Yarkadaş:İnternet'te özgürlük elden gidiyor!
Gerçek Gündem sitesi editörü Barış Yarkadaş, "Türkiye'de gazeteciler İnternet'te özgürlük alanlarını kaybediyorlar. Kimse bunun farkında değil" dedi.
Bu yönelimin dünyada da sürdüğünü ifade eden Yarkadaş, Hong Kong'da İnternet kullanıcılarına 20 bin dava açıldığını, Suudi Arabistan'ın pornografiye karşı başlattığı mücadelenin İnternetin diğer alanlarına da yaygınlaştığını, Türkiye'de de cezalandırmaların superonline sitesinin forum yöneticisi Coşkun Ak hakkındaki davayla başlandığını anımsattı.
'
İlkiz: Altı yıl sonra İnterneti sınırlandıran yasamız oldu
İletişim hukukçusu Fikret İlkiz, 5651 sayılı "İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun" ile ilgili, "İnternette herhangi bir şekilde ifade özgürlüğünü geliştirme yönünde gitmiyoruz ve ilk kez altı yıl sonra sınırlandırma yasasına sahip olduk" dedi.
23 Mayıs'ta Resmi Gazete'de yayımlanan kanunu tanıtan İlkiz, yasanın sadece suçlar ve İnternet'in nasıl sınırlandırılacağıyla sınırlı olduğu ve İnternet aktörlerinin sorumluluklarına yeterince yer vermediğini ifade etti.
İnternet'te ifade özgürlüğünün yeri konusunda Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin 840. oturumunda kabul ettiği 28 Mayıs 2003 tarihli İnternet'te İletişim Özgürlüğü Deklarasyonu'nun önemli bir metin olduğu açıkladı.
Mater: Genelkurmay mesajında nefret söylemi var
Genelkurmay Başkanlığı'nın sitesinde 27 Nisan'da yayımlanan "Atatürk'ün Ne Mutlu Türküm Diyene Anlayışlına karşı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyetinin Düşmanıdır ve öyle kalacaktır" sözlerine tepki gösteren gazeteci Nadire Mater, "Bu nefret söylemiyle ilgili son bir aydan aklımda kalan bir örnek" dedi.
Aslında nefret söyleminin ne olduğunu TCK'da 216. madde açıklıyor. Ancak ne yazık ki, bu madde nefret söylemini kullananlara değil, nefret söylemine karşı mücadele verenlere uygulanıyor. Benim yorumuma göre uygulansa 27 Nisan e-postasına dava açılması beklenirdi.
İnternetin özgürlük ortamı olarak nefret söylemcileri için de bir imkan olduğunu söyleyen Mater ırkçı, ayrımcı, düşmanca söylemin bu amaçla kurulan künyesiz sitelerde ve yaygın medyanın web sitelerinin okur yorumlarında sık görüldüğünü söyledi.
"Ben, yine de yasaklardan yana değilim. Etik kurallar ve medyanın kendi kendini denetleyebileceği yapılanmalarla sorun çözülebilir. Elbette toplumun dönüştürülmesi de önemli."
Mağden: Nefret söylemiyle mücadele edilmeli
Gazeteci Perihan Mağden ise nefret söyleminin yer aldığı mecraların yasaklanmasını, bu sorunla mücadele edilmesi gerektiğini ifade etti.
Gazeteci Ragıp Duran da Çin'de sitelerin yasaklanmasını haber olarak işleyen ana akım medyasının Kürt sitelerinin kapalı kalışına kayıtsız kaldığını vurguladı.
Medyanın okur yorumları köşelerinin çok tehlikeli olduğunu söyleyen Duran, "Kuzey Irak'a girilsin mi? şeklinde kamuoyu araştırmaları yayımlandığına işaret ederek, "Böyle kamuoyu araştırması olmaz" dedi. (EÖ/EÜ)