İsyancı büyükanneler statükoyla mücadele ederek barış, adalet, eğitim, sağlık, insan hakları ve torunları için daha iyi bir dünyanın tohumlarını başarıyla her yere ekiyor.
Kenya, Kamerun, Swaziland ve Güney Afrika'da tanışırken AIDS nedeniyle öksüz kalan çocukları yetiştiren çok sayıda büyükanneyle tanışmam bana kıtanın geleceğinin büyükannelere ait olduğunu gösterdi.
Onlar bana dünyadaki diğer büyükannelerin neler yaptığını merak ettirdi.
Hindistan'daki büyükanneler güneş mühendisliği öğrenip köylerine ışık getiriyor. Arjantin'de büyükanneler askeri diktatörlük sırasında kaçırılan 100 torunu bulup ailelerine geri getirdi, araştırmalara devam ediyorlar. İsrailli büyükanneler Filistinlilere karşı insan hakları ihlallerini engellemek için askeri kontrol noktalarını izliyor.
Filipinler'de İkinci Dünya Savaşı sırasında seks köleliğine zorlanan büyükanneler bir daha böyle deneyimlerin tekrarlanmaması için tarih kitaplarında kendi deneyimlerine yer verilmesini talep ediyorlar.
İrlandalı büyükanneler torunlarına toprağı ekip yemek yapmayı öğreterek iyi beslenmeye teşvik edip çocukluk obezitesini azaltıyorlar.
Bu cesur hikayeler bana şunları sordurdu:
* Eğer okumamış bir büyükanne olsaydım, güneş mühendisliği öğrenmek için girişkenlik ve entelektüel disipline sahip olur muydum?
* HIV pozitif olsaydım, ben onların anneleri yani benim çocuklarımının yasını tutarken AIDS yüzünden öksüz kalan bir düzine toruna bakmak için enerji ve niyetim olur muydu?
* İsrailli büyükanneler gibi, ülkemin topraklarını işgal ettiği insanların haklarını korumak için cesaret ve ahlaki gerekçeye sahip olur muydum?
* Filipinli büyükannelerin yaptığı gibi 60 yıldan fazla zaman sonra yabancı bir hükümetle mücadele edecek kadar azimli olur muydum?
Siz olur muydunuz?
Uluslararası kampanyalar
Tarihte ilk defa büyükanneler evrensel olarak azimle siyasi, ekonomik ve sosyal değişim için mücadele veriyor. Dünyanın her yerindeki büyükanneler topluluklar kuruyor ve topluluklara katılıyor. Ben de bir büyükanne olarak, bu aktivizmin torunlarımıza bir gelecek sağlamak için bizi harekete geçiren sıkıca bağlı olduğumuz sorunlu dünya tarafından kışkırtıldığından şüpheleniyorum.
Bu kitaptaki büyükanneler değerler ve karakter hakkında önemli dersler veriyor. Kanadalı büyükanneler cömertlik ve işbirliğini öğretiyor. Filipinler ve Arjantin'de büyükanneler sabır, azim ve adalet örneği gösteriyor.
Güney Afrikalı ve ve Swazilandlı büyükanneler direnç ve merhamet modelleri. Hindistan, Senegal ve Birleşik Devletler'deki kız kardeşleri değişimi harekete geçirirken İrlanda, Peru, Laos, Tayland ve Birleşik Arap Emirlikleri'nde büyükanneler gelenekleri devam ettiriyor. Yerli ve İsrailli büyükanneler umut ve barış tohumları ekiyor.
Farklı ülkelerdeki büyükanne toplulukları birbirlerinin farkında olmasalar da dünya çapında bir büyükanne hareketi sürüyor.
Demografik değişim
Büyükanne hareketi, kısmen nüfusla ilgili etkenlere bağlı oluşuyor.
Yeryüzünde tarihteki herhangi diğer zamandan daha fazla büyükanne var. İnsanlar yaklaşık 30 yaşına kadar yaşadığı için binlerce yıl ve hiç büyükanne yoktu. Şimdi, en azından gelişmiş dünyada, büyükanneler her zamankinden daha sağlıklı, daha varlıklı ve daha genç. Ayrıca çok fazla sayıdalar: 2012 yılında Amerika'da 38 milyon büyükanne var. 2015'te 42 milyon olacaklar.
Amerikan nüfusunun üçte biri çoğunluğu 45 ve 65 yaş arasında olan büyükanne veya büyükbaba. 2011 yılında 47 ve 65 yaş arasındaki kuşağı ülkedeki bütün büyükanne ve büyükbabaların yarısından fazlasını oluşturdu.
Amerika'da her gün 4000 insan ilk kez büyükanne veya büyükbaba oluyor ve gelecek 40 yıl büyükanne/baba olabilirler.
Kaliteli sağlık hizmeti ve uzun yaşam beklentisi sayesinde 2030'da beş veya altı kuşak aynı anda yaşıyor olacak ve Amerika'daki çocukların çoğunluğunun sekiz büyük-büyük anne/baba ve dört büyükanne/babası olacak.
Çoğu büyükanne torunlarını büyütüyor. 2008'de Amerika'da iki milyona yakın çocuk onlara bakıcılık yapan büyükanneleriyle yaşamaktaydı. Bu büyükannelerin yüzde ellisi beyaz, yüzde 27'si Afro-Amerikan, yüzde 18'i İspanyol ve yüzde 3'ü Asyalı.
Çocuklarla ilgilenen tek bakıcı olmasalar da büyükanneler sıklıkla torunlarının bakımına yardım ediyor ve onlara önem veriyor.
2009'da Pew Araştırma Merkezi araştırması 1300 Amerikan büyükanne/baba'ya uyguladığı ankette hayatlarındaki en değerli şeyin ne olduğunu sordu. "Torunlarımla geçirdiğim zaman" cevabı listenin başında yer aldı.
* Fotomuhabir Paola Gianturco 55 ülkedeki kadınların hayatlarını belgeledi ve yardım projesi olarak beş kitap yayınladı. Fotoğrafları UNESCO'nun Paris merkezinde, Birleşmiş Milletler'in New York merkezinde, Chicago'daki Field Müzesi'nde, San Francisco'daki Uluslararası Kadın Müzesi'nde ve diğer bir çok yerde sergilendi ve ulusal ve uluslararası dergi ve gazetelerde yayınlandı. Bu kitabın yazar gelirinin tümü Stephen Lewis Vakfı'nın 15 ülkede AIDS nedeniyle öksüz kalan çocukları büyüten Afrikalı büyükannelere yardım sağlayan 'Büyükannelerden Büyükannelere Kampanyası'na bağışlanacak.
Daha fazla bilgi için tıklayın.
* WeNews'te yayınlanan bu yazıyı Beyza Kural Türkçeleştirdi.