Kadın Koalisyonu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na yazdığı açık mektupta, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını denetleyecek GREVIO heyetine önerilecek ismin belirlenmesi için hükümetçe oluşturulan komiteyi tanımadıklarını ifade etti.
Eşitlik mücadelesi veren kadın örgütlerinin süreçten dışlanarak, hükümetin süreci tek otorite olarak yönetmesini kadınlara yönelik şiddet olarak değerlendiren Koalisyon, kadın örgütlerinin sürece geniş ve etkin katılımının sağlanmaması halinde ulusal ve uluslararası tüm yasal başvuru yollarını kullanacaklarını açıkladı.
Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu ve İstanbul Sözleşmesi olarak anılan “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe girmişti. Toplam 14 ülkenin imzaladığı Sözleşme gereği, taraf devletlerin sözleşmenin gereklerini nasıl uyguladığını denetleyecek olan GREVIO toplumsal cinsiyet ve coğrafi dağılım dengesine ek olarak çok disiplinli uzmanlık bilgileri de dikkate alınarak en az 10, en fazla 15 üyeden oluşacak. GREVIO heyetinin Türkiye adayının belirlenmesi için süreç başldı ve sürece katılmak isteyen sivil toplum örgütleri Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na görüş ve önerilerini iletti. Ancak Bakanlığın oluşturduğu komiteye, 77 bağımsız kadın ve LGBTİ örgütünün oluşturuğu İstanbul Sözleşmesi İzleme Platformu'nun katılma talebi kabul edilmedi. Platform kendi aday önerilerini açıklamıştı. Türkiye'nin GREVIO adayını belirleyecek komitede Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ve Kadın Sağlıkçılar Dayanışma Derneği (KASAD) ve Ayrımcılığa Karşı Kadın Derneği’nden (AKDER) birer üye seçildi. Komitede ayrıca TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu'ndan, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu'ndan, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nden, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'ndan, Dışişleri Bakanlığı'ndan ve Adalet Bakanlığı'ndan birer temsilci yer alacak. |
“Hükümeti hükümet mi denetleyecek?”
Kadın Koalisyonu, Bakanlığa yazdığı mektupta önce İstanbul Sözleşmesi’nin gereklerini hatırlattı. Türkiye’nin GREVIO adayını belirleyecek komiteye altı kamu görevlisi ve üç sivil toplum örgütü üyesi atandığını söyleyen Koalisyon “Hükümetin ilgili politikalarını denetleyecek bir uluslararası Komiteye hükümet tarafından atanmışlarca önerilecek bir üyenin bağımsızlığı olmayacağı gibi meşruiyeti de olamaz” dedi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kadınlara yönelik her türlü ayrımcılığa ve şiddete karşı mücadele eden, eşitlik ve özgürlük mücadelesi veren kadın örgütleri, bu süreçten çeşitli bürokratik engellerle dışlanmıştır. Kadın örgütlerinin katılımının güvence altına alınmasını da içeren bir Sözleşmenin daha en başında böylesine pervasızca ihlal edilmesi kadın hak ve özgürlüklerine vurulan bir darbedir.
“Şiddetle mücadeleyi esas alan Sözleşmenin gereğince oluşturulacak bağımsız Komiteye (GREVİO), konunun asıl sahipleri kadın örgütlerini dışlayıp hükümetin tek otorite olarak müdahalesi doğrudan kadınlara yönelik şiddettir.
“Türkiye’de ve dünyada kadın örgütlerinin mücadelesi ile oluşmuş bir şiddetle mücadele sözleşmesinin uygulanması ve uygulamanın denetimi kadınlar için hayati önemdedir. Komite’ye hükümetin kendi belirleyeceği üyeyi gösterme çabası ise, ‘orayı da kontrol altına alma’ girişiminden çok öte bir anlam taşır; kadınların eşitsiz konumlarının devamını sağlama, kadın cinayetlerinin toplu katliam sayılarına ulaştığı bir ülkede buna yönelik politikaları dışarda bırakarak bir tür suç ortaklığı yapmadır.
"Tüm bu nedenlerle doğrudan hükümet tarafından oluşturulan bu komisyonu hiçbir şekilde tanımadığımızı duyururuz. Bu hatadan hızla geri dönülmemesi, kadın örgütlerinin geniş ve etkin katılımının sağlanmaması halinde ulusal ve uluslararası tüm yasal başvuru yollarını kullanacağız.” (ÇT)