"İnternet Andıcı" olarak bilinen soruşturma tamamlandı. Soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Cihan Kansız, iddianameyi tamamlayarak 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. İddianamede, soruşturmanın 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' davası ile birleştirilmesi de talep edildi. Dursun Çiçek 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' belgesinde ıslak imzası bulunduğu iddiasıyla tutuklu olarak yargılanıyor.
İddianameyle ilgili gelen basına düşen bilgilerde, soruşturma kapsamında 21 subayın adı geçmesine rağmen, iddianamede 19 subayın adı yer aldığı da var. Aynı şekilde "şüphelilerin TCK'nın 312. maddesine göre 'hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs' ile suçlandığı" da iddianameye dair bilgiler arasında. Bu suç nedeniyle istenen cezalar ise ağırlaştırılmış müebbet.
İddianamede şüpheli olarak 14 muvazzaf subay, 4 emekli subay ve bir sivil memurdan söz ediliyor. Şüpheliler arasında Emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Korgeneral Mehmet Eröz, Tümgeneral Mustafa Bakıcı, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, Albay Orhan Güçlü ve Albay Sedat Özüer'in de ismi bulunuyor.
İddianamedeki sanıklar arasında, soruşturmada verdiği ifade tartışılan Albay Dursun Çiçek ve Çiçek'in "işaret ettiği" söylenen Emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ yer almıyor.
İlker Başbuğ'un adı geçti mi?
Dün basında, "İrtica ile Mücadele Eylem Planı" davasının tutuklu sanıklarından Albay Dursun Çiçek'in, İnternet Andıcı soruşturması için verdiği ifadeye dair iddialar yer almıştı. İddialar, Albay Çiçek'in kendi isteğiyle verdiği ifadesinde, her şeyin emir komuta zinciri içinde yapıldığını söylediği yönündeydi.
İddiaya göre, Çiçek ifadesinde, Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ ve bazı subayların isimlerini vermişti. Albay Çiçek'in avukatlığını da yapan kızı İrem Çiçek ise yaptığı yazılı açıklamada bu iddiaları yalanladı:
"Müvekkilimin ifadesinde Emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ dahil, 12 kişinin ismini vererek üstlerini işaret ettiği iddiaları da basında yer almıştır. Müvekkilim 10 sayfalık ifadesinde İlker Başbuğ dahil, hiçbir komutanın ismini zikretmemiştir. İlker Başbuğ'un soruşturma sırasında ismi hiç geçmemiştir."
Genelkurmay ise, daha önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na 13 sayfalık yazı göndermiş, Çiçek'i kastederek, sitelerde 'maksadı aşan' faaliyetlerden, görevli subayların sorumlu olduğunu bildirmişti.
İddianamedeki şüpheliler ve andıç dönemindeki görevleri
ORG. Hasan Iğsız (Andıçta Genelkurmay İkinci Başkanı), Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu (Andıçta MEBS Başkanı), Korgeneral İsmail Hakkı Pekin (Andıçta Genelkurmay İstihbarat Başkanı), Korgeneral Mehmet Eröz (Andıçta Genelkurmay Harekat Başkanı), Tümgeneral Hıfzı Çubuklu (Andıçta Genelkurmay Adli Müşavir), Tümgeneral Mustafa Bakıcı (Andıçta Bilgi Destek Daire başkanı), Albay Orhan Güçlü (Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı Grup Kısım Amiri), Albay Sedat Özüer (1. Bilgi Destek Şube Müdürü), Albay Ziya İlker Göktaş (2. Bilgi Destek Şube Müdürü), Albay Hulusi Gülbahar (4. Bilgi Destek Şube Müdürü), Albay Cemal Gökçeoğlu (Bilgi Destek Şube Müdürü), Yüzbaşı Murat Uslukılıç (Bilgi Destek Dairesi İnternet Destek Kısım Amiri), Deniz Yarbay Altunay Şahin, Deniz Binbaşı Fatih Koca, Deniz Binbaşı Cem Şimşek, Sivil Memur Mehmet Bülent Sarıkahya, Emekli Yarbay Recai Altan, Emekli Deniz Yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım, Emekli Hava Albay Fuat Selvi. (YY)
