İsrail, 9 Eylül’de Katar’ın başkenti Doha’da üst düzey Hamas liderlerini hedef alan bir saldırı gerçekleştirdi.
Saldırının ardından Katar, İsrail’i ‘pervasız ve sorumsuz’ davranmakla ve uluslararası hukuku ihlal etmekle suçladı. Hedef alınan binanın yerleşim bölgesinde bulunduğunu belirtti.
İsrail ordusu, “7 Ekim’deki vahşi katliamdan doğrudan sorumlu olanları” hedef aldıklarını açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Katar’ın Hamas yetkililerini sınır dışı etmemesi halinde ülkeye yeniden saldırı düzenleyecekleri tehdidinde bulundu; Doha yönetimi ise Tel Aviv’e tepki gösterdi.
İsrail’in Doha saldırısıyla ilgili bilinenleri derledik.

İsrail'den Hamas'a suikast girişimi: Doha'da dumanlar yükseliyor
Saldırı nerede ve nasıl gerçekleşti?
9 Eylül Salı günü öğle saatlerinde Doha’nın üzerinde patlama sesleri duyuldu ve dumanlar yükseldi.
Doğrulanan görüntülerde, Doha merkezinin kuzeyindeki West Bay Lagoon (Leqtaifiya) bölgesine yakın Wadi Rawdan Caddesi’nde, Woqod benzin istasyonunun yanındaki bir kompleksin ağır hasar aldığı görüldü.
İsrail ordusu, ‘hassas mühimmat’ kullanılarak Hamas’ın Katar’daki üst düzey liderlerine yönelik ‘nokta atışı’ bir operasyon düzenlendiğini duyurdu.
İsrail medyasına göre operasyona 15 savaş uçağı katıldı ve tek bir hedefe 10 mühimmat ateşlendi.
Katar, 2012’den bu yana Hamas’ın siyasi bürosuna ev sahipliği yapıyor. 7 Ekim 2023’ten bu yana Hamas ile İsrail arasında dolaylı müzakerelere aracılık ediyor.

Kimler hedef alındı?
Hamas, Doha’daki müzakere heyetinde yer alan liderlerinin hedef alındığını ancak saldırıdan sağ kurtulduklarını açıkladı. Örgüt, aralarında bir Katarlı güvenlik yetkilisinin de bulunduğu altı kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.
Örgütten yapılan açıklamaya göre saldırıda hayatını kaybedenler şöyle:
- Hemmam el-Hayye (Ebu Yahya) – Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı ve Başmüzakereci Halil el-Hayye’nin oğlu
- Cihad Lebad (Ebu Bilal) - Halil el-Hayye’nin ofis müdürü
- Abdullah Abdulvahid (Ebu Halil) - Hamas üyesi
- Mümin Hassune (Ebu Ömer) - Hamas üyesi
- Ahmed el-Memluk (Ebu Malik) - Hamas üyesi
- Bedir Saad Muhammed el-Hamidi - Katar iç güvenlik güçleri görevlisi
Açıklamada ayrıca, saldırının “Netanyahu ve hükümetinin herhangi bir anlaşmaya ulaşma niyetinde olmadığını açıkça gösterdiği” ifade edildi.
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ise X’te yaptığı paylaşımda Hamas liderliğinin hedef alınmasını “önemli ve doğru” olarak nitelendirdi.
İsrail Başbakanlık Ofisi’nden Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz adına yapılan açıklamada, Katz’ın bu öneriyi desteklediği kaydedildi.
Açıklamada, “Doğu Kudüs’teki saldırının ardından Netanyahu tüm güvenlik kurumlarına Hamas liderlerini ortadan kaldırma olasılığına hazırlıklı olmaları talimatını verdi. Savunma Bakanı bu öneriye tam destek verdi,” ifadelerine yer verildi.

Saldırı, ABD’nin bilgisi dahilinde mi yapıldı?
Netanyahu’nun ofisi, saldırının “tamamen bağımsız bir İsrail operasyonu” olduğunu belirtti. Açıklamada, “İsrail başlattı, İsrail yürüttü, İsrail tam sorumluluk alıyor,” denildi.
ABD Başkanı Donald Trump, İsrail’in Doha’ya yönelik saldırı kararının tamamen Netanyahu’ya ait olduğunu açıkladı.
Trump, 10 Eylül’de Truth Social hesabından yaptığı açıklamada “Barışı sağlamak için bizimle birlikte çok çaba sarf eden ve cesurca riskler alan, egemen bir ülke ve ABD’nin yakın müttefiki olan Katar’ı tek taraflı olarak bombalamak, İsrail’in veya Amerika’nın hedeflerine hizmet etmez,” değerlendirmesini yaptı.
“Bu karar Başbakan Netanyahu tarafından alınmış bir karardı, benim tarafımdan alınmış bir karar değildi,” diyen Trump, kendilerinin saldırıdan kısa bir süre önce ABD ordusu aracılığıyla bilgilendirildiklerini ifade etti.
ABD Başkanı, saldırıya ilişkin bilgi alır almaz Özel Temsilcisi Steve Witkoff’a Katarlıları “yaklaşan saldırı” hakkında bilgilendirmesini istediğini belirterek, “O da bunu yaptı ancak ne yazık ki saldırıyı durdurmak için çok geç kalınmıştıi” ifadesini kullandı.
Katar’ı ABD’nin güçlü bir müttefiki ve dostu olarak gördüğünü kaydeden Trump, saldırıdan sonra Netanyahu ile görüştüğünü dile getirdi.
İsrail’in saldırısını “talihsiz bir olay” diye tanımlayan Trump, “Katar Emiri ve Başbakanı ile de görüştüm ve ülkemize verdikleri destek ve dostluk için teşekkür ettim. Onlara, böyle bir şeyin kendi topraklarında bir daha olmayacağına dair güvence verdim,” değerlendirmesinde bulundu.
Saldırının, ABD’nin Katar’daki hava üssü El-Udeyd’in geleceğini ve Washington’un Körfez müttefikleriyle ilişkilerini nasıl etkileyeceği ise belirsizliğini koruyor.

Hamas liderleri Katar’da ne yapıyordu?
Katar, Ekim 2023’ten bu yana İsrail ile Hamas arasındaki arabuluculuk rolünü sürdürüyor ve görüşmelere ev sahipliği yapıyor.
Hamas saldırıdan kısa süre önce, ABD’nin ateşkes için sunduğu bazı önerileri “memnuniyetle karşıladığını” ve bunları “halkımızın ihtiyaçlarını karşılayan kapsamlı bir anlaşmaya dönüştürmek için” müzakereler yürüttüğünü açıklamıştı.
Hedef alınan Hamas liderlerinin, ABD önerilerine verilecek resmi yanıtı tartışma aşamasında oldukları düşünülüyor.
Bir Filistinli yetkili daha önce BBC’ye yaptığı açıklmada, ABD planının, Gazze’deki 48 rehinenin 60 günlük ateşkesin ilk 48 saatinde serbest bırakılmasını; buna karşılık İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin bırakılmasını ve kalıcı ateşkes için müzakerelerin başlatılmasını içerdiğini söylemişti.

Katar saldırıya nasıl tepki verdi?
Doha yönetimi saldırıya sert tepki göstererek, İsrail’i pervasızlıkla, korkaklıkla ve uluslararası hukuk ile tüm normları açıkça ihlal etmekle suçladı.
Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, İsrail’in “pervasız davranışına, bölgesel güvenliğe yönelik sürekli müdahalesine, Katar’ın güvenliğini ve egemenliğini hedef alan herhangi bir eylemine müsamaha gösterilemeyeceğini” vurguladı.
Katar’a yönelik saldırı tehditlerini sürdüren Netanyahu, 10 Eylül’de yaptığı açıklamada “Ya onları sınır dışı edersiniz ya da adalete teslim edersiniz. Çünkü yapmazsanız, biz yapacağız,” dedi.

İsrailliler Netanyahu'nun Gazze'yi işgal kararına karşı, esir takası anlaşması talebiyle genel greve gitti
Katar Dışişleri Bakanlığı ise “Netanyahu’nun pervasız ve sorumsuz uygulamalarına son vermek ve hesap vermesini sağlamak için ortaklarımızla birlikte çalışacağız,” yanıtını verdi.
Netanyahu’nun Hamas ofisine ev sahipliği yapmasına ilişkin açıklamalarının Katar topraklarını vurmayı meşrulaştırmaya dönük “utanç verici ve tehlikeli girişimler” olduğuna dikkati çekilen açıklamada, “Hamas ofisine ev sahipliği yapılması, ABD ve İsrail’in talebiyle yürütülen arabuluculuk çabalarının bir parçasıdır,” denildi.
Kaynak: BBC News, Al Jazeera, Anadolu Ajansı
(VC)





