Kocaeli, Diyarbakır ve İzmir'e kitabın tanıtılması için giden Koç, bianet'e görüşmelerini anlattı.
Çalışmaya katkıda bulunan Kadın Merkezleri (KAMER), Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV), Tekstil Sendikası'nın davetiyle gittikleri yerlerde 180 kadına ulaşılmış. Toplantıya katılan kadınlar arasında, şiddet gören ve bu merkezlerden yardım alanların yanısıra uygulayıcılar da yer almış.
Kitabın hedef kitlesi uygulayıcılar
Kitabın asıl hedef kitlesinin uygulayıcılar olduğunu anladıklarını belirten Koç, "kanun maddelerini böyle anlatan topluca bir kaynak olmadığını gördük" diyor.
Kitabı inceleyenler, "çalışmanın farkındalık yarattığını ve 'sadece senin sorunun değil' demek için kullanılabilecek bir materyal olduğu" yorumu yapmış.
Bir sonraki aşama görüntülü proje
Cd ve kaset formatında da hazırlanan çalışma Boyalı Kuş tiyatro grubunun hazırladığı küçük skeçler aracılığıyla kadınlara haklarını anlatıyor.
Bu skeçlerin radyo programlarında kullanılmasını istediklerini anlatan Koç, görüşmelerde "görüntülü çalışma" eksikliğinin hissedildiğini vurguluyor.
Sığınma evinde ne yapacağını bilmeyen kadınlar var
Görüşmeye gelen kadınlar arasında yasaları nasıl kullanacağı bilmeyenler ya da bilmesine karşın uygulamada güçlük çekenler olmuş:
"Kocaelinde bir sosyal hizmet uzmanı gittiği sığınma evinde iki duvar iki masayla karşılaşmış. Gittiği yer hapishane gibi bomboş. Çocukla gelen kadınların çocuklarının yerde emekleyecek yerde halı yok. Yaşadığı çaresizliği paylaştı."
Sözlü yasalar yazılılardan daha etkili
Karşılaştıkları örnekler arasında kanun maddesinin "bilinmediği" için kullanılmayanlar olmuş:
"Yaşamımızı idare eden sözlü yasaların hukuki anlamda karşılığı yok. Sözlü yasalar yanlış bildiğimiz şeyler. 'Çocuk doğurmamak kadının sorunudur', 'boşanınca dımdızlak ortada kalırsın', 'sözleşme yapmadan uzun süre çalışamazsın', "deneme süresi uzun olabilir' bu yanlışlardan bazıları. Yasalarda böyle değil. Ama bilinmediği için uygulanmıyor."
Hukuk insanlarının bile bu yanlışlardan etkilendiklerini dile getiren Koç, "bir ay içinde karşılaştığımız avukat arkadaşların bir çoğu 'bunu bilmiyordum, bu o madde miymiş" dedi" diyor.
Koç, yasaların uygulanmasında en çok uygulayıcıların bilgilendirilmesi gerektiğini ifade edip ekliyor:
"Ara kademelerin uygulayıcılarının kısa sürede kendilerini değiştirmelerini gerekiyor. Sözlü yasalar etkili. Alışkanlıkları değiştirmek çok zor oluyor. Bu ara kademedeki uygulayıcıların eğitimi çok önemli.
Bütün valiliklere, kadın parlamenterlere, Adalet Bakanlığı'na, Barolara, üniversite kütüphanelerine, hukuk fakültelerine kitabı gönderdiklerini belirten Koç, en çok ilgiyi de üniversitelerden gördüklerini açıklıyor.
Kitap ne anlatıyor?
Çalışma kadınlara, kürtajdan, boşanma durumunda sosyal güvencelere, pasaport almaktan, işveren olmaya kadar birçok konuda yol gösteriyor
Esra Koç ve Avukat Ayşegül Kaya tarafından hazırlanan kitap, Gülay Batur'un çizgileriyle renkleniyor. Kitapta kadınların yasalardaki hakları anlaşılır bir dille ve "İçimizden Biri" başlığında toplanan kısa öykülerle anlatılıyor. (AÖ/EZÖ)