Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Hrant Dink cinayetinin ardından yapılan eylem ve yürüyüşlerde atılan "Hepimiz Ermeni'yiz" sloganına karşı olduğunu açıkladı.
Frêche: Milli takımda üç -dört siyah futbolcu olmalıydı
Montpellier kentinde yaptığı bir konuşmada, "Fransa Milli Futbol Takımı'nda dokuz siyah oyuncu var. Bunun normali üç veya dört siyah futbolcunun bulunmadı" diyen Fransa Sosyalist Partisi'nden Georges Frêche, önceki gün alınan bir kararda partisinden ihraç edildi.
Partinin Disiplin Komisyonu, bir basın bildirisiyle, "Bu konuşma, kuşku götürmez bir şekilde, hukuksal yönünün ötesinde, sadece partimizin savunduğu temel değerlerle değil, Anayasal ilkelerle de bağdaşmıyor" diyerek Frêche'i partiden uzaklaştırdı.
Daha önce de başka toplum kesimleriyle ilgili benzer konuşmalar yaptığı için mahkum olan partinin 1972'deki kurucularından Frêche, kararla ilgili olarak, "Tüm dostlarımdan PS kartlarını muhafaza etmelerini, Ségolène Royal'a oy vermelerini istiyorum. Hakkımdaki kararla ilgili de olarak da , 'aşırı olan anlamsızdır" diyorum" dedi.
"'Hepimiz Ermeni'yiz' ifadesi tepki yaratabilir"
Başbakan Erdoğan, Hrant Dink cinayetinin ardından yapılan eylem ve yürüyüşlerdeki "Hepimiz Ermeni'yiz" sloganına "etki-tepki hareketini körüklemek isteyenlere fırsat vermesi açısından" karşı olduğunu açıkladı.
Kanal 7'de yayımlanan "İskele Sancak" programına canlı yayında konuşan Erdoğan, "Temenni ederdim ki sadece 'Hepimiz Ermeni'yiz' ifadesi orada olmamış olsaydı çok daha mükemmel olmuş olacaktı" dedi.
Başbakan Erdoğan, programda Hrant Dink için düzenlenen cenaze törenini "taktire şayan" bulduğunu, tek eleştirisinin ise "Hepimiz Ermeniyiz" ifadesine olduğunu söyledi.
"Hepimiz Hrant Dink'iz" demenin bu anlamı karşıladığını ifade eden Erdoğan, "Hepimiz Ermeniyiz" için "Herkes bir entelektüel pencereden olaya bakmayabilir çünkü bu tip bir etki tepki olayını körüklemek isteyenler olabilir. Onlara fırsat açması bakımından o yanlış oldu" dedi.
Erdoğan, Dink'in cenaze yürüyüşüyle ilgili şunları söyledi: "Birliğimize beraberliğimize demokrasiye bir kurşun sıkılmıştır ama biz bunun karşısında biriz, birliğiz, bütünüz demişizdir. İşin bir diğer bir boyutu ise o gün o topluluğu provoke etmek isteyenler çıkabilirdi, nitekim de vardı ama bu konuda hanımefendinin yapmış olduğu konuşma, o şükrana layıktı. Orada bir kemal vardı, olgunluk vardı, bu önemliydi. Tabi canı en çok yanan, orada olanların hepsinden daha fazla, hanımefendiydi ama O, o toplumun vermiş olduğu atmosfere bana göre aldanmadı. Gerçekten olgun bir şekilde, adeta o topluluğu Rakel Hanım yönlendirdi ve asla slogan istemiyorum dedi, buna yol açılmadı." (EÖ/KÖ)