bianet farklı alanlarda çalışanlara iş yerlerinde yaşadıkları sıkıntıları "psikolojik taciz" olarak adlandırıp adlandırmadıklarını sordu, verilen cevaplar kişilerin "psikolojik taciz"den haberdar olmadığını gösterdi.
Emekli polis Ü.B. "sürüldüm ama yine de kişisel algıladım", yayıncı Ceren Ünlü "baskı hissediyor, nedenini bilmiyordum", memur B.A "dilekçelerim üstlerime takılıyordu, bunu sistem hatası olarak görüyordum" dediler.
Görüşülen bireyler, yaşadıkları sıkıntıları, kişisel kapris, sistemle ilgili işleyiş bozukluğu ya da işverenin çalışanı zorlaması olarak adlandırıyor.
Konuşmanın kesilmesi "kızgınlıktan" olmayabilir
Bu konuda Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Pınar Tınaz tarafından yapılan ve "Çalışma ve Toplum" dergisi 11. sayısında yayınlanan araştırmaya göre, işyerlerinde sistematik şekilde uzun süre tekrarlanan davranışlar "mobbing" kapsamına giriyor.
45 farklı belirtisi olan "mobbing"in, en dikkat çekenleri arasında;
* Kişinin sigara kokusu ve dumandan rahatsız olduğunu bile bile yanındaki masaya sigara içen birinin yerleştirilmesi,
* Kişi ofise girdiğinde konuşmanın kesilmesi
* Kişinin işle ilgili önemli gelişmelerin dışında bırakılması
* Sözlü veya yazılı taleplere sonuç alınmaması
* Şirketin özel kutlamaları ve diğer sosyal etkinliklere çağrılmaması
yer alıyor.
Fiziksel etkileri de var
"Mobbing"e maruz kalanlar olaydan fiziksel olarak da etkileniyor. Fiziksel belirtiler arasında, panik atak, depresyon, yarım baş ağrısı, kaşıntı, göz kararması, kalp krizi, hazım zorluğu, nefessiz kalma, boyun ve sırt ağrısı yer alıyor.
"Mobbing"e, yalnız kişiler, diğerlerinden farklı olanlar, başarılı kişiler, yeni gelen çalışanlar maruz kalabiliyor.
"Mobbing" olgusunun temel belirtilerini, çeşitli meslek gruplarında çalışan bireylere sorduk. Yaşadıkları süreci "taciz" olarak aktarmayan bireyler, "kişisel bir kırgınlık" algısında birleşiyor.
Buna karşın işverenlerin çalışanları teşvik etmek amacıyla da zaman zaman bu tarz yöntemlere başvurabileceği kaydediliyor.
Sürüldüm ama kasıtlı olduğunu düşünmedim
Emekli polis Ü.B., dönem dönem astlarıyla soğukluk yaşadığını, sistemli bir şekilde aksi muameleye maruz kaldığını kabul ediyor.
Ü.B. bunu hiçbir zaman sistematik bir davranış olarak algılamamış. Kişisel bir sorun olduğunu düşüncesine sahip olan Ü.B., buna karşın bir çok uyarı aldığını, sürüldüğünü yani yaşadıklarının "kasıtlı olabileceğini" kabul ediyor.
Psikolojik taciz olarak adlandırmadım ama biliyordum
Yayıncılık sektöründe çalışan Ceren Ünlü, daha önceki iş yerlerinden birinde, sürekli yaptığı işlerin takip edildiğini, çalışması yönünde telkin aldığını söylüyor.
Ünlü, yaşadıklarını "psikolojik taciz" olarak nitelemediğini ancak iş yapmasını engelleyen bu durumun özellikle sistematik yapıldığını bildiğini kaydediyor.
Dilekçeleri tekrar tekrar yazdım
MEB'te memur olan B.A. bundan önce çalıştığı birimde sürekli üstleri tarafından giysi konusunda uyarıldığını, yönetmeliğe uygun giyindiği halde uyarı almaktan kurtulamadığını açıklıyor.
Konunun artık kontrolden çıktığını düşünen B.A., dilekçe yazarak şikayetini dile getirmiş. Dilekçelerin yerine ulaşmadığını, üstlerine takıldığını fark eden B.A. en sonunda, tekrar tekrar yazdığı dilekçelerden sonuç almış ama bu arada psikolojik ve fiziksel olarak yıpranmış.
B.A. yaşadıklarını "sistem" hatası olarak niteliyor, bireylere bağlamıyor ama, "psikolojik taciz" olarak adlandırmanın en doğru ifade olduğu konusuna katılıyor. (AÖ/EÖ)