Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun kapatılması için 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davanın ikinci duruşması bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi görüldü.
TIKLAYIN -KCDP İddianamesinde "Sebahat Tuncel ve Gültan Kışnak detayı"
Duruşmayı İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Avukat Nazan Moroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Karaca Biçer ve erkek şiddetiyle öldürülen kadınların yakınları da takip etti.
Çok sayıda kadın gözlemci olarak takip ediyor
Duruşma avukatların tutanağa geçirilmesi ile başladı.
Meclis Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nu temsilcisi Jale Nur Süllü gözlemci olarak katılmak istediğini söyledi tutanağa geçirilmesini istedi. Ancak mahkeme başkanı, “herkes gözlemci zaten yazmıyoruz” dedi.
Sonra tutanağa geçti.
CHP Denizli Milletvekili ve İnsan Haklarından Sorumlu Genel başkan Yardımcısı Gülizar Karaca Biçer de gözlemci olduğunu söyledi.
Karaca-Biçer’in gözlemci olduğu da tutanağa geçti.
Norveç Pen temsilcileri de gözlemci olarak yer almak istediğini söyledi. O da tutanağa eklendi. Daha sonra İstanbul Barosu Genel Başkan Yardımcısı avukat Nazan Moroğlu, avukat İlknur Alcan ve başka avukatlar da gözlemci olarak katıldıklarını söyledi.
"Neden bu kadına çözüm bulamadık?"
Davada ilk olarak dernek avukatlarından Rukiye Leyla Süren konuştu. Şöyle dedi:
“Duruşmanın ilk duruşması 1 Haziran’da yapıldı. Şimdi 1 Ekimdeyiz. Merak ettim baktım biz üç ayda kaç dabvaya katılmışız, adli tatil
109 Aile: Derneğimizi kapatmayınDuruşmada, yakınları erkek şiddetiyle öldürülen 109 ailenin imzaladığı "Platformu kapatmayın" mesajı okundu. Aileler, şöyle seslendi: "Cinayetleri açığa çıakrdılar. Bizim acımız yandı başkalarının canı yanmasın oldu. Platformda buluştuk. Şimdi derneğimiz kapatılmak isteniyor. Biz derneğimizin kapatılmasını istemiyoruz.” |
olmasına rağmen platform olarak 72 dava takip etmişiz. Bunların içinde öldürülen kadınlar, istismar edilen çocukların davaları var. Sadece 72 davadaki acılar mı yaşandı.
“1 Haziran ve 1 Ekim tarihleri arasında 114 kadın öldürüldü. 76 kadın şüpheli şekilde öldü. Ben isterdim ki kimse bu davadan dolayı burada olmasın.
"Bir hakimin eşi 12 yıldır işkence çekiyorum dedi öldürüldü. Bu kadının 12 yıldır gidecek bir yer bulamadığı için üzülüyorum. Adalet Bakanlığı da öldüren erkeğin adını heryere yazdı ama kadının adı yazılmadı. Bu konu çok önemliydi. Neden biz bu kadına bir çözüm bulamadık da bu kadın öldü.
“İzmir Barosu dün bir açıklama yayınladı. Bir kişi, kadın avukatı arıyor öldürmekle tehdit ediyor. Bu da ikinci acıdır.
“İki duruşma arasındaki cinayet sayısı 114. Burada aileler var. Her ne kadar ailelerin müdahil talepleri rededilse de aileleri birazdan dinleyeceğiz.
“Dünyanın gözü bizde, herkes geliyor, soruyor. Bir tek Adalet Bakanlığı gelip sormadı.
“107 aile, derneğimizin kapatılmaması için bir çağrı yaptı imza topladı.
“Bize kanuna ahlaka aykırı iddiasıyla dava açıldığı için ben şunu düşünüyorum. Savcılık samanlıkta suç aramıştır. Bu dosya ile hepimiz zaman kaybediyoruz."
"Emniyet'in hukuka aykırı kayıtlarından vazgeçilmeli"
Daha sonra söz alan avukat Sevda Nur Bayram da şunları söyledi:
"Derneğin adı diğer dosyalarda geçmiyor, kişilerin adı geçiyor. detaylı beyan olarak sunacağız. Dosyalara konu olay tarihlerinde kişiler dernek yöneticisi mi değil mi bir inceleme yapılmadı.
"Emniyet kayıtlarında 16 dosya geçiyor. Emniyet’in kaydında da görüldüğü üzere bazı dosyalar derneğin kuruluşundan önce. Burada sadece gelen dosyalar içindeki olay tarihlerine baktığımızda sadede iki dosyada adı geçen kişiler derneğin yönetiminde. O dosyalarda da birinde dava dahi açılmamış, diğerlerinde de kesinleşmiş olarak beraat kararı var.
"Davada mahkemenin Emniyet'in istediği kayıtlar hukuka aykırı ve bu kayıtların istenmesinden vazgeçilmeli. Hukuka uygun olmayan deliller dikkate alınıyor. Listemizdeki tim tanıkların dinlenmesini talep ediyoruz.
"İlk celsedeki SEGBİS kaydı hukuka aykırı yazılmış ve bir çok hukuku terimi dahi yanlış yazılmış. Bu celsedeki kayıtların da başkaca bilirkişilerce yapılmasını istiyoruz."
Nakıpoğlu: Davayı reddedin
Mor Çatı adına konuşan Selin Nakıpoğlu, şöyle dedi:
"“Bu platformun kapatılması bizim vakfımıza zarar veriyor. Bugün vakfımız failin yanında değil, erkek şiddetine maruz kalanın yanındadır.
"Bu dava hukuka Anayasa’ya aykırıdır. Bu dava tüm mevzuatlara aykıdır. Bu dava İstanbul Sözleşmesi’nin tamamına aykırıdır. Bizlerin müdahillik taleplerini dinleyin. Bu davayı reddedin."
Avukat Sevda Nur Bayram, tanıkların tamamının dinlenmesini ve SEGBİS’in bilirkişilerce yapılmasını talep etti.
Ara kararlar
Mahkeme Başkanı ara kararını açıkladı. Bir grup tanık için davetiye çıkartılmasına, diğer tanıkların mahkemede dinlenmesine karar verildi.
Mahkeme, tüm müdahillik talepleri reddetti.
Bir sonraki duruşma 11 Ocak 2023’te görülecek.
Ataselim: Bu karanlıktan kurtulacağız
Duruşma sonrası Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim adliye önünde şu açıklamayı yaptı:
"Her gün kadınlar öldürülürken Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nu kapatmaya çalışıyorlar. Bunun için yıllarca uğraşmışlar. Dosyaya ilk bakan savcı dosyayı iade etti sonrasında savcı değişti. Dosyada aynı şeyler olmasına rağmen dava açıldı. Ülkeyi bir karanlığa götürmek istiyorlar. Biz o karanlığı İran'da gördük, Gezi davasında gördük. Öylesi bir karanlığın nelere mal olabileceğini gördük ve görüyoruz. Bu karanlığı Saraçhane'de gördük. Bu tıpkı İran'daki gibi bir katliam çağrısıydı. Yaşamak için mücadele etmek zorunda kalacağız. İran'daki Molla Rejimini kendisine klavuz edinenler hiç heveslenmesin, İran'da direnenler varsa bugün bu topraklarda da var. Bu siyasi iktidarı göndereceğiz bu karanlıktan kurtulacağız."
Duruşma öncesinde açıklama
Duruşma öncesi yapılan açıklamada konuşan aileler "Derneğimizi kapatmayın. Devlet bize sahip çıkmadınız, bu dernek sahip çıktı" dedi.
Mor Çatı Vakfı adına konuşan Avukat Selin Nakıpoğlu, "Bu polisler bugün burada fakat kadınları öldürenlere yönelik böyle önlem almıyorlar" dedi.
"Platformu kapatmayın"
Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin, "Benim kızımı hunharca katlettiler. Sadece bu platform dışında kimse yanımızda olmadı. Bütün siyasi partiler yanınızda olacağız dedi, ama olmadılar sadece platform oldu. Platform kapatılmaması için her şeyi yapacağız."
İstanbul Barosu adına Nazan Moroğlu şunları söyledi:
"Hepimiz aynı acıyı hissediyoruz ve bu derneğin kapatılmaması için buradayız. Derneğin kapatılması kanunla düzenlenmiştir ama bu dernek kanunda yer almayan şekilde kapatılmak isteniyor.
"Derneğin suçu ne? Dernek öldürülen kadınların ailelerine destek veriyor. Kadınlar güçlensin istiyoruz kadınların güçlenmesi ülkenin demokrasinin güçlenmesidir. Bu yönetim bunu istemiyor.
"Biz derneğin kapatılmaması için buradayız. Kadın olarak bu ülke için yolumuz açık olsun kadınların özgür olduğu bir ülkede yaşamayı istiyoruz."
Norveç Pen temsilcisi "Bu günlerde bu platform çok gerekli. Ülkede çok gerginlik var ceremesini kadınlar çekiyor. Bu platform kapatılmamalı" dedi.
CHP Milletvekili Gülizar Karaca Biçer söz aldı ve şunları söyledi:
"Yakınları katledilen aileleri dinledik. Onları dinledikten sonra konuşmak zor. İktidarın talimatıyla yargı, Platformu yargılayacak. Gerekçe can yakıcı, inanmakta zorlanıyorum.
"Suçunun, 'ahlaki değerlere aykırı' olduğunu söylüyorlar. Kadın cinayetini ortaya çıkarmak, faillerin yargılanması için mücadele etmek mi ahlaksızlık?
"Yoksa bütün bu gerçekleri açığa çıkartanları yargılamak mı ahlaksızlıktır? Biz bu derneğin yanında olacağız. İstanbul Sözleşmesi geri gelecek. Kadınlar bu sokaklarda özgürce yaşayacak."
(EMK/EK/AÖ)