Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı, 2024 İnsan Kaçakçılığı Raporu’nu açıkladı.
Raporda, insan kaçakçılığında dijital teknolojinin kullanılmasına önemli yer ayrıldı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, rapordaki açıklamasında, dünyada tahminen 27 milyon insanın, insan kaçakçılarının zorlaması ve dolandırması sonucu sömürüldüğünü söyledi, “İnsan tacirleri, dünyanın en savunmasız bireylerinden çıkar sağlıyor” dedi.
Blinken, teknolojinin hem sömürüyü kolaylaştırma hem de ona karşı koymada artan rolü üzerine çalıştıklarını belirtti: “Failler, kurbanlarını bulmak için flört uygulamalarını ve internetteki reklamları kullanıyor. Yasadışı cinsel içerik satmak için de çevrimiçi platformları kullanıyorlar. Tespit edilmekten kaçınmak için şifreli mesajlaşma ve dijital para birimlerinden yararlanıyorlar” dedi.
“Çocuk askerler”
Rapor, insan ticareti, hükümet tarafından finanse edilen insan ticareti, hükümete bağlı tıbbi hizmetlerde veya diğer sektörlerde zorla çalıştırma, çocuk askerliğe veya çocukları çalışmaya zorlama, hükümet yerleşkelerinde cinsel kölelik veya zorla çalıştırma konularında belgelenmiş bir politika veya uygulamaya sahip 13 ülkeyi şöyle sıralıyor: Afganistan, Belarus, Burma, Çin, Küba, Eritre, İran, Kuzey Kore, Rusya, Güney Sudan, Sudan, Suriye, Türkmenistan.
Raporda Türkiye’den, Suriye Milli Ordusu’na (eski Özgür Suriye Ordusu – ÖSO) destek vermesiyle bahsediliyor.
Suriye Milli Ordusundaki çocuk asker kullanımına değinilen raporda, “Türkiye Hükümeti, destek verdiği Suriye Milli Ordusu unsurlarında bulunanlar da dahil olmak üzere çocuk askerler sorununu çözmek için etkili ve sürekli adımlar atıyor. Ayrıca Suriye Milli Ordusu'ndaki çocuk askerler sorununun çözümünde kritik bir etki sağlıyor” değerlendirmesi yer alıyor.
Sosyal medya, arkadaşlık siteleri, kripto para
Raporun, “Dijital Teknolojinin İnsan Ticareti Üzerindeki Rolü ve Etkilerinin Araştırılması” başlığında şu bilgiler yer alıyor:
· İnsan tacirleri, savunmasız bireyleri zorla çalıştırmak, kontrol etmek, pazarlamak ve istismar etmek için teknolojiyi kullanıyor. Kaçakçılar, örneğin, çocukları seks amacıyla istismar etmek, üzerlerinde kontrol sağlamak veya satmak üzere kullanmak için internetten yararlanıyor. Ya da sosyal medyadan reklamını yaptıkları sahte iş ilanlarıyla insanlara ulaşıyorlar. İnsan ticaretinde kripto paralar kullanıyorlar.
· Çeşitli ülkelerden gelen bilgiler, çocukların çevrimiçi cinsel istismarı ve çocukların cinsel istismarı materyallerine yönelik talep ve dağıtım da dahil olmak üzere, çevrimiçi ticari cinsel istismar ve seks ticaretinde ciddi artışlar olduğunu ortaya koydu.
· Failler, potansiyel kurbanlarla etkileşimde bulunmak için sahte profiller aracılığıyla gerçek kimliklerini gizleyerek sosyal medyayı, internet reklamlarını ve sitelerini, arkadaşlık uygulamalarını veya oyun platformlarını ya da bu araçların sahte kopyalarını kullanıyor.
· Her suçta olduğu gibi, artan anonimlik, kolluk kuvvetleri ve insan ticaretine karşı mücadele edenler için, ister dolandırıcılık amaçlı bir sosyal medya hesabının yaratıcısı, ister çevrimiçi reklam dolandırıcılığının faili olsun, insan tacirlerini ve suç ortaklarını belirleme konusunda büyük zorluk teşkil ediyor.
· İnsan tacirleri, kurbanlara ulaşmaktan para transferlerine dek anonimlik sağlayan dijital araçların sunduğu bu korumadan giderek daha fazla yararlanıyor.
· Sosyal medyanın ve çevrimiçi forumların çoğalması, insan ticaretiyle ilgili yanlış anlatıların ve yanlış bilgilerin çevrimiçi dolaşıma girme ve halkın suça ilişkin algısını çarpıtma potansiyelini artırdı.
Organ ticareti
Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin (UNODC) 2022 İnsan Ticareti Küresel Raporu’na göre, organ alınması amacıyla insan ticaretinin, tespit edilen insan ticareti mağdurlarının yalnızca yüzde 0,2'sini oluşturduğunu, buna karşılık seks ticareti ve zorla çalıştırmanın çok daha yüksek olduğunu belirtti. Ancak UNODC, "raporlamanın önündeki mevcut engellerin, bu olgunun tam boyutunun henüz bilinmediğini gösterdiği" konusunda uyardı.
UNODC, 2008 ile 2022 yılları arasında organ alınması amacıyla insan ticareti mağduru olan 700 kişi olduğunu bildirirken, "sorunun boyutunun muhtemelen çok daha büyük olduğunu" belirtti.
Raporda, ticareti en çok yapılan organın “böbrek” olduğu belirtildi:
“Organların alınması amacıyla gerçekleştirilen insan ticaretinde, potansiyel bağışçılar organ bağışı konusunda kandırılıyor. Yaygın kandırma savları arasında, ‘insanların üç böbreği olduğu ya da böbreklerin alındıktan sonra yenilendiğinin’ söylenmesi ya da böbreğin alınmasından dolayı hiçbir olumsuz yan etkiyle karşılaşmayacakları iddiası yer alıyor. Aslında böbrek donörleri hayatları boyunca ciddi tıbbi zorluklarla karşı karşıya kalabilir ve çalışamayabilirler. Her ne kadar böbrekler en yaygın olarak ticareti yapılan organ olsa da, karaciğer, kornea veya deri gibi diğer organ ve dokular da kaçakçıların hedefinde. Ancak Palermo Protokolü'ne göre organ sömürüsü, doku veya hücrelerin değil, yalnızca organları kapsıyor. Bu kaçakçılıkta donörlere hiç ödeme yapılmayabiliyor ya da az bir miktar verilebiliyor. Ancak kurala göre kişi ödeme alsa da organ kaçakçılığının mağduru kapsamındadır.”
İnsan ticareti ne demek?
İnsan Ticareti Mağdurlarını Koruma Yasası (TVPA), “insan ticaretinin ağır biçimlerini” şu şekilde tanımlıyor:
“Ticari bir cinsel eylemin güç, dolandırıcılık veya baskı yoluyla gerçekleştirildiği veya bu tür bir eyleme zorlanan kişinin 18 yaşını doldurmadığı seks ticareti veya zorla çalıştırma, dolandırıcılık veya zorlama yoluyla, zorla çalıştırmaya, borç esaretine veya köleliğe tabi tutmak amacıyla bir kişinin işe alınması, barındırılması, taşınması, sağlanması veya iş ve hizmet karşılığında üzerinde egemenlik sağlanması.”
Kanunda, suçun bu tanıma girebilmesi için mağdurun fiziksel olarak bir yerden başka bir yere nakledilmesi şartı aranmıyor.
Raporun tamamına buradan ulaşabilirsiniz.
(AS)