Gazeteci Hrant Dink'in katledilmesinde adalet arayışını Beyoğlu Galatasaray Lisesi'nin önünden başlattıkları insan zinciri eylemiyle dile getiren yaklaşık iki bin kişi, cinayet davasının görüşeceği 6 Temmuz pazartesi günü Beşiktaş Meydanı'na gelerek "toplum vicdanına sahip çıkmak için" sözleşti.
Cinayetin bir an önce tüm boyutlarıyla aydınlatılması ve tüm sorumlularının da cezalandırılmasını talep eden eylemciler, Beyoğlu Galatasaray Lisesi'nin önünden bugün saat 18.30 sularında İstiklal Caddesi üzerinden Tünel'e doğru tek sıra halinde ve el ele akın ettiler.
Tek sıra zincirdiler, coşkulu kortej oldular
İstanbul milletvekili Ufuk Uras, dansçı Zeynep Tanbay, hukukçu Fethiye Çetin ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) başkanı Sami Evren'in de başında bulunduğu insan zinciri buradan tekrar cadde üzerinden Galatasaray Meydanı'na doğru ilerledi.
Eylemciler, Odakule hizasında kalabalık bir kortej haline geldi ve Galatasaray Meydanı'na kortej halinde ilerledi.
Alkışlar eşliğinde gerçekleşen coşkulu yürüyüşte sık sık "Öldür diyenler yargılansın", Hrant'ın katili Ergenekon devleti", "Hepimiz Hrant'ız hepimiz Ermeniyiz", "Kan akar, devlet bakar", "Faşizme inat Kardeşimizsin Hrant", "Katil devlet hesap verecek" ve "Susma haykır, halklar kardeştir" sloganları atıldı.
Milletvekili Uras ve sosyologlar Ferhat Kentel ve Nurhayat Kızılkan, bianet için değerlendirdikleri bu eylemin, cinayet davasının görüldüğü günlerde Beşiktaş Meydanı'nda gerçekleştirilen buluşmalara canlılık katabileceğini ifade ettiler.
Uras: Görevlilere terfi isyan ettiriyor
Uras, "İnsanlar birey olarak katıldılar ve kamuoyu vicdanını temsil ettikleri için bu eylem çok etkili oldu. Cinayete ortak olan veya sorumlu olan bütün kamu görevlilerinin terfi ettirilmesi vicdan sahibi yurttaşları isyan ettiriyor" dedi.
Kentel: Adalet arayışına canlılık katar
Eylem için "hakikaten iyi oldu" diyen Kentel ise, "Beşiktaş biraz izole olmuştu. Bu buluşma adalet hissi ve arayışının daha canlı tutulmasının sağladı" şeklinde konuştu.
Kızılkaya: Tanımadığımız elleri tuttuk
Eylemin insan zinciri şeklinde gerçekleşmesinin önemine işaret eden Kızılkan da, "Hiç tanımadığımız insanların elini tutabiliyoruz. Devlet insanları tek tipleştirmeye kalkışmasın. Yanımda eşcinsel, Kürt, Ermeni, başörtülü, kadın ve erkekler, hepsi bir aradaydı. Herkes bir arada pek de güzel adalet arayışını dile getirebildi" diye konuştu.
Aydın: Adalet nöbetine katılalım!
İnsan hakları savunucusu Bülent Aydın, eylemi sonlandırırken, "Biz bu cinayetin ardındaki karanlığı biliyor ve tanıyoruz. Bunu haykırmak için buradaki kalabalığı ve buradan daha fazlasını pazartesi günkü (6 Temmuz) adalet nöbetine bekliyoruz" mesajı verdi. Buna eylemciler buna, "Pazartesi o anda, Beşiktaş'ta!" sloganıyla karşılık verdi.
Gazetecilere de destek: "Hrant'a selam, greve devam"
ATV ve Sabah gazetesi ile dergi gruplarında grevde olan gazeteciler de, Dink cinayetiyle ilgili süreci bir günlük gazetede atılan bir manşet başlattığını ifade ederek, "Ancak sadece srmaye üzerine kurulu yaygın medya bu süreci düzeltemedi" dediler; greve destek verilmesini istediler. Kalabalığın grevci gazeteciler için sloganı da, "Hrant'a selam, greve devam" oldu.
Eyleme müzisyen İlkay Akkaya, Eğitim-Sen genel başkanı Zübeyde Kılıç, hak savunucusu Tayfun Mater, yazar Ayşegül Devecioğlu, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) genel başkanı Alper Taş, gazeteci-yazar Atilla Özsever, İnsan Hakları Derneği temsilcisi Leman Yurtsever ve 78'liler Girişimi'nden Nimet Tanrıkulu'nun da aralarında bulunuğu çok sayıda kişi destek verdi.
Dink, 19 Ocak 2007'de yayın yönetmenliğini yaptığı haftalık Agos gazetesinin Şişli'deki merkezi önünde öldürüldü. Cinayet davasına İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 20 sanıkla devam ediliyor. Ancak yargılananlar arasında hiçbir kamu görevlisi bulunmuyor. (EÖ)