9 Haziran 2010 tarihinde Şükrü Kızılot yazdı:
"Çeşitli nedenlerle devlet memuriyetinden istifa edip ayrılanlar, yıllar sonra başka bir kurumdan örneğin SSK veya Bağ-Kur'dan emekli olduklarında, memuriyette geçen süreleriyle ilgili emekli ikramiyesini de alabiliyor. Ancak bunun için dava açılması gerekiyor. Dava açıldığında yargı, istifa eden memurlara ikramiye ödenmesi yönünde karar veriyor."
Mevcut uygulamaya göre bu durumdaki kişilere ikramiye ödenmediğini ancak;
* 5 Haziran 2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin "TC Emekli Sandığı'na tabi olarak çalışanların, görevlerinden ayrıldıktan sonra, kamu dışında bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olarak çalışmalarını tamamlayıp emekli olanlar son defa Emekli Sandığı'na tabi bir görevden emekliye ayrılmadıklarından, kamudaki hizmetleri için emekli ikramiyesi ödenmeyeceğine dair yasa hükmünü iptal ettiğini ve bu konuda yeni bir düzenleme yapılması için hükümete bir yıl süre tanıdığını,
* Bir yıllık sürenin 5 Haziran 2010'da dolmasına karşın yeni düzenleme yapılmadığını,
* İkramiye almayı umut edenlerin, süre dolduğu halde yasa çıkmadığı için kafalarının karıştığını,
* 2829 sayılı yasanın 12. maddesinin birinci fıkrasındaki "Son defa T.C. Emekli Sandığı'na tabi görevlerden emekliye ayrılan ve..." ibaresi iptal edilince, emekli ikramiyesi ödenmemesinin yasal dayanağının ortadan kalktığını,
* Benzer durumdaki emeklilerden önce Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na başvurup, ikramiyelerinin ödenmesini talep edip, başvurusu reddedilip de en geç 60 gün içinde idare mahkemesine dava açanların memuriyetteki süreleri için emekli ikramiyelerini almaya hak kazandığından ikramiyelerinin ödendiğini,
* Danıştay 11. Dairesinin de bu yönde kararlar verdiğini
belirten Kızılot; bu durumda olanların ya da varislerinin;
* Bir dilekçe ile Sosyal Güvenlik Kurumu'na başvurup, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından da söz etmek suretiyle, memuriyette geçen süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesini talep etmesi gerektiğini,
* Kurumun bu başvuruyu 60 gün içinde açık olarak reddi veya zımni reddi (o süre içinde dilekçeye yanıt vermemesi) halinde, 60 gün içinde İdare Mahkemesine dava açmaları gerektiğini,
* Hukukçuların iş mahkemesi ya da idare mahkemesinden hangisine dava açılacağı konusunda kafalarının karışık olduğunu,
* İş Mahkemesi'ne dava açmada süre sınırlaması olmadığı, İdare Mahkemesine dava açmada ise "süreden red"din söz konusu olabileceği gerekçesiyle kendi kanısınca en güvenli yolun İdare Mahkemesi'ne dava açılması gerektiğini
söyleyen Kızılot; işin doğrusunun çok sayıdaki emsal yargı kararlarına da bakılmak suretiyle, olayın dava açma aşamasına sürüklenmeyip, ilgili kurumca gereğinin yapılarak ikramiyelerin ödenmesinin anlamlı bir uygulama olacağını da eklemiş.
19 Haziran 2010 tarihinde Ali Tezel yazdı: "İkramiye Kanunu kadük de olsa çıktı, umarım uygulanır. Yaklaşık 1 milyon eski memurun bir yıldan fazla süredir beklediği ikramiye düzenlemesi TBMM'den çıktı ama Sosyal Güvenlik Kurumu, geçmiş emekli ikramiyelerini ödeme tarihindeki gösterge ve katsayılar üzerinden ödemezse, yaklaşık 1 milyon kişi ile davalık olur. Açılacak davaların hepsini de kaybeder." diye.
Konuyu değerlendirirken;
* 16 Haziran 2010 günü TBMM'de kabul edilen "5997 Sayılı Bazı Kanunlarda Ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"da, Anayasa Mahkemesinin iptal kararına uygun düzenlemenin tam olarak yapılmadığını,
* Anılan Kanun'un 14. maddesinin
"5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin birinci fıkrası "Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir. Son defa bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve kendilerine mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara ise, bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden bu madde hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir. Mülga 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile üçüncü fıkrasının son cümlesinin bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz."
şeklinde düzenlendiğini,
* Maddenin yürürlük tarihinin 1 Haziran 2010 olarak saptandığını,
* Ancak Anayasa Mahkemesi kararına uyarınca geçmiş yıllarda memur olan, yedeksubaylık yapan ve sonrasında (1 Haziran 2010 gününden önce) SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı'ndan emekli olmuş olanlara ikramiye ödenmesi konusunda geçici bir madde ile düzenleme yapılmadığını,
* Geçmiş yıllarda emekli olmuş olanlara ikramiye ödenmesi hususunda SGK'nın tavrının belirleyici olacağını,
* Şayet SGK; 1 Haziran 2010 gününden önce emekli olanlara geçmiş memuriyet ve yedek subaylık devresi için 'ikramiye ödemem' derse yaklaşık 1 milyon eski memur ve yedek subay dönemi ikramiyesini alabilmek için dava açmaya başlayacağını,
* Şayet, SGK; 1 Haziran 2010 gününden önce emekli olanlara 'ikramiye ödeyeceğim ama emekli oldukları tarihlerdeki gösterge ve memur maaş katsayılarını dikkate alırım' derse yine 1 milyona yakın dava ile karşı karşıya kalacağını,
* Şayet, SGK'da akl-ı selim galip gelmezse hem bu kadar dava ile uğraşacağını, hem Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararları çerçevesinde açılacak tüm davaları kaybedeceğini, hem ikramiyeleri ödeyeceğini, hem de avukatlık ve dava masrafı ile karşılaşacağını
hususlarını belirten Ali Tezel;
* Yedek subaylık süresinde Emekli Sandığı'na emeklilik primi ödenen, sonrasında SSK/Bağ-Kur/Emekli Sandığı'ndan emekli olanlardan yedek subaylık dönemi için ikramiye almayanlar için
Sosyal Güvenlik Kurumu
Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü
Kamu Görevlileri Emeklilik İşlemleri Daire Başkanlığı'na
Kurumunuzda .................. emekli sicil numarasıyla .../.../...... ile .../.../..... tarihleri arasında memur/yedeksubay olarak görev yaptım. Sonrasında da ........ Kurumundan ......................... Emeklilik/tahsis numarası ile emekli oldum.
16 Haziran 2010 günü TBMM'de kabul edilen "5997 Sayılı Bazı Kanunlarda Ve 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 14 üncü maddesi ile yapılan düzenlemeye göre, yukarıda geçmiş olan .... Yıl,.... Aylık kamu hizmet sürelerim için ödeme tarihindeki gösterge, ek gösterge, kıdem aylığı ve özel hizmet tazminat rakamları ile taban aylık rakamları baz alınıp, ödeme tarihindeki memur maaş katsayıları üzerinden tarafıma emekli ikramiyesi ödenmesini talep ediyorum..../.../2010
Adres: Adı-Soyadı-TC kimlik-İmza "
düzenlediği örnekteki bir dilekçeyi SGK'ya göndermelerini gerektiğini söylüyor.
2 Ağustos 2010 tarihinde Şükrü Kızılot "İkramiyezedeler" başlığıyla yazdığı yazıda:
* Anayasa Mahkemesi kararına ilişkin olarak Emekli Sandığı'ndan emekliye ayrılmayanlara ikramiye ödenemeyeceği yönünde (16 Haziran 2010 günü TBMM'de kabul edilen "5997" sayılı Kanun) düzenleme yapıldığını,
İ* kramiyezedelerin SGK'na başvurup, memuriyette geçen süreler için emekli ikramiyesinin ödenmesini talep etmelerini,
* SGK'nın başvuruyu 60 gün içinde reddi ya da yanıt vermemesi durumunda 60. günün dolduğu tarihten itibaren, 60 gün içinde idare mahkemesine aşağıdaki örneğe uygun bir dilekçeyle dava açmaları gerektiğini,
* Bu aşamada, Anayasa Mahkemesi'nin yeni düzenlemeyi de iptal etmesi durumunda dava açanların bu yolla başvurmakla, ikramiyeyi alabilme yönünden avantaj sağlayacağını
söylüyor.
........... NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NA
Gönderilmek Üzere
NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI'NA
DAVACI : Adı-Soyadı ve Adresi
DAVALI : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı / ANKARA
(Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü, Kamu Görevlileri Emeklilik İşlemleri
Daire Başkanlığı)(**)
DAVA KONUSU İDARİ İŞLEMİN
TEBLİĞ TARİHİ : ...../....../2010
DAVA KONUSU : Anayasa Mahkemesi iptal kararına göre emekli ikramiyesi ödenmesi için tarafımca yapılan başvurunun reddine ilişkin davalı idarenin ............tarihli ve ...............sayılı işleminin iptal edilmesi ve ikramiye tutarının ödeme tarihindeki memur maaş katsayısı üzerinden hesaplanarak ödenmesi talebinden ibarettir.
AÇIKLAMALAR : (...............- .............) tarihleri arasında, T.C. Emekli Sandığı'na bağlı ................ kurumunda çalıştım. ............tarihinden itibaren istifa edip SSK sigortalısı (**)olarak çalıştım. .................... tarihinde emekli oldum.(***)
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na, ............ tarihinde başvurarak, Emekli Sandığı'na tabi .... yıl .... ay ..... günlük süre için emekli ikramiyemin ödenmesini talep ettim. Bu talebimin reddedildiğine dair yazı, ............... tarihinde tarafıma tebliğ edildi.
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na açıkladığım durumum doğrultusunda 24.5.1983 günlü, 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun'un 12. maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Son defa T.C. Emekli Sandığına tabi görevlerden emekliye ayrılan ve..." ibaresinin Anayasa'nın 2., 10. ve 60. maddelerine aykırılığı savıyla Danıştay ve Ankara Bölge idare Mahkemesi'nin, Anayasa Mahkemesi'nde soyut norm denetimi yoluna gitmesiyle beraber, Anayasamızın 2. ve 10. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'nin Esas Sayısı : 2005/40 , Karar Sayısı : 2009/17, 5.2.2009 tarihli kararıyla iptal edilmiş ve 05 Haziran 2009 tarih ve 27249 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanmıştır.
Fakat Anayasa Mahkemesi'nce, İptal edilen ibarenin doğuracağı hukuksal boşluk kamu yararını ihlal edici nitelikte gördüğündeniptal hükmünün, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesine karar vermiştir.
Ancak 5 Haziran 2010 günü 1 yıllık iptal kararının yürürlüğe girme süresi dolduğundan hukuksal boşluk oluşmuş ve ardından TBMM tarafından 16.06.2010 günü kabul edilen 5997 sayılı "5997 SAYILI BAZI KANUNLARDA VE 190 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN"da, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararında belirtilen Anayasa'nın 2. maddesindeki hukuk devleti ve 10. maddesindeki eşitlik ilkesine uygun düzenleme yapılması gerekirken tam olarak yapılmamıştır.
Sözü edilen Kanun'un 14 üncü maddesi ile 5434 sayılı Kanun'da yapılan yeni düzenlemede;
"MADDE 14- 5434 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin birinci fıkrası Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malûllük veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir. Son defa bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerinin uygulanmasını gerektiren görevlerde çalışmakta iken emekliye ayrılan ve kendilerine mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara ise, bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda prim veya kesenek ödemek suretiyle geçen hizmet sürelerinin toplamı üzerinden bu madde hükümlerine göre emekli ikramiyesi ödenir. Mülga 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile üçüncü fıkrasının son cümlesinin bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz."
şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişiklik de 19 Haziran 2010 günü Resmi Gazetede yayımlanmıştır ancak yeni düzenlemede Anayasa Mahkemesi'nin kararına uyulmamıştır. Ayrıca bu maddenin yürürlük tarihi de 1 Haziran 2010 olarak belirtilmiştir.
Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonucunda TBMM'de kabul edilen 5997 Sayılı Yasa gereğince oluşturulan yeni düzenlemeye göre memuriyette geçirdiğim sürelerin ikramiyesinin ödenmesi için Sosyal Güvenlik Kurumuna yaptığım ....... tarihli başvurum da Kurumca ............. tarihinde ekli yazı ile reddedilmiştir.
Yeni yasal düzenlemede Anayasa Mahkemesi'nin, ilgili kanun madde hükmünün iptal kararı gerekçelerini karşılamadığından, Anayasa'nın 2. ve 10. maddelerindeki hukuk devleti ile eşitlik ilkelerine uygun adil çözümün bulunması için Sayın mahkemenize başvurmak kaçınılmaz olmuştur. Devlet Memuru olarak geçirdiğim ..................--.............. tarihleri arasındaki dönemde ödenen prim ve kesenekler doğrultusunda hak kazandığım emekli ikramiyesinin sadece son defa Emekli Sandığı'na çalışmadığım ve SSK'dan/Bağ-Kur'dan emekli olduğum gerekçesiyle reddedilmesi tarafımca hakkaniyete ve adalete aykırı olması sebebiyle kabul edilemez. Mahkemenizden Anayasa Mahkemesi'nin iptal gerekçesine uygun olmayan yeni düzenlemenin (5997 Sayılı Kanunun 14. Maddesi) Anayasa Mahkemesine gönderilmesi yoluyla iş bu davamın ve benim gibi mağdur tüm vatandaşlara ilişkin sorunun adaletli çözümü talebim mevcuttur.
DELİLLER : Emekli sandığı Sicil Dosyası, SSK/Bağ-Kur sicil dosyası, vs. her tür delil.
HUKUKİ NEDENLER : 2829 Sayılı Yasa, 5997 Sayılı Yasa, 5434 sayılı Yasa.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle Danıştay ve Anayasa Mahkemesi'nin kararları da gözönüne alınarak, davamın kabulü ile .................. tarihleri arasında geçen memuriyet sürelerim ile fiili zammı toplamım olan ......yıl, ...ay süre için, ödeme tarihindeki memur maaş katsayıları üzerinden tarafıma emekli ikramiyesi ödenmesi talebime karşılık Kurumca gönderilen .............. tarihli red kararının iptaline, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederim.
Ad-Soyad-İmza-Tarih
EKLER:
1-SGK'ya başvuru dilekçesi
2-SGK'nın ........... tarihli red kararı
3-Hizmet süremi gösterir belge
4-Anayasa Mahkemesinin 2009/17 karar, : 2005/40 esas ve 5.02.2009 tarihli kararı
** Bağ-Kur sigortalısı olanlar SSK'lı yerine Bağ-Kur yazacaklar.
*** Memuriyetine son verilenler ya da yedek subay askerlik yapanlar, "istifa ettim" demek yerine, kendi durumlarını belirtecekler.
Yapılması gereken başvurmak, reddi halinde dava açmak
Şükrü Kızılot ve Ali Tezel'in gündeme taşıdığı bu konu medyada "İstifa Eden Memurlara Müjde","SGK ikramiye vermemek için direniyor" gibi başlıklarla yer alırken bu durumdaki kişilere her hizmet yılı için bir maaş tutarında emekli ikramiyesi ödenirken ikramiye miktarının memurun istifa ettiği dönemdeki maaşı karşılığında mı yoksa aynı derecedeki memurun bugün aldığı maaş tutarında mı ödeneceğine de SGK'nın karar vereceği de yer almaktadır.
14 Ağustos'ta Şükrü Kızılot konuya ilişkin kamuoyunu yanlış bildiren haberler yayınlandığını, yapılması gerekenin sadece SGK'ya başvurmak, reddi halinde 60 gün içinde İdare Mahkemelerine dava açmak olduğunu belirtiyor.
Konu karmaşık ve çelişkili olduğu için bu durumdan yararlanabileceklerin tam bilgilenmesi için uzattığım ve detaylandırdığım bu yazıya alınacak ikramiye miktarını kabaca belirten bir örnek eklemek de yarar var.
* Bir sosyal hizmet uzmanının 10 yıl kamuda görev yaptıktan sonra 4. dereceden maaş almakta iken istifa ettiğini, daha sonra SSK'ya bağlı olarak çalışıp emekli olduğunu,
* SGK'nın ikramiyelerin memurun istifa ettiği dönemdeki maaşı karşılığında değil, aynı derecedeki memurun bugün aldığı maaş tutarında mı ödenmesine karar verdiğini,
* Sağlık ve Yardımcı Hizmetler Sınıfından maaş alan 4. derece bir sosyal hizmet uzmanının Agustos'2010 itibarıyla (taban aylık + yan ödeme + ek gösterge + özel hizmet tazminatı dahil) 1.218 tl. aylık aldığını,
* Bu durumda 1.218 x10: 12.180 TL. tutarında ikramiye alabilecektir.
Yazıyı bitirirken son olarak;
* Konunun çok sayıda kişiyi kapsadığı,
* Devlet memuru iken "istifa" edip ayrılanlar, memuriyetine son verilenler ile askerliğini "yedek subay" olarak yapanlar ile bu durumda olup da vefat edenlerin mirasçılarının önce SGK'ya başvurmaları, reddi halinde 60 gün içinde İdare Mahkemelerine dava açmaları gerektiği,
* Konuyu gündeme taşıyan ve ısrarla takip eden Ali Tezel ve Şükrü Kızılot'a teşekkür etmelerinin yanı sıra onları konuya ilişkin gelişmelerden bilgilendirecek olası yazılarını izlemekte yarar olduğunu
belirtmem gerekiyor. (ŞD/TK)
*Şadiye Dönümcü. sosyal hizmet uzmanı.