Afrin operasyonu sonrasında üniversitede lokum dağıtılmasına karşı "İşgalin, katliamın lokumu olmaz" pankartı açtıkları için “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin karar duruşması yarın (31 Ocak) Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, saat 10.30'da görülecek.
Davanın 15 Ekim’de görülen son duruşmasında savcı, celse arasında verdiği esas hakkındaki mütalaasını tekrarlamış, dosya kapsamında yargılanan 30 öğrencinin de Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2 maddesinin 1. cümlesinde düzenlenen "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla, ayrı ayrı cezalandırılmalarını istemişti.
Yarın görülecek duruşmada sanıklar ve müdafileri esasa karşı savunmalarını yapacaklar. Mahkeme bir önceki celsede verdiği ara karar doğrultusunda, öğrencilerin el konulan dijital materyallerinin iadesi hususunu da esas hükümle birlikte değerlendirecek.
Dava nasıl başladı?
19 Mart 2018'de bir grup öğrencinin Afrin’de 46 askerin hayatını kaybetmesinin ardından Kuzey Kampüs’te masa açarak lokum dağıtmasını savaş karşıtı öğrenciler, “İşgalin katliamın lokumu olmaz” yazan pankart açarak protesto etti. İki grup arasında tartışma çıktı, lokum standına saldırıldığı öne sürüldü.
Öğrenciler önce sosyal medyada daha sonra da Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından hedef gösterildi. Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi öğrencileriyle ilgili, “Regaip öncesinde lokum dağıtanlara kalkıp farklı bir şekilde davrananlara haddini bildirmek birinci derecede benim ve devletin görevidir. Okul koridorlarında, kantinlerinde, bahçelerinde adeta terör estiren bu çapulculara kesinlikle meydanı bırakmayacağız” dedi.
Olayın ardından farklı tarihlerde ev, yurt baskınlarıyla ve kampüs içinde gözaltına alınan öğrencilerden 14'ü tutuklandı, 8'i tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Haziran 2018 itibariyle dosya kapsamında yargılanan öğrenci sayısı sonradan gözaltına alınanlarla birlikte 30 oldu.
Tutuklanan öğrenciler davanın 6 Haziran 2018'de görülen ilk duruşmasında "yurtdışına çıkış yasağı" şartıyla tahliye edildi. Davanın ikinci duruşmasında ise yurtdışı çıkış yasakları kaldırıldı.
İddianamede ne var?
Savcı Ergün Güçlü'nün hazırladığı iddianamede öğrencilere Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 7/2 maddesi olan "Terör örgütü propagandası yapmak" suçlaması yöneltiliyor.
Öğrenciler “Türk Silahlı Kuvvetleri’ni bölgede işgal gerçekleştiren, şiddet uygulayan gayrı meşru güç olarak göstermek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, Türk Silahlı Kuvvetlerini itibarsızlaştırmayı amaçlamak” ile suçlanıyorlar.
Öğrencilerle ilgili bilgilerde “slogan atmak”, “protesto amacıyla yapılan alkışlama etkinliğe katılmak”, “saldırıya yeltenen grup arasında olmak” gibi ifadeler yer alıyor.
"Savaşa hayır" sloganı da iddianamede
Ayrıca, iddianamede “İslam Araştırmaları Kulübü organizesinde Zeytin Dalı Harekatı’nın başarıyla tamamlanması sonrasında gayet insani duygularla düzenlenen lokum dağıtımı etkinliği sırasında şüphelilerin, barışçıl biçimde etkinlik yapan öğrencilere fiziksel şiddet uygulamaya çalışmaları üzerine soruşturma başlatılmıştır” ifadesi yer alıyor.
Sanık öğrencilerin “Saray Savaş Halklar Barış İstiyor, “İşgalin Katliamın Lokumu olmaz”, “Savaşa hayır barış hemen şimdi”, “Katil AKP işbirlikçi ÖSO”, “Saray savaş halklar barış istiyor” sloganları attıkları belirtiliyor. (TP)