Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
İstinaf mahkemesi, Paradise Papers veya Türkçe adıyla Cennet Belgeleri davası kapsamında hapis ve para cezası alan Cumhuriyet gazetesinin eski muhabiri Pelin Ünker'in cezasını hem bozdu hem onadı.
Hakaret ve iftira suçlamasıyla İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesince yargılanan Ünker, 8 Ocak 2019'da 1 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 8 bin 860 lira para cezasına çarptırılmıştı.
Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi (İstinaf mahkemesi), davanın Basın Kanunu'nun dava açılabilmesi için öngördüğü dört aylık süre içinde açılmadığını belirterek kararında şu ifadelere yer verdi:
Dava açılması gereken sürede açılmadı
"Davanın dört aylık süre geçtikten sonra açıldığı ve kovuşturma şartının gerçekleşmediği gözetilerek sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı ve sanık müdafinin istinaf talebi bu nedenle yerinde görülmektedir."
Bu nedenle davanın düşmesi gerektiğini kaydeden mahkeme, usul ve yasaya aykırı olarak Ünker'in mahkum edildiğini ifade etti.
Mahkeme, Binali Yıldırım'a hakaret suçundan verilen 8 bin 660 TL'lik adli para cezası ile ilgili usul ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını belirtti. Cezada artırım yapılamayacağını, belirten mahkeme cezanın 7 bin 80 TL adli para cezasına çevrilmesine hükmetti.
Önderoğlu: Hapis cezası ne yazık ki gazetecilik hakları tanındığı için değil zamanaşımından bozuldu
Davanın gelişimini ilk gününden beri takip eden RSF Türkiye temsilcisi ve bianet raportörü Erol Önderoğlu istinaf mahkemesinin kararını bianet'e değerlendirdi. Araştırmacı gazetecilerin haklarını gözeten bir yargı olmadığını dile getiren Önderoğlu şöyle konuştu:
"Pelin Ünker'e Binali Yıldırım'ın oğullarına 'iftira'dan verilen hapis cezası ne yazık ki İstinaf Mahkemesi'nce gazetecilik hakları tanındığı için değil dört aylık zamanaşımı aşıldığı gerekçesiyle bozuldu.
"Üstelik, eski Başbakan'a hakaret suçlamasıyla verilen para cezası ise, imzası olmadığı halde, haber gazeteciye mal edilerek para cezası az bir indirimle onandı. Sonuçta, Türkiye'de araştırmacı gazetecilerin demokratik bir toplumda var olması zorunlu haklarını gözeten bir yargıyla muhattap değiliz. Galiba bu dönemde bunu beklemek de güç olsa gerek" (HA)