* Fotoğraf: Canva
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Servisi Genel Sekreter Yardımcısı Enrique Mora, dün (3 Ağustos) sosyal medya hesabından bir açıklama yaparak Kapsamlı Ortak Eylem Planı'nın (KOEP) "tam olarak uygulanmasını görüşmek üzere" Avusturya'nın başkenti Viyana'ya gittiğini duyurdu.
İran ile 2016 yılında imzalanan, fakat ABD'nin Başkan Donald Trump döneminde çekildiği anlaşma, İran'ın nükleer faaliyetlerini sınırlandırmasını ve çeşitli denetimleri kabul etmesini öngörüyordu. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell'in girişimiyle, anlaşmanın yeniden uygulanması için Viyana'da müzakereler gerçekleştirilecek.
Bu bağlamda konuşan ABD'nin İran özel temsilcisi Rob Malley de "görüşmeler için Viyana'ya hareket etmeye hazırlandığını" duyurdu.
Rob Malley, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Beklentilerimiz kontrol altında, fakat AB'nin çabalarını memnuniyetle karşılıyoruz ve anlaşmaya varmak için iyi niyetli bir girişime hazırız. İran'ın da buna hazır olup olmadığı kısa zaman içinde netleşecek" dedi.
CNN International'ın aktardığına göre, Joe Biden yönetiminden üst düzey bir ABD'li yetkili ise Viyana'daki görüşmelerde çok büyük bir "gelişme kaydedileceğinden çok fazla umutlu olmadıklarını" söyledi.
İran Başmüzakerecisinden açıklama
Viyana'daki görüşmelerde İran'ı Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Başmüzakereci Ali Bakıri temsil edecek.
Anadolu Ajansı'nın (AA) aktardığına göre, konuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Ali Bakıri, anlaşmanın bozulması ile ilgili olarak ABD'ye işaret etti: "Sorumluluk, anlaşmayı ihlal eden ve geçmişin kötü mirasından uzaklaşamayanlardadır."
Bunun bir "fırsat" olduğunu belirten Başmüzakereci, "ABD, KOEP üyelerinin cömertliğinin sağladığı fırsatı değerlendirmelidir. Olgunluk göstermek ve sorumlu davranmak için top onların sahasında" dedi.
İran: ABD, İran için şart koşamaz
Konuyla ilgili olarak İran Dışişleri Bakanlığı da yazılı bir açıklama yaptı. Bakanlığın açıklamasında, "nükleer anlaşmadan tek taraflı çekilen ABD'nin Tahran'a şart koşamayacağı" mesajı vardı.
İran Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Başmüzakereci Ali Bakıri adına yapılan açıklama, Viyana'daki nükleer müzakerelerin amacının "ABD'nin anlaşmaya dönmesinin koşullarını belirlemek" olduğunu ve anlaşmadan tek taraflı çekilen ABD'nin İran için şart koşamayacağını" kaydetti.
Başmüzakereci, Viyana'daki görüşmelerde ABD'nin bir anlaşmaya varma konusundaki "ciddi ve gerçek iradesinin doğrulanacağını" belirtti.
İran nükleer anlaşması hakkındaİran, 2016 yılında P5+1 olarak bilinen Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BM) beş daimi üyesi ABD, Çin, Rusya, İngiltere ve Fransa ile Almanya arasında müzakerelerin ardından zenginleştirilmiş uranyum üretimi ve saklama kapasitesine sınır getireceği, nükleer tesislerinin denetlenmesine izin vereceği ve tavsiyeler üzerine tesislerini modifiye edeceği veya tamamen kapatacağına dair bir anlaşma imzalamıştı. Ancak ABD Başkanı Barack Obama döneminde imzalanan anlaşmadan, Donald Trump 2018 yılında çekilmişti. Trump, anlaşmanın zayıf kaldığını ve İran'ın balistik füze programını kapsamadığını söylemiş ve İran'a tekrar yaptırım uygulanmıştı. Buna karşılık İran da anlaşmadan aşama aşama uzaklaşmaya ve belirlenen sınırların üzerinde uranyum zenginleştirmeye başladı. İran ile tekrar anlaşmaya varılamadı. Orta Doğu turu kapsamında 13 Temmuz'da İsrail televizyonuna konuşan ABD Başkanı Joe Biden, "Şu anda var olan İran'dan daha kötü tek şey nükleer silahları olan bir İran. Tekrar bir anlaşmaya varabilirsek onları sıkıca tutabiliriz" ifadelerini kullandı. İran ile nükleer müzakerelerİran ile 2015'te imzalanan nükleer anlaşmanın yeniden tam anlamıyla uygulanmasını sağlama ve ABD'nin anlaşmaya dönüşünün ele alındığı nükleer görüşmeler, Nisan 2021'den bu yana aralıklarla Viyana'da yapılıyor. Viyana'da Rusya, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere ve İran'dan üst düzey temsilcilerin katılımıyla yapılan müzakerelere eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde 2018'de anlaşmadan tek taraflı çekilen Washington, AB aracılığıyla dolaylı katılım sağlıyor. Washington, Tahran'ın anlaşmadaki taahhütlerine geri dönmesini isterken, İran nükleer anlaşmadan ayrılan taraf olarak öncelikle ABD'nin anlaşmaya dönerek tüm yaptırımları kaldırmasını ve anlaşmadan tekrar ayrılmayacağına dair güvence vermesini talep ediyor. Borrell'in 25 Haziran'daki Tahran ziyaretinde, ABD ile İran arasında AB aracılığıyla yapılan dolaylı görüşmelerin Doha'da sürdürülmesine karar verilmişti. 29 Haziran'da yapılan görüşmelerde de ilerleme sağlanamadığı açıklanmıştı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell, 20 Temmuz'da İran ile ABD arasındaki anlaşmazlığı çözmek için taraflara yeni bir taslak metin sunduğunu duyurmuştu. Tahran ve Washington yönetimleri de AB'nin sunduğu yeni çözüm önerilerini olumlu karşıladıklarını açıklamıştı. |
(SD)