Karşıyaka ve Bornova bölgeleri başta olmak üzere 20 bölgedeki musluktan dün (17 Haziran) alınan numuneler, İZSU Genel Müdürlüğü’ne ait Halkapınar’daki su fabrikasında bulunan analiz laboratuarlarına gönderilmişti. Büyükşehir Belediyesi analiz sonuçlarının gelmesinin ardından konuya ilişkin açıklama yapacak.
Efemçukuru’ndaki altın madeni ocağı nedeniyle, içme suyu büyük kirlilik tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Prof. Dr. Gültekin Tarcan tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda da bu tehlikeye dikkat çekiliyor.
Raporda, altın madeni ocağının, Çamlı Barajının uzun mesafeli koruma alanı sınırları içinde kaldığı belirtilerek, “Su Kirliliği Kontrolü Yönetmelikleri gereği, bu sınırlar içinde ek kimyasal madde kullanılsın veya kullanılmasın hiçbir madencilik etkinliklerine izin verilmemelidir” deniliyor.
Yöre halkının su kaynakları da kirlenecek
Yöre halkının tek içme suyu kaynağının yeraltı suları olduğuna dikkat çekilen raporda, madencilik faaliyeti sonucunda yeraltı sularının ağır metallerle kirleneceği vurgulanıyor.
Efemçukuru köylülerinin avukatları adına açıklama yapan Avukat Arif Ali Cangı, İzmir halkının temiz su içebilmesi için, Efemçukuru Altın Madeni ocağının engellenmesi gerektiğini belirtti. ÖDP İzmir İl Başkanı İbrahim Akın da, Efemçukuru’ndaki altın madenciliği faaliyetlerine, bir daha gündeme gelmemek üzere son verilmesini istedi.(EZÖ)