Haberin İngilizcesi için tıklayın
“Kanuna aykırı gösteri yürüyüşü düzenlemek” suçlamasından dört kez tutuklanıp tahliye edilen, Bakırköy’de yaptıkları eylem sırasında 30’dan fazla kez gözaltına alınan iki öğretmen, Nursel Tanrıverdi ile Selvi Polat, polisler hakkında işkence suçlamasıyla suç duyurusu yaptı.
Avukatları Ferdi Yamar ve Görkem Ağdede aracılığıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na ilettikleri şikayet dilekçesinde, Bakırköy Kartaltepe Polis Merkezi Güvenlik Büro Müdürlüğünde görevli kamu görevlilerinin, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 94. Maddesi uyarınca “işkenceden” soruşturulması istendi.
TIKLAYIN - Tutukluyken Beraat Ettiler, Yine Tutuklandılar, Yine Beraat Ettiler, Yine Tutuklandılar
Bakırköy meydanında bir yıldan fazla süredir “İşimizi istiyoruz” pankartıyla eylem yapan iki kadın öğretmen, son olarak iki gün önce gözaltına alınıp ifadelerinin ardından serbest bırakılmıştı.
“Bir öğretmene 10 polis müdahale etti”
Şikayet dilekçesinde, Bakırköy Asliye Ceza Mahkemelerince de verilen birçok farklı kararla “suç olmadığı” belirlenen eylem sırasında, iki öğretmenin işkenceyle gözaltına alındığı ifade edildi:
“25 Şubat ve 1 Nisan 2019’da Tanrıverdi ve Polat basın açıklaması ve ardından yarım saatlik bir oturma eylemi gerçekleştirmek üzere Bakırköy Özgürlük Meydanı’na gitti.
“Ama polis eyleme izin vermeyeceğini bildirdi ardından da gözaltı işlemine başladılar.
“Bu müdahale yasal bir gözaltı/yakalama prosedüründen ziyade işkence fiillerinin başlangıç noktasını teşkil etti. Her bir öğretmene ortalama 10 kolluk görevlisi müdahale etti, yumruk ve tekmelerle işkence ederek polis aracına bindirildiler.”
“Çevredeki vatandaşlar kameraya çekti”
Dilekçede, olayın çevredeki kişilerce videoya çekildiği de belirtildi:
“Üç kadın çevik kuvvet polisi, Nursel Tanrıverdi’yi boğazından yukarı kaldırdı. Çok sıkı şekilde kelepçelendiler.
“Çevredeki vatandaşlar bu duruma sözlü olarak müdahale etti, olayı telefonlarıyla kayıt altına aldılar.
“Polis tüm bu süreçte, öğretmenlere hakaret, küfür, tehdit ve benzeri sözlü saldırılarda da bulundu.”
Dilekçeye ek olarak, Tanrıverdi ile Polat’ın darp edildiğine dair hastane raporlarının yanı sıra Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan aldıkları raporlar da savcılığa sunuldu.
Ayrıca, MOBESE kayıtları ile polis araçlarındaki kamera kayıtlarının da dosyaya celp edilmesi talep edildi.
Ne olmuştu? |
7 Şubat 2017 tarihli, 686 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile görevlerinden ihraç edilen iki öğretmen, 20 Şubat 2017’den bu yana “İşimizi istiyoruz” sloganıyla Bakırköy meydanında, Pazartesi, Çarşamba ve Cumartesi günleri eylem yapıyor. Meydana çıktıkları pek çok sefer gözaltına alındılar, eylemlerinin 74. haftasında da yine gözaltına alınıp adli kontrolle serbest bırakıldılar. Ancak bu kez mahkeme kararında şöyle bir adli kontrol kısıtlaması yer aldı: “Şüpheliler hakkında Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun (CMK) 109/3-L maddesi* gereğince, hakkında kamu davası açılıp savunması alınıncaya kadar Bakırköy Cumhuriyet Meydanına 200 metreden fazla yaklaşmalarının yasaklanmasına karar verildi.” TIKLAYIN - Öğretmenlere Adli Kontrol: “Meydana 200 Metreden Fazla Yaklaşmaları” Yasak Yasağı tanımayacaklarını söyleyen öğretmenler, 13 Ağustos 2018’de Bakırköy’de basın açıklaması yapmak isteyince gözaltına alınıp bu kez hakimlikten yurtdışına çıkış yasağı ve imza verme şartıyla serbest bırakıldı. TIKLAYIN - Bakırköy’e Girmesi de Yasak, Yurtdışına Çıkması da İki öğretmen meydanda eylem yapmak istedikleri için yine gözaltına alındığında, 21 Ağustos’ta tutuklandı. Yaklaşık iki hafta sonra tahliye oldular. Daha sonra meydana yaklaşmama yasağı da mahkemece kaldırıldı. Bu soruşturma sonucunda açılan davada ise 14 Şubat’ta beraat ettiler. Ancak 5 Şubat’ta Bakırköy 2, Sulh Ceza Hakimliği, bu kez de meydana 100 metreden fazla yaklaşmamalarına hükmetti. Eyleme başladıklarından beri dört kez tutuklanıp tahliye edilen öğretmenler, aynı suçlamayla yargılandıkları altı ayrı mahkemedeki altı davadan ise beraat etti. * 2012’deki değişiklikle getirilen CMK’nın 109/3-l maddesi, “Belirlenen yer veya bölgelere gitmemek” ibaresini içeriyor. |
(AS)