Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
bianet’in işsiz bırakılan gazetecilerle yürüttüğü İşsiz Gazeteciler Haberinin Peşinde projesi (İGHAP) 3 Mayıs Basın Özgürlüğü gününde tamamlandı. Proje Hollanda Kraliyeti Başkonsolosluğu Matra-İnsan Hakları Programı desteğiyle gerçekleşti. Projede işsiz bırakılan gazetecilerin dosya-haberleri 18 Nisan’dan bu yana bianet’te Türkçe, Kürtçe ve İngilizce olarak yayınlandı.
Toplantıda ayrıca Bağımsız İletişim Ağı’nın (BİA) 20. Yılı da kutlandı. BİA’nın kuruluş sürecini başlatan ilk toplantı 3 Mayıs 1997’de yapılmıştı. bianet çalışanları, kurucuları ve projede yer alan gazeteciler final toplantısı ve yıldönümü vesilesiyle bir araya geldi.
bianet için bugünün bir diğer önemi ise Barış Gazeteciliği El Kitabı'nın online İngilizce versiyonunun ve BİA Medya Gözlem 2017 Ocak-Şubat-Mart raporunun da bugün yayında olmasıydı.
Kameleon’da gerçekleşen etkinliğe birçok davetlinin yanı sıra işsiz gazeteciler projesini destekleyen Hollanda Konsolosu Robert Schuddeboom da katıldı.
İşsiz gazeteciler projesi
bianet’in kurucularından gazeteci Nadire Mater, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada ilk olarak işsiz gazeteciler projesine dair aktarımlarını yaparak, bu projeye devam etmek istediklerini belirtti.
Nadire Mater: Dayanışma içerisinde olmak istiyoruz
“Bugün çok farklı nedenlerle bir araya geldik ancak en önemlisi Türkiye’deki işsiz gazetecilerin haberlerinin peşinde koştuğu projeyle ilgili. Bugün bu projeye dair son dosyamız yayınlandı.
“İkili gruplar halinde 10 dosya için 20 arkadaşımız seçildi. Son dosyayı da bugün yayımladık. Bu yolla da işsiz bırakılmış meslektaşlarımızla dayanışma içerisinde olmak istedik, sürdürmek de istiyoruz. Hollanda Kraliyeti Başkonsolosluğu’na, ki Başkonsolos Robert Schuddboom da aramızda, teşekkür ediyorum.
Schuddeboom: Önceliğimiz ifade özgürlüğü
“Birçok ülkede iki önceliğimiz var: Bunlardan biri basın özgürlüğü, diğeri ise LGBTİ hakları. Tabii ki bianet bundan çok daha fazlasını yapıyor. Bu proje ise bu iki önceliğimizin güzel bir şekilde bir araya gelmiş ve çok daha geniş haliydi. Böylesi bir projeye “evet” demek o kadar da zor olmadı.
“Gazetecilere bazı göz ardı edilen konularda yazma olanağı verilmesini destekliyoruz. Bu projeye destek vermemizin ana sebebi de buydu.”
Michelle Demishevich: LGBTİ+ haberciliği görünür kılındı
İGHAP kapsamında Translar başlıklı dosya-haber hazırlayan gazetecilerden Michelle Demishevich, bianet’e toplumsal cinsiyet odaklı habercilik anlayışından ötürü teşekkür etti, bianet ile beraber LGBTİ+ haberciliğinin görünür kılındığını söyledi.
“Türkiye’de ilk kez bir trans gazeteci, basın meslek örgütlerinin ya da gazetecilerin yapmış olduğu bir projeye dahil oldu. Çünkü 2017 yılında bir trans kadın olarak meslek örgütleri ve gazeteciler tarafından resmen bir gazeteci olarak tanımlanamadığım ve sektörde hak ettiğim yeri bulamadığım, kimliğimin sürekli problem olduğu ve ötekileştirmeye maruz kaldığım bir ortamda bianet’in ve Hollanda Başkonsolosluğu’nun yapmış olduğu bu projede işsiz gazeteci arkadaşlarımla bir arada çalışmış olmak çok önemli. Çünkü burada önemli olan sadece bu projenin içinde olmak değildi. Trans bir gazetecinin de her türlü çalışmanın içerisinde yer alabileceğini göstermekti. Bu anlamda benden sonra gelecek olan bütün trans gazetecilere, bianet’in bu muhteşem ekibi sayesinde yol açmış oldum. Bu arkadaşlarımla bir arada olup bu çalışmaya katıldığım için son derece mutluyum, onurluyum. "
Zana Kibar: İşsiz ve öteki gazetecileriz
İGHAP'ta Sur haber-dosyasıyla yer alan kapatılan Özgür Gündem çalışanı Zana Kibar ise 90’lardaki gibi gazetecilerin öldürülmediğini ancak gazeteciliğin öldürüldüğünü söyledi.
“Biz aslında hem işsiz gazetecileriz hem de öteki gazetecileriz. Bu toplumda ötekileştirilmiş kesimlerdeniz. Ben de bir Kürt gazeteciyim. Böyle bir dayanışmayla bir arada olmak sevindirici. Bu belki bize bir umut, bir kıpırtı olur.
“Aslında Kürt basını olarak üzerimizdeki baskı hiçbir zaman azalmadı, rutin haline geldi. O yüzden üzerimizde özel bir baskı hissettik diyemeyiz. Ama artık bütün gazeteciler, Kürt gazetecilerin 90’dan beri yaşadıklarını yaşamaya başladılar. Belki 90’lardaki gibi, Ape Musa’lar gibi katledilmiyoruz ancak artık hem gazeteciliğin hem özgür basının katledildiği bir süreçte yer alıyoruz. Gazeteciler işsiz kalıyor, tutuklanıyor, gazeteler kapanıyor…
“Belki bu bir ara aşamadır. Bir sonraki süreçte belki 90’lardaki gibi ölüm riskini de üzerimizde hissedeceğiz. Ama bu dayanışmalar ve bir arada olmak güzel. Herkese teşekkür ediyorum.
bianet’in 20. yılı
Mater, bianet’in ilk gününden itibaren projeyi yazan İnsan Hakları Ortak Platformu (İHOP) Genel Koordinatörü Feray Salman’a ve BİA projesinin başlamasında büyük emeği olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) eski yönetim kurulu üyelerinden Naci Temeltaş’ı anarak teşekkür etti. Ve ardından bianet’in 20 yıl önce oluşumunu ve ilk gün polis baskınıyla açılış yaptıklarını anlattı:
“3 Mayıs 1997’de bianet’in ilk adımını atmamızın 20. yılı. Biz o gün yerel medya ile birlikte bağımsız iletişimciler, akademisyenler, gazeteciler TMMOB ve TTB ile bir konferans yapmıştık. İşin doğrusu, bianet projesi bir TMMOB projesidir. Ertuğrul Kürkçü ve bana geldiler bir proje yapalım diye. Ben uzak kalmaya çalıştım ama Ertuğrul çok hevesliydi. 3 Mayıs’taki konferansı polis bastı. Yani bu yola biz polis baskınıyla başladık. İzinsiz toplantı yapmakla suçlandık. “
Yavuz Önen: bianet'e kefilim
bianet’in oluşumu sürecinde emek veren ve bianet projesine kendi deyimiyle “kefil olan” Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen ise şu ifadelere yer verdi:
“90’lı yılların ikinci yarısında TMMOB ortamında meslek odalarının ürettiği bilgileri, belgeleri kendi alanımıza, üyelerimize ve halkın farklı sosyal kesimlerine nasıl kurulu düzen medyasının duvarlarını aşarak ulaşabiliriz diye araştırdık ve bir proje yaptık. Avrupa Komisyonu, o dönem hazırladığımız projeyi kabul etti. Fakat Brüksel kabul etmedi, mühendislerin basınla ne alakası var diye. İlgili bir kuruluş bulmamız söylendi. Nadire Mater ve Ertuğrul Kürkçü devreye girdi.
“TTB’nin aynı ortamda bize destek olması çok güzel oldu. Projemize katıldı, onların da desteğini anmak gerekir. Avrupa Komisyonu yine projeyi kabul etmedi, şart koştular birlik başkanının kefil olması gerekir dediler. Benim kefaletim var bu projede, o yüzden buradayım. Tüm bianet çalışanlarına, 20 yıldır emek veren bütün dostlara çok teşekkür ederim.”
Kürkçü: TBMM gazetecilerden özür dilemeli
bianet’in kurucularından olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ise “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) hala toplumun sesini yükseltmeye çalışan bir vekil olarak” parlamento adına engel olamadıkları süreçler için herkesten özür diledi.
“Doğrusu herkesten işimizi tam yapamadığımız için özür diliyorum. Türkiye’de toplumun sesi, dili, onların ihtiyaç ve arzularının sözcüsü olması gerekenler ne yazık ki bugün Türkiye’nin diktatörlüğe teslim edilişinin de müsebbibiler. Biz onlarla mücadele ettik ama ne yazık ki bu mücadele henüz kazanılabilmiş, tersine çevrilebilmiş değil. Bu açıdan TBMM gazetecilerden özür dilemeli.
“Çıkarttığı yasalarla, komisyonları vasıtasıyla engel olmadığı baskılarla, diktatörlüğün bütün arzularına büyük bir şehvetle teslim olmasıyla basın özgürlüğünün celladı olmuş olmuş bir parlamentonun üyesi olmak ama öte yandan da onun içinde hala özgürlük için bir yol açmaya vekil ettiğiniz bir kişi olarak işi daha bitiremedik. Özür dileriz.
“Yapamadık demek işime gelmiyor belki yapabiliriz. Fakat inanın bunu parlamentoda yapmayacağız. Bunu sokakta, gazetecilerin işlerinde, fabrikada bunu yapacağız ama parlamentoda bu olmayacak. Türkiye parlamentosu kendi kendini öldürdü. Kendi vekillerini cellada teslim etmek için koşa koşa verirken kendisine bir darbe yaptığının farkında mıydı bilmiyorum. Ancak kendisini öldürmüş bir parlamentonun hala toplumun sesini çıkarmaya çalışan bir vekili olarak bu özrü size borçluyum.
“Vekil olmadan önce gazeteciydim. Gazeteci olmadan önce mahpustum. Karışık bir hayat hikayesinin içerisinde bianet bizim için çok önemli. Devrimcilik dediğiniz şey kendinize öyle dediğiniz için olmuyor. İçinde yaşadığımız bütün mecraları dönüştürebildiğiniz zaman oluyor. Bu yüzden bianet gazetecilik mesleğini dönüştürmek için atılmış çok önemli bir adım. İstediği kadar yaygın ve istediği kadar güçlü olmayabilir. Fakat istemediği kadar önemli.
“Neticede ortaya hepinizin emeğiyle özellikle o zaman işte müesses nizamın çok akıl erdiremediği bir şekilde; mühendisiyle, mimarıyla, yerel medyacısıyla, taşra gazetecileriyle bir hengame içerisinde özgürlük için bir alan ararken böyle bir şey sonuçta ortaya çıktı. Tarihsel maddeciliğin anlatısına göre, hiçbir hayat hiçbir zaman bir plana göre yürümez. Olağan şey bunların bileşkesi doğrultusundadır. Arzularımızla hayatın gerçekleri arasında böyle bir netice var ortada. Bundan bir menfaatim yok. Vekil olduğumdan beri benden iki kere demeç aldı almadı. Bunu tarafsızlığı ve partizanlığı bir kenara itmenin nişanesi olarak görebiliriz tabi.
“Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanı. Ben dükkana döneceğim. Umarım önümüzdeki iki yıl bu diktatörlüğün gazabı bizi başka yerlere sürüklemezse ondan sonra çok sıkı projelerim var. Bir arada çalıştığım ve çalışamadığım bütün arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum.
bianet’e kuruluşuna emek veren Türkiye Tabipler Birliği üyelerinden Mustafa sütlaş ve İPS İletişim Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şahika Yüksel ise konuşmalarında kuruluşta ve 20 yıllık süreçte emeği geçen herkese teşekkür ettiler.
Mustafa Sütlaş: Habercilerin yarattığı en güzel şeylerden biri
“Bir görev olarak başlayan şey gönüllülük temelinde son üç seneye kadar devam etti. İyi şeyler yaptığımız düşünüyorum. Haberi ve haberciliği bir takım duvarların, mekanların içinde olan bir kesimin işi olmaktan bianet çıkardı. Başlangıcından itibaren hem mücadelenin içinde olanların hem de haberden bir şey alanların işi haline geldi. Yarattığı en güzel şeylerden biri buydu. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
Prof. Dr. Şahika Yüksel: Ben bianet’ten çok yararlandım
“Murat beni bir gün aradı bir vakıf kuruldu, sen onun kurucusu olacaksın dedi. Neden ama ben gazeteci değilim dedim. O da bir profesör lazım zaten dedi. Ben bianet’ten çok yararlandım. Bütün feminist, LGBTİ+, işkence ile ilgili haberler ve yazıların yayınlanması için çok müthiş bir medya oluşmuş oldu.”
Haluk Kalafat: Daha iyisini yapacağımızı düşünüyoruz
Son olarak konuşan bianet’in eş genel yayın yönetmeni Haluk Kalafat ise projeye devam etmek istediklerini daha iyi sonuçların çıkacağını da söyledi.
“20 kişiyle yaptık bu haberleri. Çok zormuş. Çünkü biz ilk defa böyle bir şey yaptık. Daha iyisini yapacağımızı düşünüyoruz. Şimdilik bu işle bir yol haritası çizmiş olduk. Devamını getiririz umarım. Çok teşekkür ediyorum herkese. (TP/HK)
İŞSİZ GAZETECİLER HABERİNİN PEŞİNDE
1- Yeni "İşlerinde" Konuşuyorlarsa da Onlar Gazeteci
3- Almanya: Yeni Nesil Diaspora/Kopuntu
5- Arap Kızı Camdan Bakıyor'la Gelen Örgüt ve "Araplık"tan Kurtuluş
6- Nasıl Çalışıyor/Çalışamıyorlar; Kalıpyargıları Esnetmek
7- Ayrımcılıktan Kurtulmak İçin Beyazlarla Evleniyorlar
8- Özel Rehabilitasyon Merkezleri ve Sorunlar: Bingöl Örneği
9- İki Yönetici "Engelliye Eğitim Desteği" Uygulamasını Tartışıyor
10- "Engelli Eğitiminde Çözüm Kaynaştırma Sistemi"
11- Bingöllü Öğrenciler ve Veliler Anlatıyor
12- "Gavur"u Gitmiş Mahallesi Kalmıştı, Mahallesi de Gitti
13- Mıgırdıç Margosyan Yıkıntılar Arasındaki Sokağını Bulamadı
14- Nefrete İnat Yaşamı, Aşkı, Mücadeleyi Seçenler
15- Ece Devrim: Zorunlu Seks İşçiliğine Çok Direndim
16- Şahika: Sonradan Trans Kadın Olunmuyor
17- Emirhan: Örgütlü Mücadele ve Yaşanana Kayıt Düşmek Şart
18- Sarmaşık Derneği Kapatıldı; Mağdurlar Ne Durumda?
19- Alternatif Bir Banka: Sarmaşık Gıda Bankası
20- Tarihi Dekorlu Bir Modern İstanbul Tasarısı: Balat
21- Kayyum Kıskacında Kalan Sanat
22- Sanatçılar ve Seyirciler Sahnesiz; Öğrenciler Konservatuvarsız Kaldı
23- Kayyum Kıskacında Sanatın Veri Haritası
24- Kürt Hareketlerinin Hapishane Kronolojisi
26- Hapishane: Genel Başkanlara Zorunlu Uğrak
* İşsiz Gazeteciler Haberinin Peşinde projesi Hollanda Kraliyeti Başkonsolosluğu'nun Matra-İnsan Hakları Programı mali desteğiyle gerçekleşti.