İstanbul Modern Sinema, Filmmor işbirliğiyle dün başlayan ve 29 Mart'a kadar sürecek olan "Kromozom XX” hikâyeleri hak mücadelesinden göçmenliğe, haz ve histeri ilişkisinden hastalıklı bir anneliğe uzanarak kadınların dünyasına kamerasını uzatan kadın yönetmenlerin filmlerinden bir seçki sunuyor.
"İçimde Var Bir Yabancı"nın yönetmeni Emily Atef. Film, anneliğin içgüdü mü, öğrenilen bir edim mi olduğu sorusunu tartışıyor.
Kim Longinotto'nun "Teyzeler" isimli belgeseli Güney Afrika’da Apartheid sonrası bir araya gelen beş kadının, tacize, kötü muameleye maruz kalmış ve unutulmuş çocuklar “bir şans bulabilsin” diye verdikleri mücadeleyi, Rough Aunties gibi grupların umut ve enerjisinin Afrika’da yarattığı değişimi anlatıyor.
María Victoria Menis'in "Karanlık Kutu" su şöyle:
"Gertrudis, 19. Yüzyıl’da Arjantin’de göçmen Yahudi ailelerinin yaşadığı bölgede büyümüştür. Ailesi ve çevresi tarafından çirkin bulunduğu için adeta görünmez olmaya çalışan bir kadın olarak yaşamını sürdürmektedir. Evlenir, çocukları olur. Günün birinde aile hayatlarını fotoğraflamak üzere konukları olan gezgin bir fotoğrafçının objektifine ise o güne dek kimsenin göremediği şekilde yansır."
Film, kadın bedenini erkek bakışının nesnesi kılmadan, özne-nesne bağlamının ötesinde görme-görülme ilişkileri kurmanın mümkünlüğünü güçlü ve şiirsel bir sinema diliyle ortaya çıkarıyor.
"Kameralı Kadınlar"ın yönetmeni Alexis Krasilovsky, kendi kitabı Women Behind The Camera’dan yola çıkarak, bu belgeselle dünyanın dört bir yanındaki görüntü yönetmeni kadınların emek ve tarihlerini açığa çıkarıyor.
Yedi yıl boyunca, Afganistan, Avustralya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Meksika, Senegal, ABD ve diğer ülkelerde, sualtında ya da savaş bölgelerinde, Hollywood ya da Bollywood’da kameranın arkasındaki kadınları izliyor.
50 görüntü yönetmeni kadın ve bu kadınlara destek olan kadınlar ve erkeklerle yapılan görüşmeleri içeren belgesel, Afganistan’da Taliban rejiminden gizli çekilen filmlerden, Hindistan’da güçlenmenin bir yolu olarak kamera öğrenen kadınlara, Senegalli kadınların erkeklere rağmen sürdürdüğü meslek hayatlarına kadar erkeklerin hâkimiyetindeki teknik bir alanda kadınların mücadele hikâyelerini paylaşıyor.
Emiko Omori'nin "Haz Teknolojisi" belgeseli kadınlar için “tutku ve gücü” vibratorün gizli tarihinde açığa çıkarıyor.
Vibratörün tarihinin izini sürerek yasal kurumların ve sağlık kuruluşlarının kadınların bedenlerini, cinselliklerini ve tüm yaşamlarını nasıl denetim altında bulundurduklarını araştırıyor.
Andrea Štaka'nın "Fraulein" isimli filminin konusuysa şöyle:
" 1970’lerde Yugoslavya’dan daha iyi koşullarda yaşamak için gelmiş olan Ruža ve Mila ile Bosna’daki savaştan kaçan gezgin ruhlu Ana’nın yolları bir restoranda kesişir... "
Artık var olmayan bir ülkenin farklı bölgelerinden gelmiş, İsviçre’de yaşayan, yaraları ve korkularına karşın güçlü arzuları ve hayalleri olan üç kadının hayatlarına yakından bakan film, yaşama sımsıkı tutunma ile yaşamın kıyısında gezinme noktasındaki kadınların hikâyelerini güçlü bir sinema diliyle anlatıyor. (EZÖ)
* Gösterim tarihlerini görmek için tıklayınız. Gösterimler müze ziyaretçilerine ücretsiz.
** İstanbul Modern: Meclis'i Mebusan Caddesi, Liman İşletmeleri sahası, Karaköy İstanbul, 0212 334 73 00