Ben bir gazeteciyim. 28 yaşında evlenene dek Y.O. olarak tanınıyordum. Bu isimle kitabım ve çeşitli yayınlarda yazılarım yayınlandı.
Ben Y.O. idim ve var idim.
Daha sonra evlendim. Soyadım K. oldu. Artık Y.O. değildim. Medeni kanuna göre ya Y.O.K. olmak ya da Y.K. olmak zorundaydım.
Beni Y.K yaptılar. Artık Y.O olamazdım çünkü kanun buna izin vermiyordu. Ama Y.O.K. da olamazdım. Çünkü iki soyadın kelime anlamları birleştiğinde alay konusu oluyordu.
"Mutlaka bir çözümü vardır" diyerek adalete el açtım. Adliyeye gidip durumu ilgili bölümün memuruna duruma anlattım:
“Bakın ben yazarım. Y.O. iken varoldum. Y.O. olarak çalıştım, yazdım, ürettim ve evlendikten sonra Y.K. oldum. Fakat iş hayatım nedeniyle ben yine resmen Y.O olmak istiyorum üstelik eşim de buna razı. Ne yapmam gerekiyor?”
Memur bana böyle bir hakkım olmadığını ancak ve ancak kadının eşinin soyadıyla eski soyadını yan yana kullanabileceğini ama isterse eşimin benim soyadımı kullanabileceğini söyledi.
Eşimin kendi soyadıyla ilgili bir sorunu yoktu. O onun soyadıydı. O öyle var idi.
“Tamam işte o zaman sen de kızlık soyadınla eşinin soyadını yan yana kullan” dedi.
“Olmaz, yan yana olmuyor. Genel ahlaka ters düşüyor ve bu benim için rencide edici bir durum” dedim. Memur söz konusu olan eski ve yeni soyadımı sordu, söyledim: “O. ve K.”
Aynı şey oldu. Bir çözüm ararken bile aynı şey oldu. Yine aynı imalı bir gülümseme. “Evet, olmuyormuş gerçekten” dedi.
Sinirlendim. “Bakın siz de gülüyorsunuz işte. Bir kadın olarak bir de benim durumumu düşünün. Üstelik ben hep Y.O. olarak tanındım, şimdi nasıl Y.O.K. olayım? Bir çaresi vardır mutlaka. Hem eşim isterse soyadını değiştiriyor ben bir kadın olarak niye sadece eski soyadımı alamıyorum?”
Memur gülümsemesini ciddiyete bırakarak “Kızlık soyadınızı tek başına kullanamazsınız. Kanunda yeri yok. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) kadar gidebilirsiniz ama o da 8-10 yılda sonuçlanır. Daha önce oldu, bir' bayan' AİHM’e gitti, kazandı, kızlık soyadını geri aldı ama Türkiye’de emsal teşekkül etmiyor. Ya yan yana kullanacaksınız ya da sadece eşinizin soyadını kullanacaksınız!”
Adliyeden çıktım. Eve döndüğümde konuyla ilgili araştırma yaptım. Konuyla ilgili yıllardır mücadele eden bir avukata sordum. “Sizinle aynı dertten muzdarip bir müvekkilimin davası reddedildi. Kızlık soyadını vermediler. Siz de yine dava açın. Kesin reddedilecek. İç hukuk tükenince AİHM’e gidebilirsiniz” dedi umutsuzca.
Eşimi soyadına göre seçemeyeceğime göre burada hata nerde? Benim evlenmeden önce Y.O. olarak varolmamda mı yoksa evlendikten sonra Y.K. olarak ya da her iki soyadımla Y.O.K. olmayı reddetmemde mi?
Ben Y.O.K. olmak istemediğim için illâ çetrefilli bir hukuk ve hak mücadelesine mi girmeliyim?
İki soyadın birlikteliğinden doğan ve genel ahlaka ters düşen anlam yüzünden bir kadın olarak rencide ediliyor olmamın hiç önemi YOK mu? (YO/EZÖ)